Van Gölü'nün doğu kıyısında yer alan Ayanis Kalesi, süslemeleri, mimari yapısı ve kalıntılarıyla Urartular dönemine ait önemli bilgiler sunuyor. Urartu Kralı II. Rusa tarafından yaklaşık 2 bin 700 yıl öncesinden bugüne ulaşan kale, bilim dünyası içinde heyecan uyandırıyor. Atatürk Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Arkeoloji Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mehmet Işıklı başkanlığındaki 30 kişilik ekip tarafından kazı çalışmalarının yapıldığı Urartu Kalesi'nde, bugüne kadar yapılan kazı çalışmalarında Urartuların yönetim yapısı, mimarisi ve inançlarıyla ilgili önemli bulgulara rastlandı.
"En iyi korunmuş Urartu Kalesi"
DHA'da yer alan habere göre Prof. Dr. Mehmet Işıklı, Ayanis Kalesi'nde yaklaşık 30 yıldır kazı çalışmalarının devam ettiğini belirterek, 'Bu açıdan da Urartu arkeolojisinin en önemli projelerinden kabul edilmekte. Tüm dünyadaki Urartu uzmanları için bu kale anahtar yerleşimi taşıyor. Çünkü birçok Urartu kalesi kazısı olmasına rağmen kesintisizlik açısından Ayanis Kalesi çok büyük bir öneme sahip' dedi.
Ayanıs Kalesi kazılarında şimdiye kadar yüzlerce uzmanın görev aldığını anlatan Prof. Dr. Mehmet Işıklı, Ayanıs Kalesi'nin en büyük şansının çok iyi korunmuş Urartu Kalesi olduğunu belirterek şöyle konuştu:
'Ayanis'in en büyük şansı en iyi korunmuş Urartu Kalesi olmasıdır. Arkeolojik süreçlerde devamlılık esastır. Ayanis Kalesi'nin şansı kendinden sonra gelen kültürlerin burada çok güçlü yerleşmeler yapmamamış olmasıdır. Kale çok büyük bir yıkımın altında kalarak mühürlenmiş olarak günümüze gelmiştir.
Bugüne kadar yaptığımız kazılarda bir Urartu kalesinde olması gereken bütün yapıların en güzel örneklerini gördük. En önemli yapıları tapınaklar. Bu tapınakların en güzelini burada görüyoruz. Çünkü, olağanüstü taş işlemeciliği ve süslemeye sahip, Urartu ekonomisinin can damarı olan yapılarını gördük. Urartu kalelerinin anıtsal ve görkemli sur duvarlarını bulabildik. Urartu'nun olması gereken bütün kültürel ihtişamı Ayanıs Kalesi'nde karşımıza çıkmış durumda.'
"Bu keşif heyecanlandırdı"
Geçen sene tapınak alanı içinde yapılan bir keşifin kendilerini çok heyecanlandırdığını da belirten Prof. Dr. Mehmet Işıklı, 'Bu Urartu da ilk defa karşımıza çıktı. Daha önce karşılaşmadığımız bir keşifti. Büyükçe anıtsal bir salon ve bu salonun ortasında su mermerinden inınılmaz bir zerafete sahip bir podyum keşfettik. Bu podyum ve bu podyuma bağlantılı mekanlar son 5 yılımızı meşgul eden keşif olarak karşımıza çıktı. Bu keşfi çözebilmek için çok büyük mücadele veriyoruz. Bu ilk kez Urartu'da karşımıza çıktığı için ne olduğu, işlevinin ne olduğu, nasıl yapıldığı, yapım teknikleri buluntular açısından analizlerini yapmaktayız. Önümüzdeki yıllarda bunuda yayınlayarak bilim dünyasına kazandıracağız. Bu keşif Urartu dünyasında çok büyük heyecan uyandırdı' dedi.