Başkan Topbaş: 3. Köprü Ulusal Boyutta Geçiş Güzergahı Olacak
İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir
Topbaş, Boğaz’ndan Haliç’e su akışını sağlayacak tünelin kazısını
yapacak TBM makinesinin şafta indirilmesi töreninin ardından basın mensuplarının
sorularını cevaplandırdı. İstanbul Boğazı’na yapılacak 3.
Köprü’nün Ulaştırma Bakanlığı ile
Hükümetin ulusal boyutta düşündüğü bir geçiş köprüsü olduğunu
belirten Başkan Kadir Topbaş, “Konuyla ilgili çalışmalar halen sürüyor. Ben
geçmişteki ifadelerimde de bu güzergahın net olmadığını söyledim. Güzergah
değişir, farklı hale gelir. 5 yer daha önce tespit edilmişti. Bunun
değerlendirmeleri yapılır” dedi.
Köprüyle ilgili resmi kurumlardan ve sivil toplum kuruluşlarından görüş
almaya devam ettiklerini vurgulayan Başkan Topbaş, “Bu görüşlerin
değerlendirmesi mutlaka yapılacaktır. Sayın Başbakanımız bu konuda çok hassas ve
doğru şartlarda doğru yerde bu işi gerçekleştirecektir. Böyle bir ihtiyaç var,
bu ihtiyacı en rantabl şekilde düzenlemek gerekir” diye konuştu.
“1 ve 2. köprülere de karşı çıkanlar oldu...”
Türkiye’de hizmet yapanlarla iş yapanı engellemeye çalışanların olduğuna
dikkat çeken Başkan Kadir Topbaş, şöyle konuştu; “Maalesef hep böyle oldu. 1.
Köprü’ye karşı çıkıldı. Karşı çıkanlar halen o köprüyü kullanıyor. 2. Köprü’ye
karşı çıkıldı Yine onu kullanıyorlar. Bu karşı çıkmalar olacaktır, ama arzu
ettiğimiz şu; Gerçekten doğru ve katılımcı, destek verici adımlarla doğruların
bulunmasına yardımcı olacak ifadeler kullanılması lazım. Bazı hocalarımız var
isim vermeyeceğim. Bu hocalarımız geçmişte Sayın Başbakanımızın belediye
başkanlığı sırasında 1996’da İstanbul’un 3030 sayılı yasa dönemindeki Ulaşım
Master Planı’nı yaptılar, O planlar birkaç yıl sonra çöktü. Öngörüleri tutmadı.
Bunu kendileri de biliyor. Bu bilim adamlarının bugün söylediklerine nasıl
itibar edeceğiz, onu düşünmek lazım. Ama yine de bize doğruyu gösterecek her
türlü yapıcı tenkitlere her zaman açığız. Öte yandan, muhalefet olsun diye
muhalefet yapanların, bu çalışmanın ardında rant bekleyenlerin İstanbul’u
yönettiği dönemde şehrin ranta dönüştüğünü yaşayarak gören birisiyim.”
“Hukuk müdahaleyi sorunlu kılıyorsa ederiz!...”
Kadir Topbaş, Kemerburgaz’da yıkılan kaçak okul binasıyla
ilgili bir soru üzerine de görevlerini yürütürken kimseye bireysel tavır
koymadıklarına ve herkese eşit mesafede durduklarını dikkat çekerek, doğru
yapılanlara destek olmaya, yanlış yapılanlara da müdahale etmek zorunda
olduklarını kaydetti. Başkan Topbaş, açıklamasını şöyle sürdürdü; “Eğer ortada
hukuki bir gerekçe varsa ve müdahaleyi zorunlu kılıyorsa bunu yapmak
zorundasınız. Arazinin sahibi olan Eyüp Belediyesi tahliye istedi, yargı da bu
yönde karar verdi. Yani arsa sizin olsa, kendi mülkünüz üzerine birileri bir
kaçak yapı yapmış olsa buna müdahale etmeyelim mi? Burası imara aykırı olarak
bir başkasının arazisinde yapılan bir bina. Kaldı ki okulların açılışıyla
birlikte yeni bir okula geçiyorlar. Orada daha önce yapılmış olan bir alışveriş
merkezinin okula dönüştürülmesi talebi geldi, biz de ‘imar yönünden bir
sakıncası yoksa mümkündür’ dedik ve bu desteği de verdik. Eğitimin devam etmesi
için yeni bir yere de evet dedik. Eğer kişisel tavırlar olsa farklı
davranırsınız. Yönetimler kişisel tavırlar koyamazlar. Bizler bu şehir ve
toplumun tümü adına doğru olanları yapmak zorundayız. Özel davranışlar
sergileyemeyiz. Ama birileri bunu farklı değerlendirebilir.”
“Her belediye eşit davranıyoruz…”
Adalar’ın ambulans yakıtlarına kısıtlama yapıldığına dair haberlerin asla
gerçeği yansıtmadığını ve bundan çok büyük üzüntü duyduğunu ifade eden Kadir
Topbaş, “İstanbul Büyükşehir Belediyesi olarak başka siyasi partilerde bulunan
belediyelerle ilgili yatırımları kısıtladığımız, cezalandırdığımız gibi bir
takım beyanatlar duyduğum için üzüntü duyduğumu ifade etmek istiyorum. Biz
İstanbul’da Kadıköy ve Avcılar başta olmak üzere AK Partili olmadığı halde
birçok belediyeye çok ciddi yatırımlar yapmışızdır. Avcılar sahil
düzenlemelerini görmenizi isteriz. Öyle bir tavrımız olsaydı sahilleri
meydanları düzenlemezdik, sosyal tesis açmazdık. Biz böyle ufak hesaplar
yapmayız” diye konuştu.
Adalar’a geçmişte akaryakıt desteği ve başka destekler de verdiklerini,
bununla ilgili sözleşmenin de bitmek üzere olduğunu kaydeden Topbaş, “Ekonomik
sıkıntı ve daralma nedeniyle biz de o verdiğimiz akaryakıtı veremeyeceğiz.
Kaynaklarda daralma varsa, başka belediyelere de verilmiyorsa bunda ne sorun
olabilir. Geçmişte çöpleri toplamada Eminönü Belediyesi’ne destek veriyorduk,
şimdi onlara da destek vermiyoruz. Çünkü artık her biri kendi kaynaklarıyla
yürüyebilmesi lazım. Bizim de kendimize göre değerlendirme yapmamız lazım.
Adalar’a verdiğimiz çıkarma gemisi şu anda orada işliyor. Gemi aynı zamanda
Adalar’a lojistik destek veren bir takım araçların gelişi gidişi sırasında
hizmet veriyor ve bu sistemle ayda 100 bin lira bir gelir sağlıyor. Adalar
Belediyesi bu geliri alıyorsa, giderini de buradan sağlayabilir. Eskiden yoktu
sıkıntısı vardı, şimdi giderini karşılayabilecek ciddi bir geliri var. Bizim
kimseye farklı davranışımız olamaz. Bu büyüklük şiarına yakışmaz” şeklinde
konuştu.