Çevre ve Orman Bakanı Osman Pepe'nin Acarlar İnşaat Şirketi'nin silahlı adamları yüzünden Serdaroğlu Ormanı'na girilemediğini söylemesi üzerine gündeme gelen orman talanı ve kaçak yapılaşmanın bir örneği de Sarıyer'deki Uyum Villaları...
Sarıyer sırtlarındaki, kaçak olduğu gerekçesiyle yapımı 1987'de durdurulan, Boğaz manzaralı Uyum Villaları nedeniyle bölge villa çöplüğüne döndü. TMMOB Mimarlar Odası Başkanı Bülent Tuna, villaların bir an önce yıkılarak bölgenin temizlenmesi gerektiğini söyledi.
1985 yılında başladı
Boğaziçi öngörünümünde bulunan Uyum ve Mesan Kooperatifleri bünyesindeki villaların yapımına 1985 yılında başlandı. Turgut Özal hükümeti, 3194 sayılı İmar Yasası'na eklediği 47. maddeyle Boğaziçi Öngörünüm Bölgesi'ni kısmi yapılaşmaya açtı. Bu sırada Uyum'da 130 villanın inşaatına başlandı. Yasa kapsamında öngörünümde villa yapmak için ruhsat alanların sayısı yaklaşık 1400 oldu. Ancak Anayasa Mahkemesi bir yıl sonra ek maddeyi İmar Yasası'na aykırı bularak iptal etti. Fakat Anayasa Mahkemesi'nin kararının Resmi Gazete'de yayımlandığı Nisan 1987'ye kadar 1071 blok için daha ruhsat verildi.
Sözen 85'ini yıktı
Nurettin Sözen belediye başkanı olunca villalara karşı hukuki süreci başlattı. Villaların kiminin ruhsatsız olduğu, kiminin de projeye uygun olarak yapılmadığı gerekçesiyle yıkımlar başladı ancak villalardan sadece 85'i yıkıldı. Uyum Villaları'ndan 54'ü ise 20 yıldan beri metruk halde duruyor.
Uyum Villaları dışında öngörünümde ruhsatsız duruma düşen, tamamlanmış ve yarıda kalmış 1401 villa için yıllarca sürecek bekleyiş başladı. Çeşitli tarihlerde verilen yıkım kararlarına rağmen vilların sadece bir bölümü yıkılabildi.
Bu arada yasadışı yolla villa yapan 30 kooperatif yöneticisi ve müteahhide "görevi kötüye kullanmak" iddiasıyla 6 aydan 3 yıla kadar hapis cezası istemiyle dava açıldı. Ancak davalar zaman aşımından düştü.
'Arsa eski haline getirilmeli'
Yasalara ve şehircilik ilkelerine aykırı olarak yapılan ve yarım kalan villaların bir an önce tamamen yıkılmasını isteyen Mimarlar Odası Genel Başkanı Bülent Tuna, "Hukuk zorlanarak izin verilmek istendi ancak bu yargıdan döndü. Uyum Villaları ile ilgili süreç tamamlanmıştır ancak enkaz temizlenmemiştir. Bedelinin mal sahibine ödettirilerek enkazların kaldırılması ve arsanın temizlenip eski haline getirilmesi gerekiyor" dedi.
Devleti yönetenlerin bu villaları legalleştirecek davranışlardan kaçınması gerektiğini kaydeden Tuna, şöyle konuştu: "Bu alanlar bütçeye ek kaynak olarak kullanılması gereken alanlar değildir. Söz konusu yer herkese ait bir alandır. Boğaziçi var olan özel yasasına rağmen ancak bu kadar korunmuştur. Şimdi yasanın değişmesi, delinmesi gündemdedir. Ama bunlar tehlikeli gelişmelerdir."
Bu tür yapılaşmaların Boğaziçi'nde küçük çapta arsası bulunan diğer kişilere de yanlış örnek olduğununun altını çizen Tuna, "Ufak alanlarda bile kaçak yapıya yelteniyorlar. Bu bölgelerde kaçak yapılaşmaya kesinlikle göz yumulmamalıdır" dedi.
Pepe: Taşocağı sahipleri de beni sevmiyor
Çevre ve Orman Bakanı Osman Pepe, "Taşocakları sahipleri de balık çiftliklerinin sahipleri gibi beni sevmiyor" dedi.
Kocaeli'de bölgesel yayın yapan bir televizyon kanalının programında soruları yanıtlayan Pepe, balık üretim çiftlikleri ile taşocaklarının, kendilerinin gösterdikleri yerlere taşınacağını söyledi.
Pepe, program yapımcısının, balık çiftliği sahiplerine atfedilen "Bu bakan gitsin, gelecek bakan için 5 milyon dolar para ayırdık" yönündeki haberlerin anımsatılması üzerine "Bizim para ile pulla işimiz olmaz. Onlara selam söyle. Onlara de ki 'bu bakan gitse de gelen yeni bakan bunu düzeltemez.' Bu işin geri vitesi yok kardeşim" diye konuştu.
Balık çiftlikleri taşınacak
"Balık çiftlikleri, kapalı koylardan, sit alanlarından taşınacak; akıntının olduğu, deniz dibinin kirlenmediği, gösterdiğimiz alanlara gidecek" diyen Pepe, şöyle devam etti
"Türkiye'nin 300 milyon dolarlık çiftlik balığı üretim kapasitesi var. Türkiye'nin şu anda turizmden 20 milyar dolarlık döviz geliri var. Balık çiftliklerinin üretim yaptığı koyların, sit alanlarının da turizm potansiyeline katılmasıyla inanıyorum ki balık çiftliklerinin gelirinin 10 hatta 20 katı daha fazla gelir elde edilecek. Her şey para değildir. Bazı değerlerimizin ne pahasına olursa olsun korunması şarttır."
Taşocağı sahipleriyle Ankara'da bir toplantı yaptığını anlatan Pepe, "İstediğiniz gibi patlatma yapamazsınız, çevrede yaşayanları, ormanı, yeşili istediğiniz gibi yok edemezsiniz dedim. Taşocağı olmayacak mı? Elbette olacak. O zaman gelin size yer göstereyim. Onlar istiyorlar ki ocaktan çıktık mı ana yola çıkalım. Biraz yorulun, sıkıntı çekin" dedi.
Kükürtsüz yakıt
Kocaeli Minibüsçüler Derneği'nin toplantısına da katılan Pepe, "Kentlerde kalitesiz kömür yakılması, sanayi tesislerinin bacalarında filtre olmaması ve araçların egzoz bakımlarını yaptırmaması çok ciddi hava kirliliğine neden oluyor" dedi.
Türkiye'de kurşunsuz ve kükürtsüz yakıt kullanılacağını söyleyen Pepe, "Egzozlarımız çok mükemmel olsa bile yaktığımız mazotta kükürt oranı yüksek. Kurşun, ağır metal olması nedeniyle insan sağlığı açısından en tehlikeli olan maddelerden biridir" diye konuştu.