Borsa İstanbul'da gerçekleştirilen Borsa İstanbul&Reidin Uluslararası GYO Paneli'nde konuşan Aziz Torun, Türkiye’nin istikrara kavuşması, enflasyonun ve faizlerin düşmesiyle gayrimenkul sektörünün önemli bir ivme kazandığını belirterek, sektördeki kayıt dışının hızla kayıt altına alındığını söyledi. Torun, “Gelecekte vergi rekortmenleri gayrimenkul sektöründen çıkacak” dediğini hatırlatarak, gayrimenkul sektörünün bu başarısının diğer sektörlere de örnek teşkil ettiğini kaydetti.
Türkiye’nin 2023 hedeflerinin gayrimenkul sektörünün geleceği açısından önemli ipuçları verdiğini dile getiren Torun, şöyle dedi:
”Turizm demek otel, turistik tesis demek. Ofis demek, yabancı şirketlerin Türkiye’ye gelmesi demek. İstanbul ve Türkiye’nin bulunduğu lokasyon adeta dünyanın tam ortasında. Dünyanın tam ortasında bir çok ülkeye 4 saatlik uçuş mesafesinde. Aynı zamanda İstanbul'un bir çok şirketin operasyon merkezi olması nedeniyle yeni otel, kongre merkezi gibi alt yapı yatırımlarına ihtiyacı var. Bütün bu yatırımların ancak GYO ‘lar ile yapılacağını düşünüyoruz”.
"İslami sermaye borsayla barışmalı"
Torun, gelişen ve değişen Türkiye’de yaklaşık 300 milyon doların üzerinde bir altyapı yatırımının söz konusu olduğunu ifade ederek, GYO’ların bu alt yapı yatırımlarında yer alabilmek için gerekli kaynağı bulmalarının en uygun yolunun halka açılmaktan geçtiğini söyledi. İslami sermayenin borsayla barışması gerektiğini vurgulayan Torun, “ Dünya Bankası ile Borsa İstanbul’nun İslami Finans Araştırma Merkezi kuracak olması çok önemli bir adım. Bu merkez sayesinde geliştirilecek düzenlemelerle İslami sermayenin bugünün gerçeklerine uygun kurallarla borsaya girmesi sağlanmış olur” dedi.
Türkiye’de borsanın büyüklüğünün istenilen seviyede olmadığına dikkati çeken Torun, şöyle konuştu:
“1 trilyonluk bir borsa büyüklüğüne ulaşmamız gerekiyor. Türkiye’nin SPK Başkanımızın defalarca söylediği gibi borsada işlem yapan 1.000 adet şirkete ihtiyacı var. Gelişmekte olan bir Türkiye için borsada işlem yapan şirket sayısı çok az. Bunun nedeni de borsanın bir oyun yeri olarak görülmesi. Böyle yanlış bir algı var. Yanlış anlaşılmalardan kaynaklanan bir güven sorunu yaşanıyor. Spekülasyonlara fırsat vermeyecek yeni düzenlemelerin olduğunu da görüyoruz“.
Torun, gayrimenkul yatırım ortaklıklarının teşvik edilmesi gerektiğine vurgu yaparak, İslami hassasiyeti olan yatırımcıların da GYO’lara ilgisinin sağlanmasının çok önemli bir unsur olduğunu kaydetti.