Ekolojistler ve uzmanlar kışın bastırmasıyla birlikte Türkiye'nin karşı karşıya kaldığı doğal gaz sıkıntısının açıklanan nedenlerinin gerçekliğine kuşkuyla yaklaşıyor. Kısıntıların gerisinde nükleer santraller için kamu oyu yaratma niyetleri olduğunu söylüyor.
Türkiye bir hafta boyunca ülkeyi etkisi altına alan soğuk hava dalgasıyla bir uçtan ötekine karla kaplanır ve ısınma için enerji ihtiyacı artarken, Rusya ve İran'dan gelen doğalgazın azalmasını gerekçe gösteren Enerji Bakanlığı'nın büyük fabrikaların doğalgazını kesmesi toplumsal kaygı doğurdu. Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek,"Doğalgaz stokumuz yok. Eğer doğal gaz veren ülkeler keserlerse Ankaralılar doğalgazsız kalacak" dedi. Birçok kentte ısınmada doğal gaz kullanan ve kısıntıların konutlara da yayılacağından kaygılanan çok büyük yurttaş topluluğu ise gelişmeleri gerginlik içinde izliyor.
Konuyla ilgili olarak bianet'in sorularını yanıtlayan Çevre Mühendisleri Odası (ÇMO) İstanbul Şube Başkanı Özlem Eylem Tuncaelli, "kriz"in sahiciliğinden kuşkulu: "Önce elektrik şimdi de doğalgaz krizinin ardında nükleer santrallere geçme planları var. Doğalgaz gündemi nükleer lobiciliğin eseri." Greenpeace Akdeniz Enerji Kampanyası Sorumlusu Hilal Atıcı da, sorunun yalnızca bir enerji üretimi ve depolanması sorunu olmadığı kanısında. Atıcı "Yenilenebilir enerji yasasının güçlendirilmesinin yanı sıra enerji verimliliği yasası da çıkarılmalı" diyor.
"Tuncaelli: Doğalgaz muamması..."
Doğalgaz konusunun giderek bir muammaya dönüştüğünü düşünen Tuncaeli, "Rusya'nın Ukrayna'ya doğalgazı ne kadara sattığını öğrendik ama Türkiye'nin ne kadara aldığını öğrenemedik," diyerek belirsizliklere dikkat çekiyor. Tuncaelli, Rusya'nın ardından İran'dan gelen gaz miktarının da azalmasıyla ısınmak için doğal gaz kullananların da mağdur olabileceğine işaret ediyor. ÇMO şube başkanına göre, "doğalgaz gündemi"nin gerisinde Türkiye'nin yatırım planlarında uzun süredir yeşil ışık yaktığı nükleer enerji santralleri var.
"Isıtıp önümüze sunuyorlar"
Geçtiğimiz yıllarda ülke genelinde uygulanan elektrik kesintilerini hatırlatan Tuncaelli, o zaman kesintilerin mesai saatleri dışında ve işi durdurmadan yapılacak şekilde düzenlediğini vurguluyor. "Elektrik Mühendisleri Odası (EMO) o zaman da 'enerji sorunumuz yok' derken, hükümet elektrik kesintisi uyguluyordu. Çünkü büyük bir sıkıntıyı acilen aşmak için tek çözümün nükleer enerji olduğu düşüncesi kamuoyuna ancak bu şartlarla dayatılabilirdi. Nükleer santraller gündemden düşünce, elektrik kesintileri de son buldu. Krizlerle birlikte aynı şeyi ısıtıp önümüze sunuyorlar"
Nükleer pazarlamacılığı
"Türkiye'ye 'Nükleer enerji santrali kurun' diyen uluslar arası şirketlerin hükümetleri neden kendileri yenilenebilir enerji kaynaklarına yöneliyor?" diye soran Tuncaelli, yanıtı da kendisi veriyor: "Hindistan ve Türkiye, yeni nükleer pazarlar olarak görülüyor. Yaşadığımız doğalgaz krizi düpedüz nükleer lobiciliğin aracıdır."
İnsani olan yenilenebilir enerji
ÇMO'nun alternatif enerji kaynaklarının kullanılması ve yerel enerji kaynaklarının insani boyutu konusunda farkındalık yaratmak için sürekli uyarı yaptığını belirten Tuncaelli, enerjide dışa bağımlı politikanın terk edilmesinin gerekli olduğu kanısında: "Türkiye yerel kaynak açısından yeteri kadar zengin."
