Beyoğlu Sineması Kapanıyor



Beyoğlu Sineması sanat filmlerinin internetten indirilmesi ve devletin destek vermemesi yüzünden kapatılıyor. Sponsor bulunmazsa artık böyle bir mekan olmayacak. Sinema eleştirmenleriyse isyanda: "Ticari sinema yap diyorlar, meydan kovboylara mı kalacak?"

1989 yılında kurulan, İstiklal Caddesi’nde, Halep pasajı içerisinde yer alan ‘sanat filmleri’nin belli başlı adreslerinden Beyoğlu Sineması’nın mali zorluklar sebebiyle kapatılacağı haberi bir süre önce duyurulmuştu. Sinema eleştirmenlerinin de gündeme taşıdığı haberin üzerinden 2 ay geçmesine rağmen SİYAD seçkisinin desteği dışında hiçbir gelişme olmadı.

Beyoğlu sinemasının sahibi Temel Kerimoğlu son olarak İKSV ve TÜRSAK’ın sponsor arayışında olduğunu, bu nedenle beklemede olduklarını ifade etti. Kerimoğlu, "Sponsor bulunmazsa kapatılacak, Ama İKSV ve TÜRSAK bu konuda tecrübeli oldukları için ihtimal biraz yüksek gibi. Daha doğrusu öyle temenni ediyorum" diye konuştu.

Ticari sinema olsun dediler

Daha önce Beyoğlu Belediyesi’yle görüştüklerini ama sadece öneri ve nasihat aldıklarını belirterek, "Ticari sinemaya çevirmemizi, popüler filmler oynatmamızı önerdiler" diyen Kerimoğlu, bunca yıldır popüler film oynatma fikrinin aklından hiç geçmediğini söyledi.

3 iyi film tek başına 5 bin seyirciyi toplayamadı

Kerimoğlu ‘çocuğu olarak gördüğü’ sinemasını elbette kapatmak istemediğini ama filmlerin izlenmediğini, sanat sineması izleyicisinin artık kalmadığını belirtti. Bu tarz sinemaların kapatılması ile ‘sanat filmleri’nin ithalatçısının da film getirmeyeceğini savunan Kerimoğlu, "Ortalık ABD filmlerine kalacak. Bizim gösterdiğimiz filmlerin niteliği belli. Seyirci gelmezse ya popüler sinemaya ‘Recep İvedik’lere döneceksin ya da bu işi bırakıp çekip gideceksin" dedi.

SİYAD seçkisinde gösterilen filmlerin bile hiç izlenmediğini ifade eden Kerimoğlu, bilet fiyatlarının 5 YTL olmasına rağmen en fazla seyircisi olan filmin 104 seyirci ile 'Bükreş’in Doğusu' filmi olduğunu, onun haricinde seyirci ortalamasının 40-50 kişide seyrettiğini söyledi.

"Bar, pavyon ve genelevlerle aynı kategoride"

Kerimoğlu son olarak, "Avrupa’da bağımsız sinemaların devlet desteği aldığını, Türkiye’de ise böyle bir destek olmadığını, üstelik eğlence vergisi kapsamında alınan vergilerin sinemaları hem zora soktuğunu hem de bar, pavyon ve genelevlerle aynı kategoriye koyduğunu" belirtti.

Sevin Okyay: Kapanmaması için çözüm bulunabilirdi

'Beyoğlu’na veda mı?' başlıklı köşe yazısında da bu konuya değinen sinema eleştirmeni Sevin Okyay, konuyla ilgili şunları söyledi: "Beyoğlu Sineması’nın kapanacağı kamuoyunda duyulduktan sonra, bu süre içinde hiçbir şey yapılamadı. Kapanmaması için çözüm bulunabilinirdi. Örneğin, özel sektör sponsorluk edebilir, devlet yardımı olabilir veya sinematek sineması haline getirilebilirdi. Belediyenin Avrupa’da olduğu gibi sinemalara sponsor olduğu örnekler var. İstanbul Büyükşehir Belediyesi ve Beyoğlu Belediyesi’nin yüksek bütçelerinin olması nedeniyle söylüyorum. Böyle bir şey de yapılabilirdi ama bunlar ne yazık ki yazıda kalıyor.

Genel olarak çok umutsuz bir tablo var çünkü nasıl olacağı konusunda bir şey yapamıyoruz. En azından ben kendi adıma bir şey yapamadığımı görüyorum ve bu da çok üzücü çünkü öteki sinemalarında bu tehlike ile karşı karşıya kalmasından endişeleniyorum. Temel Bey de açıklamasında demişti ki, bu sadece Beyoğlu Sineması ile kalmaz arkasından Alkazar da gelir, Yeşilçam Sineması da gelir. Hatta Emek Sineması bile gelebilir...

"Alışverişte film izleyeyim" ile "o filmi göreyim" farkı

Bu çok üzücü tabii. Hiç kimse alışveriş merkezlerinde bulunan sinemaların esiri olmak istemiyor. Bazıları iyi salonlara sahip olabilir ama öncelikle sinemaya yaklaşım açısından bir fark var: Alışveriş yaparken bir de film izleyeyim değil de özellikle bir film göreyim diye film izleme farkı...

Kopya DVD ve korsan sitelerden indirilen DIVX film formatında film izlemek sorunun başlıca sebeplerinden ve buna çözüm bulunabileceğini de düşünmüyorum. Bırakın korsan filmleri; ona ihtiyaç bile yok; herkes istediği filmi bilgisayardan rahatlıkla indiriyor.

Yılın en iyi filmleri dediğimiz filmler sinemada izlenmiyor. Filmleri sinemada izlemekten uzaklaşan bir kitle olduğu bir gerçek. Bu tarz sinemalar kapanırsa küçük dağıtım şirketlerinin ayakta durması da zorlaşır.

Kızıldereliler yok olacak, meydan kovboylara kalacak

Müstahak olduğumuz filmleri bulacağız sonunda. Çünkü bu ‘sanat filmleri’ dediğimiz filmlerin oynadığı, oynayabileceği sinemalar kapatılırsa biz de tamamen büyük bütçeli, iş yapan, ticari Hollywood filmlerini göreceğiz. Esas olarak görmek istediğimiz filmler de festivallere kalacak. Alin Taşçıyan çok güzel yazmış: "Kızılderililer yok olacak, meydan kovboylara kalacak..."

Eurimages sinemalarının niyetleri belli: Sanat filmleri oynatmak. Bunlara destek olmak gerekir. Bu desteğe ya gerek görülmüyor, gitsinler festivalde izlesinler deniyor ya da bunlardan haberleri bile yok.

Beyoğlu Sineması’nı kurarak o kadar önemli bir şey yapmışlardı ki. Pasajdaki dükkanları yıkıp yerine sinema yapmışlardı. Herkes sormuştu "Bunlar tersine mi gidiyor?" diye. Böyle bir girişimin böyle sonuçlanması bizi çok üzüyor tabi. Bu aslında eski bir mantık. Dayanamayan gidiyor, güçlü olan ayakta kalıyor."