Yazılı basının ekonomi sayfalarının son günlerdeki en popüler konularından birisi belediyeler için getirileceği söylenen vergiler. Tavuk kesme vergisi, otomobil park vergisi gibi adlarla duyurulan ve konuları itibariyle alay konusu da olan bu vergiler kimin için getiriliyor dersiniz?
Hiç kuşku yok ki öncelikle büyükşehir belediyeleri için. Küçük şehirlerde ya da ilçelerde, beldelerde görev yapan belediye başkanları finansman sorunlarını kamudan sağlanan küçük desteklerle çözümleyebilmektedirler. Ayrıca küçük belediyelerin finansman kaynaklarını yakın çevrelerine veya yakın dostlarına usulsüz ihalelerle aktarma olanakları ya da şansları da yok. Zira bu konuda verecekleri bir açık o bölge veya şehirde onların sonu olur.
Buna karşın çok sayıda örnekleri sıkça görüldüğü gibi büyükşehir belediye başkanlarının belediye olanaklarını kullanılmaları bakımından manevra kabiliyetleri daha yüksektir. Başkan büyükşehir belediyesinde bir dönemden fazla görev yapma şansını da yakalamışsa bu konuda yeterli deneyime sahip olduğu da su götürmez bir gerçektir. Zaten o yetenekte ve yapıda değilse bile çevresinde akbaba gibi bekleyenler onu hızla eğitecek, deneyim sahibi de yapacaklardır.
Yasalaştırılıp uygulamaya konulması neredeyse kesinleşen yeni vergilerden birisi cadde ve sokaklara park edilecek otomobiller için saat başına 2,00 YTL, günlük 7,00 YTL tutarında alınacak otopark vergisidir. Bir kere belediyelerin özellikle de büyükşehir belediyelerinin böyle bir vergi almaya hiç hakları yoktur. Zira konutlar inşa edilirken o inşaata apartmanlardaki bağımsız bölüm sayısı kadar otopark inşa etmeyen müteahhitlere yapı kullanma izni veren kendileridir.
Bir zamanların ünlü liderinin bir sözü gibi olacak ama müteahhitler apartmanlara ait otoparklar yaptılar da halk arabalarını oralara park mı etmedi? Projeler onaylanırken görünen otoparkların yerine bodrum kat daireler yapan müteahhitlere bir daire parası karşılığı bağış sonrası yapı kullanma izni veren belediyelerin böyle bir vergi toplamaya hakkı var mı?
Projeye uygun inşaat yapmayan müteahhitlerden yönettiğiniz belediye için bağış alacak, işinizi güle oynaya göreceksiniz. Böylece, müteahhidi memnun etmiş olup gelecek seçimler için gönlünü ve oyunu kazanacaksınız. En önemli ka-zanımlarınızdan birisi de bundan sonra bazı işlerinizin görülmesi bakımından köprüleri kurmuş olacaksınız. O apartmanda oturan halk cadde veya sokağa park ettiğinde de bunlardan vergi alalım diyeceksiniz. Ne güzel düzen değil mi?
Siyasi yönetim halkın gönencini değil de sıkıntılarını artırmak için politika üreten bir yapıda olunca bu tür politikalara soğuk bakar mı hiç? Derhal dönüp petrol kuyularına, pardon halka; tavuk kesme, yola park etme, kirli suyu taşıma ve benzeri birçok vergi koyup uygulamaya, harcamayı iyi bilen belediye başkanlarına yeni kaynaklar yaratma yoluna gidecektir. Tabii basın ve halk bu deli dumrul vergisi benzeri vergilere gerekli tepkiyi zamanında ve yeterli düzeyde göstermezse.