Şu sıralar Boğaz'da herkesin meraklı bakışları altında hummalı bir çalışma sürüyor. Denizdeki dev platformda, tünelin oturtulacağı yüzey depreme karşı güçlendiriliyor.
İstanbul'un iki yakasını denizin dibinden birleştirecek Marmaray projesi büyük bir hızla ilerliyor. Projenin en zor kısmını, Nisan ayında başlayan zemin iyileştirme ve tarama çalışmaları oluşturuyor. Üsküdar açıklarına demirleyen SAR 3 adlı sondaj gemisi, Marmaray'ın büyük bir depremde bile faaliyetine kesintisiz devam edebilmesi amacıyla, tüp tünellerin oturacağı deniz tabana açılan kanallara beton enjekte ederek yüzeyi güçlendiriyor. Tünelin beton tabaka üzerine oturtulması planlanıyor.
24 saat çalışılıyor
Cumhuriyet tarihinin bu en büyük projesinin bu aşaması için 60 kişilik personel, 12'şer saatlik iki vardiya halinde 24 saat aralıksız çalışıyor. Çalışanların 21'ini Japon mühendis ve teknisyenler oluşturuyor. Geminin dev platformu vinçleriyle, kepçeleriyle, depolama alanlarıyla tam bir inşaat sahasını andırıyor.
Dibe püskürtülen beton bile geminin üzerinde hazırlanıyor. Çalışmalar sırasında denizin dibinde 4 deniz mili hıza sahip üst ve alt akıntıyla, deniz üstünde ise şiddetli rüzgarla mücadele ediliyor. Buna rağmen Japonlar'ın deneyimi sayesinde sondaj delikleri en fazla 20 santimetrelik sapma payıyla açıyor.
Çalışmalar kışa kadar devam edecek
Günde 50-60 metreküp beton pompalayan gemi, işini bitirdikçe güçlendirilecek diğer bölgeye doğru ağır ağır ilerliyor. Marmaray'ın deniz dibindeki 1300 metrelik bölümünün, olası depremde risk taşıyan 461 metrelik kısımda sürdürülen çalışmaların 6-7 ay içinde bitmesi öngörülüyor. Ardından vakit kaybetmedn projenin diğer aşamalarına geçilmesi planlanıyor.
2400 metrekarelik yüzen dev platform
SAR 3 sondaj gemisi 1958 Almanya yapımı. Projeyi gerçekleştiren Taisei-Gama-NUROL Konsorsiyumu tarafından Yunanistan'dan satın alınan Panama bandıralı gemi, 100 metre boyunda 25 metre genişliğinde. Güvertesindeki kullanım alanı ortalama 2250 metrekare. Ağırlığı ise tam 3 bin ton. Saatte 12 deniz mili hız yapabilen geminin her biri 2 bin beygir gücündeki 4 adet motoru, Boğaz'ın akıntısına karşı koymada çok önemli bir işleve sahip.
Japonlar yine iş başında
Japon mühendisler makinelerin tamiri dahil projenin her şeyiyle ilgileniyor. Yüzeye dökülecek beton bile, kıvamı her sabah mühendislerce kontrol edildikten sonra püskürtülüyor.