Akkuyu’ya nükleer santral yapım
ihalesinin bir Rus şirketine verilmesi ile başlayan tartışmalar devam
ediyor.
Mersin Barosu Çevre Hukuk Komisyonu, “Nükleer Enerji
ve Çevre Hukuku” konulu bir sempozyum gerçekleştirdi. Sempozyuma Prof.
Dr. Tolga Yarman, Prof. Dr. İsmail Duman ve
Prof. Dr. Nükhet Turgut katıldı. Mersin Barosu Başkanı
Av. Hulki Özel’in açıklamasıyla başlayan sempozyuma çok sayıda
dinleyici katıldı.
Sempozyuma Prof. Dr. Tolga Yarman, “Nükleer Enerji mi? Nükleer Macera mı? sunumuyla katıldı. Akkuyu’ya nükleer santral yapılmak istenmesine karşı çıkan Yarman; “Bilim adamıyım, bilim adamının namusunu yansıtmak zorundayım” diyerek başladığı konuşmasında; meslek kurumlarının uyarılarının dikkate alınmadığı söyledi. Yarman, nükleer enerjinin teknik bir zorunluluk değil, siyasal bir tercih olduğunu belirtti. Türkiye’de enerji yetmezliği yok, enerji yönetimi yetmezliği var. “Anamızın güğümünü bile özelleştirenler, neden nükleere devlet güvencesi vermektedirler” diye soran Yarman, Akkuyu’ya nükleer santral yapılmak istenmesini evdeki halının üzerine lazımlık koymaya benzetti.
Kazanç şirketlere zarar halka
Çevre ve Ekonomi sunumuyla sempozyuma katılan Prof. Dr. İsmail Duman ise Türkiye’de faaliyet yürüten altın arama şirketlerinin toprağı nasıl zehirlediklerini anlattı. Duman, büyük kazançlar elde eden altın arama şirketlerinin atıklarını ülke topraklarına bırakırken kazancın ise özelleştirildiğini söyledi.
Prof. Dr. Nükhet Turgut da “Çevre Hukukunun Temel Kavramları ve İlkeleri” sunumuyla sempozyuma katıldı. Çevre üzerinde durulması gereken en önemli sorunun bütünü görebilmek olduğunu belirten Turgut, dairenin içindeki bir iki noktayı görenlerle bu mücadele yürümez. Politikacılara güven azalmıştır. Asıl umut çevre mücadelesi verenlerdedir” dedi.
Mersin Barosu’nda geçekleştirilen sempozyum, dinleyicilerin sorularıyla sona erdi.