Bakan Günay Allianoi Duyarlılığının Örnek Olmasını Diledi



Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay, Allianoi konusunda gelişen duyarlılığın, Türkiye'nin sahipsiz ören yerlerine bir örnek oluşturması dileğinde bulundu. Günay, İzmir Kültür ve Turizm İl Müdürlüğünde basına kapalı gerçekleşen toplantının ardından gazetecilere yaptığı açıklamada, İzmir'in Bergama ilçesi yakınlarındaki Yortanlı Barajı'nın suları altında kalması beklenen Allianoi ören yerine ilişkin düzenlenen toplantıda, konunun taraflarının biraraya geldiğini belirtti. Bölgede, 1993 yılında ihale edilip, 2000'li yılların ilk diliminde tamamlanmış bir baraj gövdesiyle su tutulması ve tarımda suyun kullanılması ihtiyacının yanı sıra, baraj çalışmaları sırasında ortaya çıkan tarihi bir sağlık merkezi buluntusu bulunduğunu hatırlatan Bakan Günay, şöyle konuştu:

''Çeşitli defalar, bu alanın korunmasıyla ilgili projeler yapılmış ve bu projeler bazen bizim kurullarımız, bazen de yargı organları tarafından yetersiz bulunmuş. Son bir çalışma var. Örterek, sararak, güçlendirerek korunması konusunda yapılmış olan dikkatli bir bilimsel çalışma var. O çalışmaya da yargıya yapılmış bir itiraz var. Ancak şu ana kadar gelmiş herhangi bir karar yok. Çalışmanın gereklerinin titiz biçimde uygulanması konusunda arkadaşlarımı talimatlandırdım. Bilimsel kurulların öngördüğü koruma önlemleri neyse ona aykırı hiçbir adım atılmayacak. Basında zaman zaman gördüğümüz gibi çimento kullanılması gibi olaylar olmayacak.''

Kültür Varlıklarını Koruma Genel Müdürlüğü'nden üst düzey yetkililerin çalışmaları yerinde inceleyeceğine işaret eden Bakan Günay, ''Acele etmeden, bilimsel kurulların öngördüğü koruma yöntemlerini ağır ağır uygulayacağız. Yargının kararı da zaten devam etmemiz veya durmamız konusunda bir uyarıyı ortaya çıkaracak'' dedi.
    
''Duyarlılık artmalı''
    
Bakan Günay, Allianoi'nin korunmasına ilişkin toplantının, tarafların görüşlerini dile getirdiği, faydalı bir buluşma olduğunu vurguladı. Allianoi konusunda toplumda duyarlılık geliştiğine dikkati çeken Günay, şunları kaydetti:

''Bir dileğimi ifade ettim, Allianoi konusunda gelişen bu duyarlılık, Türkiye'nin sahipsiz ören yerlerine bir örnek oluştursun. Çünkü burada bir duyarlılık var. Bu duyarlılık ne yazık ki geç kalmış bir duyarlılık. Çünkü 1980'lerde projelendirilmiş 1990'larda ihale edilmiş ve 2000'lerin başında bitmiş bir baraj havzası içindeki ören yerini konuşuyoruz. Ancak şehirlerimizde halen sivil mimarlık örnekleri, Anadolu'nun birçok yerinde arkeolojik alanlar ne yazık ki tahrip edilebiliyor. Bu duyarlılığı yaygınlaştıralım ülke düzeyinde ve bundan sonrasıyla ilgili yeni dikkatli adımlar atmamıza vesile olsun.''

Toplantıda, Yortanlı Barajı'nın su tutmasının yanı sıra Allianoi'yi su altında bırakmayacak önlem bulunup bulunmadığı konusunun gündeme geldiğini anlatan Günay, Türkiye'de ve dünyada benzer bir proje bulunmadığını, ancak öyle bir önlem varsa irdelemeye hazır olduklarını bildirdi. Allianoi Girişim Grubunun, ören yerinin kumla örtülmesine taraftar olup olmadığına ilişkin bir soru üzerine Günay, şu yanıtı verdi:

''Allianoi Girişim Grubu, ören yerinin su altında kalmaması konusunda arayışı halen dillendiriyor. Ancak, ben de bulunduğumuz noktayı, kurulların vermiş olduğu karar noktasını ifade ettim. Kendilerine benim taahhüdüm, bilimsel dikkat içinde, bilimsel gereklere uygun biçimde koruma önlemleri alınması noktasında. Eğer su altında kalmadan koruyabileceğimiz yeni bir öneri gelirse onu değerlendirebileceğimizi söyledim. Onun dışında, 'Su tutulmasın ve Allianoi su altında kalmasın ve burası baraj gölünün dışında kalsın ya da baraj olmasın' gibi bir alternatif bizim için bu aşamada söz konusu değil.''

Bakan Günay, mahkemeden, konuya ilişkin durdurma kararı çıkması halinde nasıl tavır alınacağı sorusuna ise ''Yargının her türlü kararlarını uyguluyoruz'' yanıtını verdi.
    
Allianoi Girişim Grubu: Aceleciliği bir nebze durdurursa bu toplantı, Allianoi için kazanımdır
    
Allianoi Girişim Grubu avukatlarından Arif Ali Cangı ise Kültür Bakanı Günay'ın, yapılanın yanlış olduğu konusunda görüş bildirdiğini, ancak artık baraj tamamlanmış durumda olduğundan yapılacak birşey bulunmadığını söylediğini kaydetti. Grup olarak, Allianoi koruma projesinin, Danıştay'ın ve idare mahkemesinin iptal kararları doğrultusunda hazırlanıp hazırlanmadığının denetimi amacıyla çalışmaların 6 ay süreyle durdurulması talebinde bulunduklarını ifade eden Cangı, sözlerini şöyle sürdürdü:

''6 ay içinde davalara ilişkin karar çıkmasını bekliyoruz. Yargılama süreci yeni başladı. Bakanın sözü şu oldu; 'Bekleyemeyiz, ancak acele etmeyelim, çalışmalar yavaş gitsin, dikkatli gitsin' oldu. Umarız ki bu da biraz aceleciliği önler. Çünkü acelecilik var. 17 Ağustos, en son Koruma Kurulu kararının tarihi. Bu zamana kadar hızla bu işe girişildi. Yargı süreci en az 3 ay sürer ve şu anda bu sürecin başındayız. Yargı kararı çıktığında iş işten geçmiş olursa, 'Yargı kararına saygılıyım, uygularım' demenin de çok anlamı kalmayacak. Bunu vurguladık. Görünen o ki bu haliyle Allianoi'yi kuma ve ardından suya gömmekte idare kararlı. Bizler de mücadelemizi sürdüreceğiz. Israrımız üzerine, 'Acele edilmesin, özenli ilerlensin' sözü, toplantıda atılan en somut adımdı. Aceleciliği bir nebze durdurursa bu toplantı, Allianoi için kazanımdır.''