Bakan Ergün Sanayi Üretimi Rakamlarını Değerlendirdi



Sanayi ve Ticaret Bakanı Nihat Ergün, TRT Haber kanalında katıldığı programda, bugün açıklanan sanayi üretimi rakamları, işsizlik, büyüme, Türkiye'nin kredi notuna ilişkin değerlendirmelerde bulundu. ''Sanayi üretim endeksindeki artış ne anlama geliyor'' şeklindeki soruyu yanıtlarken Bakan Ergün, aslında gerek sanayi üretimi gerek kapasite kullanımı ve gerekse ihracat rakamlarında 2009'un ortalarından bu yana belirgin bir artış olduğunu söyledi. ''Trend yukarı doğru gidiyor'' diyen Ergün, mevsimsel bir takım kırılmalar olabileceğini ama yıllık trende bakıldığında yukarıya doğru bir çıkışın olduğunun görüldüğünü ifade etti.
    
Sanayi üretimi açısından 2011 yılına da iyi bir başlangıç yapıldığına, en ciddi artışın da imalat sanayinde olduğuna dikkati çeken Ergün, iç talepteki artışın bunu önemli oranda etkilediğini, ihracat rakamlarının dış talepte de bir canlanma olduğuna işaret ettiğini söyledi. Son zamanlardaki gelişmelerin kısa vadeli olumsuz etkilerinin olabileceğini ama genel trendi fazla etkilemeyeceğini dile getiren Ergün, ''İhracatımızdaki artış 2011 yılı boyunca devam edecek. Çünkü üretimdeki artışın bir miktarı da ihracata gidecektir, ama önemli miktarı iç talepteki canlılıktan kaynaklanan bir artış olduğunu görüyoruz'' diye konuştu.
    
Büyüme ve işsizlik
    
Bakan Ergün, büyüme ve işsizlik rakamlarına ilişkin olarak da 2010 için yüzde 3,5'lik bir büyüme beklenirken bu rakamın Orta Vadeli Programda yüzde 6,8 olarak revize edildiğini hatırlattı. Yıl içindeki gelişmelerin söz konusu rakamın yüzde 6,8'in de üzerinde olacağını gösterdiğini belirten Ergün, ''Şu anda yüzde 8'lik bir büyüme rakamı görünüyor. Hatta bir miktar onun üzerine çıkma ihtimali de var. Son çeyrekteki sanayi üretim rakamları da buna işaret ediyor. Ortalama 2010 büyümesinin yüzde 8 olacağını görebiliyoruz'' dedi.
    
Büyüme rakamlarındaki olumlu seyrin işsizlik rakamlarına da etkisi olduğunu, Orta Vadeli Programda yüzde 12'nin üzerinde bir işsizlik rakamı ortaya konulurken, bu rakamın yüzde 11'ler düzeyinde bulunduğunu ifade eden Ergün, bunun kendileri için yeterli olmadığını, işsizliğin çok daha aşağılara çekilmesi gerektiğini söyledi. Bunun da ancak üst üste yüzde 7'lik büyüme rakamlarının yakalanmasıyla mümkün olabileceğine vurgu yapan Ergün, işsizliğin makul, kabul edilebilir bir noktaya çekilebilmesi için istikrarlı bir büyüme süreci yaşanması gerektiğini ifade etti. Türkiye ekonomisinin bunu başarabileceğini, çünkü bu potansiyele sahip olduğunu kaydeden Ergün, ''Yeter ki Türkiye istikrarını korusun. İçerdeki ve dışardaki gelişmeleri yakından takip etsin ve mali disiplini bozmadan, kendi içindeki siyasi ve ekonomik istikrarı koruyarak, makro dengeleri muhafaza ederek yoluna devam etsin'' diye konuştu.
    
Yeni bir kredi destek paketi geliyor
    
Bakan Ergün, KOSGEB desteklerine ilişkin soruyu cevaplarken de KOBİ'ler için bu desteklerin itici bir güç, bir motivasyon kaynağı olduğunu, her yüz KOBİ'den 90'ının bu desteklerden büyük ölçüde yararlandıklarını, yerli yerinde kullandıklarını dile getirdi. KOBİ desteklerini belli aralıklarla devam ettireceklerini, KOSGEB vasıtasıyla verilecek ikinci bir destek paketi daha hazırladıklarını bildiren Ergün, Nisan ayı içinde bu paketi belki yürürlüğe sokabileceklerini bildirdi. Bu yeni destek paketinden geçen seferki paketten yararlanamayanların da faydalanacağını belirten Ergün, şöyle konuştu:

''2010 yılındaki destek paketinden yararlanamayan işletmeler bu destek paketinden öncelikle yararlanacaklar. Onun da şartlarını yakında kamuoyuyla paylaşırız. Kredi faiz desteğinin miktarı ne olacak? Mikro işletmeler ne kadar yararlanacaklar? Küçük ve orta boy işletmeler ne kadar yararlanacaklar? Elimizdeki kaynaklar ne kadar? Bu kaynakların ne kadarını şimdi ne kadarını yılın ikinci yarısında kullanmamız lazım? Bunların hesabını yapıyoruz. Yılın ikinci yarısında da yapılması gereken destekler, yürüyen programlar var. Onlar için de ayrılması gereken kaynaklar var bunları da hesap ederek bir çalışma yürütüyoruz.''
    
Moody's'in değerlendirmesi
    
Bakan Ergün, kredi derecelendirme kuruluşu Moody's'in Türkiye'nin kredi notuna ilişkin ''artırılabilir de indirilebilir de'' şeklindeki mesajını değerlendirirken de şunları kaydetti:

''Kredi derecelendirme kuruluşları Türkiye'ye karşı cimri davranan kuruluşlar. Bu cimri davranışları aslında kredi derecelendirme kuruluşlarıyla ilgili de spekülasyonlara yol açtı. Bazı ülkelerde çok geç vakitlerde değerlendirme yaparak bir pozisyon alırken, Türkiye ile ilgili daha erken değerlendirmeler yapmayı tercih ediyorlar. Mesela şimdi cari açık ve borç yapısındaki durumu dikkate almak lazım diyorlar. Evet cari açık ve borç konusu bizim zaten dikkat ettiğimiz bir şey. Borcun milli gelire oranına baktığınız zaman birçok Avrupa Birliği ülkesinden çok daha iyi bir noktadayız. Bütçe içindeki tabloya baktığımız zaman çok daha iyi bir noktayız. Finansal istikrarı, makro ekonomik dengeleri bozmayacak bir kontrol mekanizması işletiyoruz. Cari açığın, uzun vadeli, nitelikli kaynaklardan finanse edilebilir bir şekilde olmasına özen gösteriyoruz. Bunlar bizim şu ana kadarki kredi notumuzun artışında da görülmesi gereken şeylerdi. Bugün cari açıktan, borç yapısından söz etmenin anlamlı olduğunu düşünmüyorum. Tam en önemli kritik eşiği geçeceğimiz noktada bu konunun yeniden ve erken bir vakitte değerlendirilmesini çok yerinde ve haklı bir değerlendirme olarak görmüyorum.''