Sultanahmet’te 1. Derece Koruma
Bölgesi içinde yer alan, kentsel ve arkeolojik sit alanı içindeki
Bizans Büyük Saray’a ait olduğu düşünülen tarihi yapıyı iş
makinalarıyla yerle bir edip yıktılar. Yerine beş katlı otel diktiler. Bu sırada
durumu fark eden uzmanların İstanbul 4 Numaralı Koruma Kurulu
ile Fatih Belediyesi’ne yaptığı bilidirim sonuç vermedi.
Radikal Gazetesi'nden Ömer
Erbil'in haberine göre, Koruma Kurulu bir ay sonra inşaatın
durdurulması yönünde karar aldı. Bir ay içinde inşaat beş kat yükseldi, çatı
aşamasına geldi.
Sultanahmet Mahallesi 98 ada 1,2,22 ve 33 parselde yer alan inşaat,
arkeologlara göre Bizans Büyük Saray’ın üstüne yapıldı. İki parsel yanında,
Sultanahmet Eresin Otel’in altında da benzer kalıntılar inşaat sırasında çıkmış,
otel sahipleri bu kalıntıları koruma altına alarak müzeye çevirmişti.
‘Güçlendirme’ izniyle
Sultanahmet Küçükayasofya Caddesi üzerinde 1 ve 2. parseli korunması gerekli
kültür varlığı olarak tescil edilen, diğer parselleri de 2. derece korunması
gerekli kültür varlığı olan yapılar bir gecede yıkıldı. Ancak yıkımdan önce
Fatih Belediyesi’nden güçlendirme izni alındı. İnşaat yapılacak alanın etrafı
suntadan tahta paravanlarla kapatıldı. İçeride ne olup bittiğinin görünmemesi
için küçük bir delik bile bırakılmadı. Ardından önce tarihi binalar yıkıldı.
Temele kadar inildi. Altta Bizans Büyük Saray’a ait duvar kalıntıları ve tarihi
yapılar çıktı. Bunlar da iş makineleri ile yıkıldı. Tüm bunlar olup biterken ne
Büyükşehir ne de Fatih Belediyesi’nden bir yetkili uğradı. Temel betonlarının
bir kısmı atılıp tarihi duvarların iş makineleri ile yıkıldığı sırada çevredeki
işyeri sahiplerinden şikâyet geldi. İstanbul Arkeoloji Müzesi uzmanları adrese
gittiklerinde gördükleri manzara karşısında şaşkına döndü. Bizans Büyük Saray’a
ait olduğunu düşündükleri 4 metre genişliğinde yaklaşık 10 metre yüksekliğindeki
tarihi duvarlar yerle bir edilmişti. Uzmanlar, bunu yapmalarının yasak olduğunu
ve inşaatı durdurmaları gerektiğini söyledi. ama gözlerinin önünde yıkım devam
etti.
1 ay sonra karar alındı
Geçen 15 Aralık günü tespit edilen bu durum, İstanbul 4 Numaralı Koruma
Kurulu’na, Fatih Belediye Başkanlığı’na ivedilikle bildirildi. Koruma Kurulu bu
şikâyeti tam 1 ay sonra gündeme aldı. 18 Ocak 2012 tarihli Koruma Kurulu
kararında şöyle denildi: “Açığa çıkan tarihi duvar kalıntılarının İstanbul
Arkeoloji Müzeleri Müdürlüğü’nce kalıntı rölevesinin ve niteliğini açıkça
belirten raporun hazırlanarak kurulumuza iletilmesine, söz konusu alanda her
türülü inşai faaliyetlerin ivedi olarak durdurulmasına, 1 ve 2 parsellere ait
güncel röleve, restitüsyon ve restorasyon projelerinin kurulumuza iletilmesine
karar verildi.”
5 yıla kadar hapis
Koruma Kurulu inşaatın durdurulmasını istemişti ama inşaatın 5 katı da
bitmiş, çatısı yapılıyordu. Kurulun rölevesini istediği tarihi duvarlar da
hafriyat oldu. 2863 sayılı yasanın 65. maddesi a fıkrasında şöyle diyor:
“Korunması gerekli taşınmaz kültür ve tabiat varlıklarının yıkılmasına,
bozulmasına, tahribine, yok olmasına veya her ne suretle olursa olsun zarara
uğramalarına kasten sebebiyet verenler iki yıldan beş yıla kadar hapis ve beş
bin güne kadar adli para cezasıyla cezalandırılır.”
Bir şeyler döndü ama ne!
Bir kurul yetkilisi şunları söyledi: “Tarihi yarımada bütününde yapılaşma ve
araştırma için yapılacak temel kazıları müze denetiminde olmalıydı. Ancak
belediye haber bile vermedi. Belli ki inşaatı yapanlara arka çıkılıyor. Kurulun
gündemine geç alınması da şüpheli. Çünkü geçen yıl nisan ayında bir karar aldık.
Bu tür acil durumlarda faksla ya da telefonla gelen ihbarlar karşısında kurul
toplanana kadar inşaatın durdurulmasına karar vermiştik. Bir şeyler döndü ama ne
olduğunu anlamış değilim. Belediye de kurul yöneticileri de bu durumdan
mesuldür.”
‘Dehşete kapıldım, bu bir vandalizm’
Arkeologlar Derneği İstanbul Şube Başkanı Doç. Dr. Necmi
Karul: “Dehşete kapıldım. Bu bir vandalizm. Belli ki bir yapı
kompleksine ait duvar kalıntıları. Saraya ait bir yapı gibi görünüyor. Gözümüz
gibi baktığımız tarihi yarımadada bu nasıl yapılır? Belediye nerde? Koruma
Kurulu nerde? Hiç kimse görmemesi ilginç. Arkası oldukça sağlam biri olmalı.
2863 sayılı yasa hapis cezası öngörürken bu nasıl bir cüret? Ancak yasa var ama
kâğıt üzerinde, uygulayacak yönetici yok! Fourseasons Otel daha önce Bizans
Sarayı üzerine yapıldı. Buradan cesaret alıyorlar.”