Isparta’daki baraj projesi için alınan acele kamulaştırma kararına karşı Danıştay’da açılan dava Aydın Kuşadası’ndaki bir rüzgar santrali firmasına açılmış gösterildi. Danıştay 6. Dairesi, yanlış davayla ilgili Başbakanlık, Maliye Bakanlığı ve EPDK’dan bilgi istedi. Yanlış üstüne yanlışın yapılarak bir hukuk skandalına imza atılan davada bilgi istenen bütün kurumlar da aslında olmayan bir davanın reddine karar verilmesini talep etti.
Evrensel'den Yusuf Yavuz'un haberine göre, Isparta’nın Sütçüler ilçesine bağlı Darıbükü köyünde inşa edilen Kasımlar Barajı ve HES projesi için Bakanlar Kurulu Kararı ile alınan ‘acele kamulaştırma’ kararına karşı geçtiğimiz haziran ayında dava açan köylülerden 75 yaşındaki Ümmühan Uysal, ‘İvedi yargılama’ kapsamına giren ve en geç 6 ay içinde karara bağlanması gereken davanın sonucunu beklemeye başladı. Ancak kamulaştırma işlemleri hukuken tamamen sonuçlanmadan inşaatı tamamlanan ve su tutmaya başlayan barajın suları, davacı Ümmühan Uysal’ın evine ulaştı.
Açılan davayı gören Danıştay 6. Dairesi ise Isparta’nın Sütçüler ilçesinde bulunan dava konusu yer ve projeyi Aydın’ın Kuşadası ilçesindeki bir başka rüzgar enerjisi santraliyle karıştırarak ilgili kurumlardan görüş talep etti. İlgili kurumlar ise bu yanlışı sürdürerek adeta dosyayı hiç okumadan yazdıkları yanıtta dava konusu durum hakkında savunma yazısı gönderdi.
‘Şu ana kadar karar verilmesi gerekiyordu’
Yaşlı kadının avukatı Aynur Rüzgar Gökçe, Danıştay’ın dava konusu yeri yanlış göstermesinin ardından düzeltme başvurusunda bulunduklarını ancak bunun büyük bir zaman kaybına yol açtığını belirterek, “EPDK, dilekçeyi hiç kontrol etmeden söz konusu RES’e ilişkin bir dava açılmış gibi Danıştay’a yanıt verdi. Ardından biz bu yanlışın düzeltilmesini talep eden bir başvuru daha yaptık. Danıştay, yanlışlığı düzelttikten sonra yeni bir cevap süresi verdi. Ancak yanıt verilmeden acele kamulaştırma kararıyla ilgili yürütmenin durdurulması gerekiyordu. Kamulaştırma Kanunu’nun 27. Maddesinde bu açıkça belirtilmiştir: ‘Acele kamulaştırma davaları ivedi yargılama kapsamına girer, başlangıcından sonuna kadar 6 ayda bitirilmek zorunda ve dava açıldığı tarihten sonra hemen yürütmeyi durdurma kararı verilir’ diyor kanun. Dava açıldığı tarihten itibaren 6 ay zaten geçti. Şu anda bir karar aşamasına gelmiş olmamız lazım ama şu anda bir yürütmeyi durdurma kararı bile yok” diye konuştu.
İlgili kurumlar olmayan davanın iptalini istedi
Danıştay’ın Isparta’daki dava konusu yeri ve projeyi, yanlışlıkla Aydın’ın Kuşadası ilçesindeki bir rüzgar santrali olarak dosyaya ekleyerek Başbakanlık, Maliye Bakanlığı ve Enerji Piyasası’nı Düzenleme Kurumu’na göndermesinin ardından ilgili kurumlar da bu yanlışın üzerine bir yanlış daha ekleyerek birer birer yanıt verdi. Maliye Bakanlığı Danıştay’a verdiği yanıtta, dava konusu işlemin hukuka uygun olduğunu ve iptalini gerektirecek bir husus bulunmadığını belirtirken Başbakanlık da konunun Maliye Bakanlığı’nca takip edilmesi gerektiği yanıtını verdi.
‘Hata davanın esasını bu kadar etkileyemez’
Avukat Aynur Rüzgar Gökçe, yargının yanlış uygulamasına, ilgili kurumların da yanlış yanıtlar verdiğine dikkat çekerek, “Bir yanlıştan döndükten sonra hâlâ bunu devam ettirmek, artık maddi hatayı aşıp görev ihmali ya da suistimale dönüşmüş oluyor. Çünkü bir maddi hata davanın esasını bu kadar etkileyemez. Kasten olmasa bile buna izin verilmiş olması ve yanlışın devam ettirilmesi buna neden olanları sorumluluk altında bırakıyor” dedi.
Dava konusu ev suya gömülmeye başladı
Danıştay’a bu yanlışın düzeltilmesi için başvuruda bulunduklarını da dile getiren Gökçe, dava konusu taşınmazlarla ilgili henüz bir tahliye kararı bulunmadığını ancak buna rağmen barajın suları altında bırakılmasının hukuka aykırı bir işlem olduğunu belirterek derhal durdurulması gerektiğini kaydetti.