Tarih ve kültür mirasımız aynı zamanda işyerimiz olan Haydarpaşa Gar binasının yanmasından büyük üzüntü duymaktayız. Yanan binanın yanında bizim de içimiz yanmıştır.
1908 yılında Anadolu –Bağdat demiryolu başlangıç noktası olarak yapılan Haydarpaşa Garı 102 yıldan beri Anadolu’dan İstanbul’a, İstanbul’dan Anadolu’ya gelen ve giden yolculara ve trenlere hizmet vermiştir. Gar, geçen yılar içinde bir kaç kez hasar görmüş ise de bu gün ülkemizin en büyük, en işlevsel ve merkezi garıdır.
Haydarpaşa Garı bu haliyle gerek İstanbul’un gerekse demiryollarının simgesi haline gelmiş ve birçok filme konu olmuştur.
Haydarpaşa Garı muhteşem görünümü ve tarihi değeriyle elbette ki çok yatırımcının iştahını kabartacak konumdadır. Gar yaklaşık bir milyon metre kareyi aşan sahası ile Marmaray Projesi nedeniyle işlevsiz kalacağı gerekçe gösterilerek kentsel/rantsal dönüşüme tabi tutulmak istenmiştir.
İstanbul’daki birçok tarihi eser otel ve otopark yapılmak istendiğinde öncelikle yakılmaktadır. Sonra da kendi kaderine terk edilerek yıkılmaya bırakılmaktadır.
Sendikamızın müracaatı ile Haydarpaşa Gar binası ve sahası tarihi ve kentsel sit alanı ilan edilmiştir. Bu çerçevede Haydarpaşa Gar binasında yapılacak tüm tadilatlarda Koruma Kurulundan izin alınması gerekmektedir. Haydarpaşa Gar 3. katında Tabiat ve Kültür Varlıkları Koruma Kurulundan izin almadan yapılan tadilat nedeniyle TCDD’nin üç bürokratı ve iki müteahhit aleyhine açılan dava Kadıköy 7. Asliye Ceza Mahkemesinde devam etmektedir.
Binanın üç katında da taban peronlardaki markizlerinde ise çatıları PVC ile kaplanmış ve olası daha büyük yangınlara davetiye çıkartılmıştır. Yangının alt katlara sıçraması halinde bu kaplamaların olumsuz etkisi ile binanın tamamen yok olması ile karşı karşıya kalınabilecekti. Binanın öncelikle orijinale uygun hale getirilmesi, orijinaline aykırı tüm eklemelerin kaldırılması gerekmektedir.
Ayrıca son birkaç yıldır Haydarpaşa Sahasında olan işyerleri kapatılmakta, bir kısmının da Haydarpaşa Gar sahası dışında diğer ilçelere taşınması planlanmaktadır. Ancak bunu bu güne kadar bunu başaramamışlardır. Bu süreçten sonra işyerlerimizin hızlıca Pendik-Gebze arasına taşınması endişesini taşımaktayız.
Tüm bu duyarsız ve umarsız yönetim sonucunda böyle bir hadisenin geleceği beklenmekteydi. 2 ay önce aynı şekilde yaşanan yangın tehlikesi dün yaşanan olayın habercisiydi. Olayın Haydarpaşa Gar çatı katında yapılan tadilat sırasında meydana geldiği; tadilat için Koruma Kurulundan izin alınmadığı; tadilatın yaptırılmasındaki ihale süreçlerinin mevzuata aykırı yürütüldüğü; işi yürüten şirketin bu işleri yürütebilecek gerekli donanımları olmadığı buna yönelik olarak tamiratı yapacak şirketin OHSAS belgesinin bulunmadığı bilinmektedir. TCDD’nin bakım onarım ve tadilat işlerini yapan atölyeleri kapatılmış olup bu hizmetler özelleştirilmiş, bu tadilatlar taşeron şirketler aracılığıyla tarihi eser olan binanın özellikleriyle uyumsuz piyasa malzemeleri kullanılarak, kalifiye olmayan elemanlar tarafından ve denetimsiz bir şekilde yapılmaktadır.
Tüm bu olayın sorumlularının ortaya çıkarılmasının, hesap sorulmasının bundan sonra yapılacak çatı onarımının orijinaline uygun yapılmasının takipçisi olacağız.
Bu yangını sadece ihmallerle açıklamak kamuoyunu tatmin etmemiştir. Haydarpaşa Gar üzerinde bu kadar çok oyunun oynandığı bu dönemde böylesi bir yangının Haydarpaşa’nın tasfiyesini hızlandıran bir süreç olmamasını diliyoruz. Bu binanın çalışanlardan ve yolculardan bağımsızlaştırılmaması için binanın sahibi olmaya devam edeceğiz.
İşyerimizin en kısa zamanda bu karanlıklardan kurtarılıp aydınlığa
çıkartılmasını talep ediyoruz.