Binadan Çevirme Hastanelerin Depremde Yıkılma Riski Büyük

Binalardan çevrilen özel hastanelerin muhtemel bir depremde normal apartmanlar kadar bile ayakta kalamayacağı belirtiliyor.

Bu binaların ambulans giriş–çıkışları için alt kirişlerinin kesilmesi yüzünden dayanıksız olduğuna dikkat çekiliyor. Bayındırlık İstanbul İl Müdürü İsa Camcı, betonarme ve statik hesapları hastane için elverişli olmayan binalara hastane ruhsatı verilmesini ‘cinayet’ olarak nitelendiriyor. İnşaat Mühendisleri Odası İstanbul Şube Başkanı Cemal Gökçe de, “Sıradan binalardan bozularak hastaneye çevrildiği için bu yapıların deprem güvenliği yok.” dedi. Kandilli Rasathanesi eski Müdürü Prof. Dr. Ahmet Mete Işıkara da özel hastanelerin muhtemel 6 şiddetinde bir depreme bile dayanamayacağı görüşünde. İlçe belediye başkanları ise kendilerinin özel hastanelerin sadece binalarına imar ve iskan ruhsatı verdiklerini, bunların birçoğunun da imar affından faydalanan binalar olduğunu kaydediyor.

Hastaneler, okullar ve kamu binaları gibi depremden sonra ayakta kalması gereken özellikli binalar arasında sayılıyor. İstanbul’da yaklaşık 80’i binadan çevrilmiş olan toplam 135 özel hastane bulunuyor. Sağlık Kuruluşları Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Ali Aydınlar, Özel Hastaneler Yönetmeliği ile hastane binalarının sırf hastane amacıyla inşa edilmiş olması şartı getirilmesinin yerinde olduğunu vurguluyor. Aydınlar, getirilen ruhsatlandırma şartlarının Sosyal Sigortalar Kurumu (SSK), üniversite ve devlet hastanelerini kapsamamasının haksızlık olduğunu dile getiriyor.

Binalara hastane ruhsatı veren Sağlık Bakanlığı, 27 Mart 2002 tarihinde ‘Özel Hastaneler Yönetmeliği’ çıkararak binaların bir yıl içerisinde standartlara uygun hale getirilmesini istedi. Yönetmeliğe göre bu ayın sonuna kadar binasını standartlara uydurmayan hastanelere geçici kapatmadan para cezasına kadar değişik yaptırımlar uygulanacak. Yönetmelik özel hastanelerin, imar ile ilgili mevzuata göre inşa edilip yapı kullanma izni belgesi almış olan binalarda kurulmasını zorunlu kılıyor. Ayrıca başka amaçla yapılmış olan yapıların sonradan özel hastane binasına dönüştürülemeyeceğini ve özel hastane olarak kullanılamayacağını belirtiyor.

Bayındırlık İstanbul İl Müdürü İsa Camcı, hastanelerin önemlilik derecesi bakımından en üst seviyede binalar olduğunu vurgulayarak, “Eğer bina eskiyse, konutsa ve deprem geçirmişse kolonları yerinde dursa dahi bu binanın hastaneye çevrilmesi bir suçtur, hatta cinayettir. Bütün İstanbul hatta Türkiye genelinde bu var.” dedi. Bu tür binaların teker teker tahkikatlarının yapılarak hastane binası özelliğine uymayanların mutlaka geri alınması gerektiğini vurgulayan Camcı, Bayındırlık İl Müdürlüğü olarak kendilerinin bu şekilde hiçbir binaya hastane ruhsatı vermediklerini söyledi.

İnşaat Mühendisleri Odası İstanbul Şube Başkanı Cemal Gökçe de hastanelerin sıradan konutlar gibi projelendirilmemesi gerektiğini kaydetti. Gökçe, “Ancak İstanbul’da bırakın konutlardan farklı olmasını sıradan binalardan bozularak hastaneye çevrildiği için bu yapıların deprem güvenliği yok.” diye konuştu. Kendilerinin daha önce konu hakkında ilgili yerlere yazarak uyarıda bulunduklarını hatırlatan Gökçe, ‘doğru ve çağdaş, yeni bir denetim mekanizması oluşturulması’nı istedi.

‘Hastane Kuruyorum’ adlı kitabında bir hastanenin nasıl kurulacağını anlatan Özel Kadıköy Vatan Hastanesi Müdürü Atila Turan, binadan çevrilme özel hastanelerin depreme dayanıksız olduğunu kabul ediyor. Turan, tadilat sırasında istemeden de olsa binanın özelliğini bozan oynamaların mutlaka olacağına dikkat çekiyor. Turan, Sağlık Bakanlığı’nın artık mevcut durumu göz önüne alarak her tadilat ve yeni ünite açılışında depreme dayanıklılık belgesi istediğini, yetkili kurumdan belge alamayan özel hastanelere ruhsat verilmediğini söyledi.

Sağlık Kuruluşları Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Ali Aydınlar, bugüne kadar kurulan tüm özel hastanelerin mevcut yasa ve tüzük hükümlerine göre Sağlık Bakanlığı’ndan ruhsat alınarak kurulduğunu, buna karşılık hiçbir devlet hastanesi, SSK ve üniversite hastanesinin yasalara tabi olarak ruhsatlandırılmadığını hatırlattı. Sağlık Bakanlığı ile yapılan toplantıyla Özel Hastaneler Yönetmeliği’nin geriye doğru yürütülmemesi konusunda genel bir mutabakata varıldığını açıklayan Aydınlar, yönetmelik hükümlerinin mevcut yasa ve tüzüğe birçok açıdan aykırı olduğunu savundu. Aydınlar, “Bu aykırılıklarla ilgili Danıştay’a dava açılmış ve halen dava sonuçlanma aşamasındadır. Yönetmeliğin yasa ve tüzüğe aykırılığı tartışma konusu iken, mevcut hastanelerin yönetmeliğe aykırılığının tartışılmasının erken olacağı görüşündeyiz.” diye konuştu. Aydınlar, dernek olarak, yeni yasal düzenlemelerden sonra ruhsat verilecek binaların sırf hastane amacıyla inşa edilmiş olması şartı aranmasını savunduklarını sözlerine ekledi.