İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB), günümüze kadar ayakta kalamayan ancak tarihi değer taşıyan binaları orijinaline sadık kalarak inşa etmeyi planlıyor. Bu kapsamda altı ay önce başlayan kazı çalışmaları sonucu iki tarihi yalıya ait kalıntıya ulaşıldı. Serasker Hüseyin Avni Paşa ve Arapzade yalılarının yanı sıra 3 tane daha yalının aynı bölgede olduğu öğrenildi. Kültür ve Turizm Bakanlığı'nın onay vermesi halinde Üsküdar Paşalimanı Parkı'na bu 5 yalı ile bir de karakol inşa edilecek. Ancak böyle bir çalışma yapılması eleştiriliyor. Zira yalıların yapılacağı Paşalimanı Parkı, Üsküdar sahilinde halka açık tek park. Yeşil alanları tehdit edebilecek çalışmaya uzmanlar da karşı. Şehir ve sanat tarihçisi Süleyman Faruk Göncüoğlu, yalıların tarihi amaçlı değil, ranta yönelik inşa edilmek istendiğini belirtiyor. TMMOB İstanbul Şehir Plancıları Odası Başkanı Tayfun Kahraman ise Boğaz'ın yapılardan arındırılması gerekirken yapılaşmaya açılmasının Boğaziçi Koruma Kanunu'na ters olduğunu söylüyor.
Parkın yıkılacak olmasının kabul edilemez olduğunu savunan aileler, çocuklarının oynayabileceği başka bir parkın mevcut olmadığından yakınıyor. Bölge esnafı da işlerinin bozulacağı endişesini taşıyor. Belediye yetkilileri ise yapılan çalışmaların mevcut yeşil alanın dörtte birini kapsadığını ve çalışmalar sonucunda bu alanların tekrardan kullanıma açılacağını söylüyor. Bu arada Sultan Abdülaziz'in tahttan indiren darbenin liderlerinden Hüseyin Avni Paşa'nın, sultanın öldürülmesinde birinci rolü oynadığı da iddia ediliyordu.
"Boğaz kenarına özel mülkiyet yapılamaz"
Tayfun Kahraman (TMMOB İstanbul Şehir Plancıları Odası Başkanı): Orada yapılacak yalı düşüncesi Boğaziçi Kanunu'na tamamen ters. Boğaz kenarına özel mülkiyet yapılamaz. Bu yolla insanların sahil kenarlarını kullanma imkânları ellerinden alınmış oluyor. Bu hamle, bir yerel yönetimin yapabileceği en kötü hamledir. Boğaz'ı korumak, yapılaşmayla olabilecek bir şey değildir. İnsanların kullanımında olan bir yeşil alanın Boğaz'ı yapıyla dolduracak şekilde kullanılması doğru değil.
"Halkın Boğazla teması engellenecek"
Ahmet Turan Alkan (Zaman Gazetesi yazarı): Zeyrek'teki çalışmayı da aynı ekip yaptı. Tarihî eser yıkılmış bile olsa eğer imkân varsa yeniden diriltiyorlar. İşin genel çerçevesi doğru ve güzel. Ancak Üsküdar'daki konu farklı. Halka açık yeşil alanları ve insanların Boğaz'la temasını engellediği için karşı çıkıyorum. Boğaz'ın yalılarla dolu olması benim de hoşuma gider. Benim karşı çıktığım doğrudan halkın kullanımında olan bir yeşil alanda böyle bir çalışmanın yapılacak olması.
"Projeyle tarih canlandırılmış olacak"
Prof. Dr. Recep Bozlağan (Marmara Üniversitesi Siyasal Bilimler Fakültesi Dekanı): Çalışmayı ilk duyduğum günden beri kanaatim olumlu. O konaklar birilerine peşkeş çekilmeyecek. Halka açık sosyal tesise, kültür merkezine dönüştürülecek. Onların bahçelerinde insanlar denizi seyredip, bir şeyler yiyip içecek. Sonuçta Büyükşehir Belediyesi'nde çalışan birinin ikametgahı olmayacak. Tarih canlandırılacak.
"İhya adı altında yeşilliği elimizden alıyorlar"
Süleyman Faruk Göncüoğlu (Şehir ve sanat tarihçisi):
Bu yeşil alan, ailece nefes alabildiğimiz, çocuklarımızın güvenle oynayabildiği ve tabiatla tek ilişki kurabildiği nadir yerlerden. Şimdilerde kamu alanından çıkarılarak Serasker Hüseyin Avni Paşa Yalısı'nın yeniden inşa edilmesi adıyla elimizden alınmaya çalışılmaktadır. Halk yararına diyorlar. Radyolojik taramayla temellerinden bazı izler bulunan bu yalının ihyası “kamu yararına” ise, halkın tek kuruş ödemeden faydalanabildiği parklar kamu yararı değil midir?