Muğla'nın Milas ilçesinde, bölgenin en önemli ören yerleri arasında yer alan ve yıl boyunca kazı çalışmaları yapılan Beçin Antik Kenti'nde, gün yüzüne çıkartılan kalıntılar tarihe ışık tutuyor.
Ayakta kalan tarihi yapılar, restore edilerek turizme kazandırılıyor.
Beçin Antik Kenti Kazı Başkanı Prof. Dr. Kadir Pektaş, alandaki bir evin temelinde yapılan kazıda tarihi sarnıcın bulunduğunu söyledi.
Sarnıcın kesme taşla inşa edildiğini, beşik tonozlu, dikdörtgen planlı, ortadan kemerle desteklenen bir yapı olduğunu aktaran Pektaş, şunları kaydetti: "14. yüzyıla ait olduğunu değerlendirdiğimiz sarnıcın özellikle savaş dönemlerinde özel bir işlevi vardı. Kaleler kuşatıldığında içeridekilerin teslim olabilmesi için ilk yapılan iş, su yollarının tahribi oluyordu. Böylelikle su temini zorlaştırılıyor ve içeridekilerin teslim olması sağlanıyordu. Kale içindeki sarnıçlar asıl o zaman devreye giriyordu. Bu yapı da bizim için o yönüyle çok önemli. Bu sarnıç buluntularıyla beraber neredeyse büyük ölçüde günümüze sağlam ulaşan güzel bir örnek."
Pektaş, kalenin başka yerlerinden de sarnıçlar çıkabileceğini bildirdi.
Buluntular arasında özellikle kadın takılarının, zeytinyağı ölçeğinin ve bir okçu yüzüğünün çok çarpıcı olduğunu belirten Pektaş, incelenen buluntuların dönemin sosyal, kültürel ve ekonomik yaşamına dair bilgiler sunduğunu ifade etti.
2 bin 500 yıllık kadın figürü parçası bulundu
Kazı çalışmalarında su taşıyan bir kadın figürü parçası çıktığını anlatan Pektaş, bu parçanın da çok önemli bir buluntu olduğuna dikkati çekti.
Milattan önce 5. yüzyıla ait olan kadın figürünün özellikle eski çağlarda kutsal alanlarda bulunduğunu vurgulayan Pektaş, "Bunun Karya Bölgesi'nde ele geçen örnekleri var. Ama Beçin Kalesi'nde de olduğu bilinmiyordu. Ortaya çıkması, antik çağlarda buranın da bir kutsal alana sahip olabileceğini akla getirmekte. Bu bizim için hiç şaşırtıcı değil. Çünkü Beçin'de çok daha erken dönemlere, kalkolitik çağlara inen mezarlar, buluntular ele geçmişti." diye konuştu.