BAU 2011'de Geri Sayım Başladı



Messe München International tarafından 17 – 22 Ocak 2011 tarihlerinde Münih Yeni Fuar Merkezi’nde gerçekleştirilecek olan dünyanın önde gelen mimarlık, inşaat malzemeleri ve sistemleri fuarı BAU 2011, Yapı-Endüstri Merkezi’nde (YEM) bugün (21 Eylül 2010) düzenlenen basın toplantısı ile ilgililere tanıtıldı.

Messe Münih International Genel Müdürü Dr. Reinhard Pfeiffer, ift Rosenheim İletişim Direktörü Jürgen Benitz-Wildenburg ve ift Rosenheim Türkiye Yönetim Kurulu Başkanı Dr. O. Muzaffer Tamer’in konuşmacı olarak katıldığı toplantıda, 1964’ten bu yana iki yılda bir düzenli olarak gerçekleşen uluslararası BAU fuarının başarı hikayesi ile fuara ilişkin güncel veriler katılımcılar ile paylaşıldı. 

Yapı-Endüstri Merkezi (YEM) Genel Müdürü Barış Onay, toplantıda yaptığı kısa açılış konuşmasında, Türkiye ile Almanya’nın lider yapı fuarları arasında sinerji yaratmak amacıyla, Yapı Fuarları / Turkeybuild olarak BAU ile kurdukları uzun vadeli stratejik ortaklıktan duyduğu memnuniyeti dile getirdi.

Toplantıda BAU fuarına ilişkin ayrıntılı bir sunum gerçekleştiren Messe Münih International Genel Müdürü Dr. Reinhard Pfeiffer de konuşmasının başında, Türkiye’nin önemli bir uluslararası aktör olduğunu vurguladı ve ülkenin 1 numaralı yapı fuarı Turkeybuild ile işbirliği içinde olmaktan mutlu olduklarını ekledi.

BAU’nun 1964’te başlayan serüvenini, grafikler üzerinden katılımcılara aktaran Pfeiffer, fuara katılımın istikrarlı bir biçimde artmakta olduğunu söyledi ve ekonomik krize rağmen 2009 fuarında, 151 ülkeden 212.035 ziyaretçi ile rekor bir sayıya ulaştıklarını bildirdi. Almanya dışından gelenlerin oranının yüzde 18 ile istikrarlı olduğuna dikkat çeken Reinhard Pfeiffer, 2009’da 37.201 olan uluslararası katılımın, BAU 2011’de 40 bini bulmasını hedeflediklerini söyledi.

BAU 2009 verilerine göre, ziyaretçi sayısı bakımından Avusturya, İsviçre ve İtalya’nın ilk üçte yer aldığını belirten Pfeiffer; Asya ülkelerinin katılımına verdikleri önemi vurguladı ve listede 9’uncu sırada bulunan Türkiye’nin üst sıralardaki konumundan duydukları memnuniyeti ifade etti.



Haberin devamı için lütfen ilerleyiniz.



Ziyaretçi istatistiklerinin ardından fuara katılan firmalar hakkında da kısa bir bilgilendirmede bulunan Pfeiffer, BAU 2009’da 43 ülkeden 1.920 katılımcının ürünlerini sunma fırsatı elde ettiğini belirtti ve 17 sergi salonundan oluşan 180 bin metrekarelik fuar alanındaki yerlerin çok önceden tükendiğine dikkat çekerek firmaları hızlı davranmaya çağırdı.



Pfeiffer, BAU 2011’de -standlar temelinde- en yüksek katılıma sahip ülkeler listesinde Türkiye’nin 5’inci sırada yer almasının da önemli bir gösterge olduğunu vurguladı. Türkiye’nin inovasyon geliştirme bakımından uluslararası inşaat sektörü için çok önemli bir konuma sahip olduğunu yineleyen Pfeiffer, Yapı Fuarları / Turkeybuild’in de sektörel fuarcılık alanında eşsiz olduğunun altını çizdi.



