Bir zamanlar çekiç seslerinin yükseldiği Beyazıt'taki
Çadırcılar Caddesi'ndeki yüzlerce dükkandan, geriye kalan
birkaç bakırcı dükkanı da ekonomik sebeplerle
kapatılma tehlikesi yaşıyor.
Bakırcılar Çarşısı'ndaki dükkanını
kapatmamakta direnen birkaç bakır ustasından biri Atilla Yanık, yaptığı
açıklamada, eskiden çarşıda 200 tane bakırcı dükkanı olduğunu, şimdi ise bakırcı
dükkanlarının sayısının 20'yi bile bulmadığını söyledi.
Bakırcılıkla
uğraşan son nesil bakır ustasının kendisi olduğunu belirten Yanık, ''Ben,
gelecek nesil de bu işi öğrensin istiyorum, ama mesleğe olan ilgileri her geçen
gün azalıyor. Gençlerin bu işi beğenmiyor. Anne, babalar da çocuklarını
bakırcılığa teşvik etmiyor. Ayrıca ilgi azlığı, bu mesleğin çalışma şartlarından
da kaynaklanıyor'' dedi.
Bu mesleğin ölmemesi için bakırcılık sanatını
öğreten okulların açılması gerektiğini ifade eden Yanık, ''Sanatımızın devamı
için okul, öğrenci ve öğretmene ihtiyaç var. Bakırcılık, güzel bir meslek, fakat
artık bunu değerlendirecek müşteri de kalmadı'' diye konuştu.
Yanık, kimi
müşterilerin eserlerine hayran kalırken, kimilerinin ise beğenmediğini
anlatarak, satışların ilgisizliğe bağlı olarak kötü olduğunu, eskiden turistlere
satış yaparak iyi kazanç elde ettiklerini, ancak şimdilerde bakırcılar olarak
yerli müşteriye hitap ettiklerini belirtti.
Bakırcılıkla uğraşan Cavit
Süleyman da 25 yıldır bakırcılıkla uğraştığını, işlerinin bu duruma gelmesinde
en önemli nedenin ekonomik kriz olduğunu ifade etti.
Ekonomik durum
nedeniyle kimsenin bir şey alamaz duruma geldiğine ve koleksiyoncuların da
piyasadan çekildiğine dikkati çeken Süleyman, ''Ekonomik kriz bizi de dünyayı da
sarstı. Ya bu mesleği sabredip yapacağız ya da kapıya kilit vurup gideceğiz.
İçinde bulunduğumuz durumu beklemeye aldık, umarım düzelir. Mesleğimdeki son iki
yılım yavaş yavaş krize doğru girdi. Dünyada ekonomi düzelirse, bizim işler de
düzelebilir. Ekonomi düzelmediği sürece işimiz zor''
dedi.
''Bakırcılığa devlet desteği
gerekiyor''
'Bir milletin bilekleri sanat çalışıyorsa o millet
vardır' diyen bakır ustası Cavit Süleyman, mesleğe, devletin de yardımcı olması
gerektiğini belirterek, ''Bu sanat, devlet eliyle yaşatılmazsa bakırcılık
kendiliğinden körelecek. İstanbul körelirse Anadolu da körelir. Günümüzde artık
el işçiliğinin yerini fabrikasyon aldı. Ama ülkemizde bir şekilde el işçiliği
yaşamalı. Avrupa'da el işçilerine büyük değer veriliyor. Bizde de devletin
yardımlarıyla ancak el işçiliği ayakta kalabilir'' diye
konuştu.
Bakırcılar Çarşısı'nın genç esnafı Suat Azyar da eskiden bir
tepsiyi 1000 dolara sattıklarını, şimdi ise 500 dolara zor alıcı bulduklarını
ifade etti.
Azyar, eskiden çarşıda birçok bakırcı dükkanının olduğunu
dile getirerek, azalan bakırcı dükkanı sayısı sebebiyle müşterilerin de seçme
şansının kalmadığını belirtti.
Koleksiyonerlerin azaldığını ifade eden
Azyar, ''Eskiden bir koleksiyoner geldiğinde 20 tepsi alıyordu. Şimdi öyle bir
şey de kalmadı. Buradaki ustalar dükkanı kapatınca oğlu gelip bu işi yapmayacak
ve maalesef bakırcılık ölecek'' dedi.