Birleşik Taşımacılık Çalışanları Sendikası (BTS) Genel Başkanı Yunus Akıl, 25 Kasım uyarı grevine katıldıkları gerekçesiyle TCDD yönetimi tarafından görevden uzaklaştırılan 16 kişi için yürütmenin durdurulması istemiyle dava açmaya başladıklarını söyledi.
BTS Genel Başkanı Yunus Akıl, görevden uzaklaştırılan 16 kişiden 10'unun sendikalarının şube başkanı, temsilcisi ve üyeleri olduğunu belirterek, TCDD Genel Müdürlüğü'nün yaptığı işlemi haksız ve hukuksuz olarak nitelendirdi. Kurumun bir şekilde kendi mevzuatını da çiğneyerek siyasi bir karar aldığını iddia eden BTS Başkanı Akıl, "Başbakan kamu çalışanlarını tehdit etmişti. Buna rağmen kamu çalışanları fiili ve meşru haklarını kullanmış, 2 milyon kamu emekçisi iş bırakarak uyarı grevine katılmıştı. DDY Yönetimi 16 arkadaşımızı eylem sonrasında sübvanse ederek, görevden uzaklaştırmıştır. Bunu yaparak 16 arkadaşımız üzeriden 2 milyon kamu emekçisine göz dağı vermeyi amaçlamaktadır" dedi.
"Genel müdür kapıları kilitledi"
Çalışanların 7 Aralık'ta açığa alındığını ifade eden BTS Başkanı Akıl, görüşme kanallarını zorladıklarını ancak DDY Yönetiminin görüşme isteklerini kabul etmediğini açıkladı. Dün DDY önünde bir basın toplantısı yaptıklarını anımsatan Akıl, "DDY tarihinde ilk kez bir genel müdür 4 tane kapıyı kilitleyerek, bizzat kapının önünde durarak çalışanların üyelerimizin basın açıklamasına katılmasını engelledi" diye konuştu. Akıl, bu tavırla hem sendikal faaliyetin engellenerek suç işlediğini hem de insanların özgürlüklerinin kısıtlanarak insan haklarının da ihlal edildiğini dile getirdi.
"Yanlışlarında ısrar ederlerse 25 Kasım'dan daha görkemli bir durumla karşılaşırlar"
Bu durumu da kınadıklarını belirten BTS Başkanı Akıl, buna yönelik demokratik tepki göstereceklerini vurguladı. BTS Başkanı Akıl, DDY Yönetimi ve Ulaştırma Bakanlığı'nın sağduyulu girişimlerine rağmen yanlışlarında ısrar ederek suç işlemeyi sürdürmeleri durumunda 25 Kasım'dan daha görkemli bir durumla karşılaşacaklarını ifade etti. Üyelerinin suçsuz olduğunu söyleyen Akıl, suç işleyen DDY Genel Müdürlüğü'dür. BTS Başkanı Akıl sözlerini şöyle sürdürdü:
"DDY Genel Müdürü o gün Ulaştırma Bakanlığı'na trenlerin işletileceğini söylemiş. Hatta öyle bir uygulamaya imza attı ki; makinisti olmayan trene depo şefini makinist olarak görevlendirdi. Yolcuların can güvenliğini de tehlikeye atarak grev kırıcılığı yapmaya çalıştı. Bu bütün kamuoyunun gözü önünde gerçekleşti."
Grev yapmanın sendikaların ve sendika üyelerinin en doğal hakkı olduğunu kaydeden BTS Başkanı Akıl, bunun AİHM, ILO sözleşmeleri ve Danıştay kararlarıyla apaçık ortada olduğunu söyledi. DDY Genel Müdürünün olayı çarpıttığını iddia eden BTS Başkanı Akıl, 16 çalışanın farklı noktaya çekilerek kendisini meşrulaştırmaya çalıştığını ileri sürdü.
İlgililer ve görevden uzaklaştırmada imzası bulunan herkes hakkında dün suç duyurusunda bulunmaya başladıklarını açıklayan Akıl, buna bugün de devam edeceklerini ifade etti. Adana, İzmir, İstanbul, Eskişehir, Balıkesir nezdinde yürütmenin durdurulması için çalışanların dava açacağını belirterek, "Bu haksız hukuksuz uygulamalara neden olanlar hakkında da suç duyurusunda bulunarak, onları sanık sandalyesine oturtup hesabımızı orda da göreceğiz" dedi.
BTS Başkanı Akıl görevden uzaklaştırılan işçilerin, İstanbul, İzmir, Balıkesir, Adana, Eskişehir ve Adapazarı'nda olduğunu söyledi. Adapazarı'nda yaşananlara ilişkin olarak Akıl, "Adapazarı'ndaki arkadaşımızın hukuksuzluğu da şöyle: Adapazarı'nda demiryolları vagon sanayi vardır.Bu arkadaş orda çalışıyor. Yani Demiryollarıyla ilgisi yok. Bu arkadaşımızın görevden alınması DDY Genel Müdürünün yazısıyla olmuştur. Yani DDY Yönetimi bir başka kuruma müdahale ederek, ordaki bir başka hukuksuzluğa imza atmaktadır" şeklinde konuştu.