Münih Yeni Fuar Merkezi’nin, 1998’de faaliyete geçmesinden bu yana dünyanın en modern fuar merkezlerinden biri olduğunu vurgulayan Reinhard Pfeiffer, merkezin;  işlevsellik ve iletişim alanında standartları belirlediğini belirtti. BMW, Siemens gibi uluslararası devlerin genel merkezlerine ev sahipliği yapan Münih kentinin ise, fuara katılım için ayrı bir neden oluşturduğunu ekledi. Pfeiffer, BAU’u ziyaret etmenin 7 önemli nedenini ise şöyle sıraladı:

- Pazar liderlerinin ve markaların buluşması
- Tüm önemli sektör temsilcileri, ürünler ve malzemelerin tek bir çatı altında toplanması
- Mimarlar ve mühendisler için dünyanın en büyük sektörel fuarı olması
- İki yıl döngüsü ile üreticilerin BAU’da yenilikleri sunma fırsatı yakalaması
- İnşaatın geleceğiyle ilgili forumlar ve özel gösteriler
- Tasarım, inşaat ve planlamayla ilgili tüm katılımcılar arasında diyalog kurulması
- Mıknatıs Münih: Katılımcıyı sıcak bir şekilde karşılayan birinci sınıf bir şehir



ift, Sürdürülebilirlik için ‘Bütünleştirilmiş Çözüm’ Arayışında

Pfeiffer’in ardından söz alan ift Rosenheim İletişim Direktörü Jürgen Benitz-Wildenburg de, BAU 2011 destekleyici programı çerçevesinde, Messe München işbirliğinde gerçekleştirecekleri ‘Yeşil Zarf’ (Green Envelope) etkinliğini temel alan bir sunum yaptı.

Kâr amacı gütmeyen bir araştırma ve sertifikasyon kurumu olan Münih merkezli ift’nin; ‘Yeşil Zarf’ etkinliğinde; ‘pencereleri, cepheleri ve kapıları ile sürdürülebilir yapılar’ın nasıl yaratılacağı konusuna odaklandığını belirtti. Benitz-Wildenburg, İstanbul’da da bir şubesi bulunan ift’nin, iklim değişikliğinin neden olduğu paradigmatik değişikliği dikkate alarak, sürdürülebilir yapı üretimini araştırmalarının birincil odağı haline getirdiğini ekledi. Sürdürülebilir yapı konusunun küresel bir trend olduğuna dikkat çeken Benitz-Wildenburg, bu kapsamda BREEAM (ABD), LEED (ABD) ve DGNB (Almanya) gibi sertifikasyon programlarının geliştirildiğini söyledi.

Benitz-Wildenburg, sürüdürlebilir yapıların sağladığı avantajları ise şöyle sıraladı:

- Emlak piyasasındaki değer artışı
- Düşük yaşam döngüsü maliyeti
- Geliştirilmiş çevresel görüntü
- İnsan sağlığına pozitif etki
- Doğal kaynakların ve çevrenin korunması



Sertifikasyon değerlendirmesinin ancak bina ölçeğinde yapılabileceğini savunan Benitz-Wildenburg, kullanılan malzemenin ise bu değerlendirmede önemli bir bileşen olduğuna dikkat çekti. Hammaddeden başlayarak geri dönüşüm sürecine kadar malzemenin yaşam döngüsünün dikkate alınması gerektiğini belirten Benitz-Wildenburg, konuşmasının devamında enerji verimliliğinin sağlanmasında hangi kriterlerin göz önünde bulundurulması gerektiğini sıraladı.

‘Bütünleştirilmiş çözüm’ün, ift’nin ana felsefesini oluşturduğunu söyleyen Benitz-Wildenburg, bu yönde geliştirdikleri araştırmaları paylaşan Türkiye’deki ortaklarına teşekkür etti.

Türkiye’de Enerjinin Büyük Bölümü Pencerelerden Kaçıyor

Toplantının son konuşmacısı Dr. O. Muzaffer Tamer ise, Türkiye’de gereken önemin verilmediğini savunduğu pencere sistemlerine ilişkin ‘Pencereler ve Özellikleri’ başlıklı bir sunum gerçekleştirdi. Pencerenin, sadece binanın konforunu ve görünüşünü sağlayan bir eleman olmadığını vurgulayan Tamer, amacına uygun tasarlanan pencerelerin aynı zamanda büyük bir enerji tasarruf kaynağı olduğuna dikkat çekti. Pencere uygulamalarında yapılan yanlışlıkları teknik şemalar üzerinden aktaran Tamer, Şubat 2010’da yürürlüğe giren düzenleme ile birlikte pencerelerde CE işaretinin zorunlu kılındığını hatırlattı.