Tuncaelli'ye göre, yenilenebilir enerji kaynakları ile ilgili yasanın da değiştirilmesi gerek: "Çünkü varolan kanuna göre, devlet yenilenebilir enerji yatırımını desteklemiyor. Yatırımcı kredi bulamıyor. Bu doğrudan sistem sorunu."
Atıcı: Sürdürülebilir enerji yeter mi?
Türkiye'de yenilenebilir enerji kalemlerinin ekonomik potansiyeli hakkında bilgi veren Greenpeace Akdeniz Enerji Kampanyası Sorumlusu Hilal Atıcı'ya göre de karar vermede önemli olan, sürdürülebilir kaynakların Türkiye'ye yetip yetemeyeceği.
Atıcı'nın verdiği bilgiye göre Türkiye'nin varolan enerji kaynaklarının potansiyeli şöyle:
-Su, 122 milyar kw saat
-Jeotermal, 150 milyar kw saat
-Biogaz, 55 milyar kw saat
-Isıl güneş enerjisi 131 milyar kw saat
-Fotovoltaik güneş enerjisi, 28 milyar kw saat
-Rüzgar, 55 milyar kw saat
Atıcı, toplam 491 milyar kw saat eden varolan enerji potansiyelinin 2005 yılı enerji ihtiyacının 3 katı olduğunu, bugünkü potansiyelin 2020 yılı ihtiyacını bile fazlasıyla karşılayabileceğini söyledi. Atıcı, varolan potansiyelin değerlendirilmesi halinde nükleer santraller ve kömüre dayalı enerji üretiminden çok daha fazlasını kazanmanın olası olduğunu da ekledi. Greepeace yetkilisi "Üstelik" diyor, "su, güneş, rüzgar, jeotermal gibi kaynakların yenilenebilir enerji sistemleri nükleerle kıyaslandığında daha da ucuz".
"Enerji verimliliği artırılsın"
Atıcı'nın dikkat çektiği başka bir konuysa enerji kaybı: "Türkiye'de elektrik enerjisinde iletim ve dağıtım kaybı yüzde 25." Bu oranın Avrupa'da yüzde 5 olduğunu hatırlatıyor Atıcı: "Bu Türkiye'nin bugünkü tüketimini karşılamak için çalıştırılacağı varsayılan 4 nükleer santralden birinin üretiminin heba olması demek.
"Yenilenebilir enerji yasasının güçlendirilmesinin yanı sıra enerji verimliliği yasasının da çıkarılması gerekiyor."
Atıcı, enerji verimliliği konusunda bir başka yöntem olarak binaların mantolanmasını işaret ediyor: "Böylece yüzde 75 verimlilik sağlanması mümkün."
Atıcı da Tuncaelli gibi "kriz"in gerisinde nükleer lobinin etkinliklerini görüyor: "Hükümet felaketlere yol açabilecek nükleer endüstriyi yeniden canlandırmaya çalışıyor. "Nükleer enerji, denendi ve 20. yüzyılın başarısız teknolojileri arasında çoktan yerini aldı. Hükümet sürdürülebilir bir geleceği desteklemek ve kamuoyunun isteğine uygun hareket etmek yerine, nükleer lobinin mezardan çıkma çabalarına kanıyor."
İstanbul'da elektrik kesintisi Elektrik Dağıtım Merkezi'nin verdiği bilgiye göre, bugün İstanbul'un Anadolu yakasında elektrik kesintisi uygulandı. İstanbul Valiliği, kesintinin doğalgaz sıkıntısından kaynaklandığını belirtti. Enerji Bakanlığı ise hiçbir valilikten kesinti talep edilmediğini açıkladı. İstanbul Valiliği Kriz Merkezi, kesintilerin doğalgazda tasarruf amacıyla yapıldığını söyledi. Enerji Bakanlığı açıklamasında ise doğalgazda tasarruf amaçlı, Türkiye genelinde programlı elektrik kesintilerine başlanmasının söz konusu olmadığı ifade edildi.
Doğalgaz krizi, önce fabrikalarda sonra...
Rusya ve İran'dan gelen doğalgaz miktarının azalması üzerine, Enerji Bakanlığı eksilmeyi diğer abonelerden daha ucuza doğalgaz kullanan "kesintili" abonelerden kesinti yaparak gidermeye çalışınca, sanayiinin doğalgazı kesildi. Aralarında Ford Otomotiv, Brisa, Kartonsan Hyundai, Good Year gibi kuruluşların olduğu 21 fabrikanın gazı, BOTAŞ ve İZGAZ'ın talimatıyla kesildi.
www.yapi.com.tr: Haberin devamını okumak için lütfen kaynağa tıklayınız.