Bilecik'in Tarihi Köyü Süleymaniye, İlgisizlik Yüzünden Yok Oluyor



Bilecik'e 18 kilometre mesafede bulunan ve bölgede yaşayanlar arasında 'Yayla' olarak bilinen Süleymaniye Köyü'nün kuruluşu, Bizans dönemine dayanıyor. Osmanlı döneminde Süleymaniye adını alan ve ardından Türklerin yaşamaya başladığı köy, o dönemde önemli tarım ve hayvancılık merkezlerinden birisi olmuş. Köy, Yunan işgali sırasında iki defa talan edilmiş.

Yunan işgalinden sonra büyük göç veren Süleymaniye köyü, Cumhuriyet'in ilk yıllarında köy statüsünü korurken, ilgisizlik yüzünden büyük göç vermeye başlamış. 1965 yılı nüfus sayımına göre, 14 haneli ve 69 nüfuslu bir köy olarak varlığını sürdüren Süleymaniye, bundan sonraki yıllarda da yardım alamayınca köy statüsü düşmüş ve bugün 4 haneli bir köy haline gelmiş.

500 metrelik köy yolundan araçlar bile zor gidip gelirken, enerji nakil hattına 2 kilometrelik mesafede bulunmasına rağmen elektriği olmayan köyde su da bulunmuyor. Sularını köy çeşmesinden karşılayan köylüler, aydınlanmak için de traktör aküsüne taktıkları seyyar lambayı kullanıyor. Tarihi köydeki evlerin çoğu yıkılırken, tarihi eser olarak tescil edilen caminin hali ise içler acısı. Köylülerin tamir etmek istediği köy camisi, tarihi eser olduğu için tamirine izin verilmemiş. Halen caminin çatısı uçmuş, duvarları, minberi, mihrabı yıkılmış, camları ve kapısı kırılmış, hatta içinde yabani incir ağaçları bile büyümüş. Yunan işgali sırasındaki Bilecik'in ilk şehitleri olarak bilinen köy muhtarı Yusuf Ağa ve azalardan Mehmet oğlu Muharrem Ağa'nın mezarları ise kaybolup gitmiş.

Köyden, büyük devlet ve işadamları da yetişmiş. Merkez Bankası eski başkanlarından Osman Şıklar ve İsmail Ayaz Otobüs İşletmesi'nin sahibi İsmail Ayaz'ın da köyü olan Süleymaniye'nin sakinlerinin tek isteği, köylerine elektrik verilmesi ve 500 metrelik yollarının yapılması. Özellikle elektrik verildiği takdirde köylerine döneceklerini belirten Süleymaniyeliler, köye dönmek için imza kampanyası başlattıklarını da dile getiriyor.