Çevre ülkelerdeki istikrarsızlık çimento ihracatını da olumsuz etkiledi. 2009 yılında 17.5 milyon ton çimento ve klinkler ihracatı yapan Türkiye, 2012’de 13 milyon ton, 2013 yılında 11 milyon, 2014’te ise 10 milyon ton çimento ve klinker ihracatı yaptı. Dünya Gazetesi'nden Esra Özarfat'ın haberine göre, navlun maliyetlerinin yüksekliği ve çevre ülkelerdeki istikrarsızlığın ihracatı olumsuz etkilediğini belirten Türkiye Çimento Müstahsilleri Birliği Yönetim Kurulu Üyesi Mürsel Öztürk, “Bizim ihracat pazarımız Akdeniz havzasıyla Güneydoğu. Ülkemizde ihtiyacın üzerinde çok yüksek kapasite var. Üretme kapasitemiz 100 milyon tonu aştı. İç pazarda bugüne kadar en fazla 63 milyon tona kadar çıkabildik. İç pazar ve ihracat dengesini kurabilmek için ülkemizdeki bazı yatırımcılar burada ürettikleri yarı mamulleri Batı Afrika’da kurdukları öğütme tesislerine götürerek oradaki katkı maddeleriyle karıştırıp pazara girmeye çalışıyor” değerlendirmesini yaptı.
Öte yandan İran’ın da yüksek yatırımlarla çimento sektöründe önemli bir oyuncu olmaya başladığını vurgulayan Öztürk, “Bizim kapasitemize yaklaştı ve hatta geçecek gibi de görünüyor. Özellikle Körfez ülkelerine yapılan ihracatta ciddi bir potansiyel kazandılar. Deniz yolu nedeniyle de avantajlı durumdalar. Bu bakımdan İran bir ciddi oyuncu haline geldi” dedi. Türkiye’nin çimento ihracatında dördüncü büyük ülke olduğuna işaret eden Öztürk, “Çin toplam üretilen 4.5 milyar ton üretimin 2,2 milyar tonunu üretiyor ve kullanıyor. İkinci büyük çimento üreticisi ise 300 milyon ton ile Hindistan’dır. Gelecekte Çin ve Hindistan’ın hala büyük çimento kullanıcısı olacağı açıktır. Türkiye ise dünyada dördüncü ihracatçı konumunda” diye konuştu.
İç tüketim yüzde 5 gerileyecek
2012 yılında 63 milyon ton çimento üreten Türkiye’nin 2014’te 71 milyon ton ürettiğini ifade eden Mürsel Öztürk, iç tüketimin de 53 milyondan 63 milyon tona çıktığını kaydetti. Öztürk, “İlk 6 aylık değerlerde yaklaşık toplam üretimde yüzde 9 düşüş var. Bunun ilk 3 ayı iklim koşullarından dolayı yaşandı. Üçüncü çeyrekte de bir tırmanma görmüyoruz. 2014 rakamlarında gidecek gibi görünüyor. Bu da yıl sonunda geçen yıla göre yüzde 5’lik bir düşüş olarak yansıyabilir” dedi. Öztürk, yapılan çimento fabrikası yatırımlarında modernizasyona ağırlık verilmesi gerektiğini ve yeni yatırımların da bölgesel olarak planlanarak yapılması gerektiğini aktardı. Öztürk, Körfez Geçiş Köprüsü, Hızlı Tren Projesi gibi yapımı devam eden projelerin Bursa’yı İç Anadolu’nun ihracat kapısı haline getireceğini ifade etti.