Türkiye’de, dünya geneline kıyasla, pencere kaynaklı enerji kaybının çok daha yüksek olduğunu ifade eden Tamer, ift Rosenheim Türkiye olarak, Türkiye’deki denetlemelerin nasıl yapılması gerektiği üzerine, İmar İskan Bakanlığı ile sıkı bir işbirliği içinde olduklarını bildirdi. Tamer, sunumunun geri kalanı bölümünde ise pencerede malzeme tercihine ilişkin bilgi verdi.





BAU 2011, destekleyici program ile felsefesini Pekiştiriyor

Sürdürülebilirlik; Yaşam için inşa etmek; Araştırma ve Yenilik; Eğitim ve Staj (Kariyer günü) olmak üzere 4 ana tema çerçevesinde kurgulanan fuarın destekleyici programı da aynı temaları temel alıyor. Forumlar ve özel gösterilerin yer aldığı destekleyici program ile fuarın içeriği pekiştiriliyor.



Özel Gösteriler

‘Yeşil Zarf’ - Pencereler, cepheler ve kapılarla sürdürülebilir yapılar inşa etmek: Pencereler, cepheler ve kapılar hakkında sürdürülebilirlik kriterlerinin sunumunu içeren gösteride LEED, BREEAM ve DGNB sertifikasyon sistemleri karşılaştırılıyor.

‘Yaşam için inşa etmek’: ‘Ekonomik, esnek, evrensel’ alt başlığına sahip gösteri, tüm nesillere uyan binaların nasıl yapılabileceğini, prototip bir ev örneklendirilmesi üzerinden sorguluyor.

‘Avrupa Solar Dekatlonu': Etkinlik, Rosenheim Üniversitesi Uygulamalı Bilimler Fakültesi tarafından hazırlanan yenilikçi solar ev sunumunu içeriyor.

‘Akıllı bina yapımı': Akıllı tasarım, akıllı bina, akıllı kullanım temalarını irdeleyen bu özel gösteride; odalar ve binalar için yeni ürün ve sistem çözümleri ile inşaat araştırmalarından bulgular sunuluyor.

‘Asma Germe Membran Mimarisi': Yenilikçi tekstil ve folyo ürünleriyle mimari tasarım konusunu ele alan etkinlik kapsamında; yenilikçi üreticiler, işleyiciler, mühendisler ve tasarımcılar yüksek kaliteli malzemeler sunuyor.

Forumlar

‘Geleceğe yatırım yapmak’: Forumun ana odak noktalarını ‘Renovasyon & Modernizasyon’, ‘Eğitim & staj ve ‘iletişim ağları’ ile ‘Araştırma & burslar’ oluşturuyor.

‘Akıllı Bina Forumu’: Enerji verimliliği, sürdürülebilirlik ve kaynak verimi temalarına odaklanan forum kapsamında; renovasyon, modernizasyon ve binaların yenilenmesi ile ilgili konferanslar ve panel tartışmaları ile Alman İnşaat Bakanlığı’na bağlı araştırma inisiyatifinin ‘İnşaatın geleceği’ başlıklı konferansı düzenleniyor.

‘MakroMimarlık Forumu’: Mimarlar ve endüstri temsilcileri en iyi uygulama örneklerini fuar katılımcıları ile paylaşıyor.

‘Binanın Geleceği Forumu’: Zaha Hadid de dahil olmak üzere uluslararası yıldız mimarlar ve mühendislerin katılacağı konferanslar ve tartışmalar dizisi.

Yarışmalar ve Ödül Törenleri

- DETAIL Estetik ve İnşaat Ödülü
- Bauwelt 1:1 Ödülü
- World Architecture News (WAN) Ürün Ödülleri
- ArchiWorld Academy Ödülü
- BAKA Yenilikçi ürün ödülü
- ‘IT’nin sağlam temelleri - Geleceği olan inşaat işleri’
- Bavyeralı Mühendisler Ödülü
- İnşaat Malzemesi Oskarları

Konferanslar, sempozyumlar, atölyeler

- Sürdürülebilir yapı inşaatı üzerine Alman İnşaat Bakanlığı’nın Uluslararası Kongresi
- Enerjinin inşaatta en iyi şekilde kullanımı üzerine Alman Ekonomi Bakanlığı’nın EnOB Sempozyumu
- İnşaat sektöründe yüksek teknoloji: Biyonik ve nanoteknoloji üzerine Alman Ekonomi Bakanlığı’nın konferansı
- Alman İnşaat Tüccarları Ticaret Günü
- Bavyeralı Mühendisler Günü
- DGNB Sertifikaları
- Ift- Mimarlar Forumu
- Mimarlığın Gecesi