Betonistanbul



İstanbul’un kalbi Tarihi Yarımada’da şehir katliamı sürüyor; bir skandal da Sultanahmet Meydanı’nda patlak verdi. Meydanda kalan son yeşil alanın da belediye eliyle yok olma tehlikesiyle karşı karşıya olduğu ortaya çıktı. Radikal Gazetesi'nden Fatih Yağmur'un haberine göre, düzenleme çalışması kapsamında bölgedeki çok sayıda ağaç ve çalı kaldırılıp zemin betonla kaplanırken belediye projenin anıtlar ve koruma kurullarının onayıyla yürütüldüğünü, anıt ağaçların korunduğunu, tarihi silueti kapatan ağaçların ise sökülüp başka yere dikildiğini açıkladı.

Meydandaki tek yeşil alandı

Sultanahmet Camii ile Topkapı Sarayı arasında bulunan havuzlu parkta düzenleme yapan İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ne bağlı Park ve Bahçeler Müdürlüğü, parktaki yeşil alanın üzerine beton yaya yolları inşa etmeye başladı. Sultanahmet Meydanı’nın betona bürünmesine yol açan uygulama kapsamında, bölge ağaç diplerine varıncaya kadar kazıldı ve toprak üzerine beton dökülerek parke taşı döşendi. Havuz etrafındaki yaya alanı da genişletilerek üzeri betonla kaplandı. Meydandaki tek yeşil alan olan parka beton ve parke taşlarının döşenmesinin ardından Sultanahmet Meydanı’nda yeşil alan neredeyse kalmadı.

Parkta yapılan düzenleme sırasında yaya yolunun önüne çıkan ağaçlar da söküldü. Büyükşehir Belediyesi yetkilileri ise yaya yollarının tarihi ağaçların konumuna göre planlandığını belirterek “Mevcut ağaçların olduğu kısımlar, yaya geçişlerine denk gelse bile yaya geçişleri ağaçların kalabileceği şekilde düzenlenmiştir. Tarihi (anıt ağaç) niteliği arz etmeyen ve tarihi silueti kapatan çalı ve ağaçlarsa Fatih Belediye Başkanlığı’nca deplase edilerek Fatih bölge parklarına dikilmiştir” dedi.

Büyükşehir: Anıtlar Kurulu’ndan izin alındı

Büyükşehir Belediyesi yetkilileri düzenlemeler için gerekli izinlerin alındığını da ifade etti. Alanda düzenlenen çalışmaların Tarihi Yarımada’nın mimarisine uygun olarak gerçekleştirildiğini belirten Büyükşehir Belediyesi yetkilileri “Yapılan düzenlemelerde İstanbul 4 Numaralı Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kurulu’nun 10.02.2010 tarih 3582 sayılı kararı ile onaylanmış, rekreasyon çalışmaları da Anıtlar Kurulu’nun onayladığı proje doğrultusunda yapılmıştır” dedi.