Ayasofya’daki 17 Yıllık İskele Sökülüyor



2010 Avrupa Kültür Başkenti İstanbul’un en önemli kültür sanat zenginliklerinden Ayasofya Müzesi’nde 160 yıldır yüzü kapalı bulunan “Serafim” meleğinin restorasyonu bitti. Yaklaşık 17 yıldır müzenin içinde bulunan iskele de 3 hafta içinde sökülecek. İstanbul İl Kültür Turizm Müdürü ve İstanbul 2010 Avrupa Kültür Başkenti Ajansı Yürütme Kurulu Başkan Vekili Prof. Dr. Ahmet Emre Bilgili, Ayasofya Müzesi’nde yapılan çalışmaları anlattı.

Müze Başkanı Haluk Dursun’un da eşlik ettiği ziyarette Bilgili, restorasyonun 2010 Ajansı’nın parasal desteğiyle tamamlandığını ve restorasyon için kurulan iskelenin yıllar sonra müzeden kaldırılacağını söyledi. Bilgili, iskelenin müzenin görüntüsünü bozduğunu, adeta müzeyle özdeşleşir hale geldiğini, müzecilerin kendi aralarında iskeleyi “tescilli eser” statüsüne alma esprileri yaptığını anlattı.

Melek yüzü

Serafim meleğiAyasofya Müzesi’ndeki Serafim meleğinin restorasyonu tamamlandı. Çalışmalar sonrası eseri ilk kez Milliyet görüntülerken, aylar süren çalışma sonrasında binlerce mozaik tessera tek tek temizlendi. İskele söküldükten sonra meleğin yüzü ziyaretçiler tarafından da izlenebilecek.

Altı kanatlı Serafim meleğinin İncil’e göre Tanrı’nın tahtını koruduğuna inanılıyor. Serafim meleğinden Ayasofya’da dört adet var. Mevcut Serafim’in tam karşısında yer alan yarım kubbedeki melek yüzünün de daha sonra ortaya çıkarılacağı ve restore edileceği belirtiliyor. Diğer iki melekte ise yüz yer almıyor.

6 ay önce bulundu

Osmanlı döneminde, Ayasofya’daki en kapsamlı restorasyon Gaspare Fossati tarafından 1847-1849 yılları arasında yapılmıştı. Fossati, mozaiklerle ilgili de kapsamlı bir çalışma yürüttü. Dökülen sıvaların altından parıldamaya başlayan mozaikler, Sultan Abdülmecit’in de talimatıyla açıldı, bakım ve onarımları yapıldı. Daha sonra tahrip edilmeden sıvayla kapatılarak üzerine metal bir kapak kondu.

Bu kapaklar 6 ay önce başlatılan restorasyon sırasında ortaya çıktı. Restoratörler melek üzerinde çalışırken demir kapağı söktüler. Kapağın altında iki kat sıva olduğu belirlendi. Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın izniyle sıvalar temizlendiğinde mozaik melek yüzü tasviri ortaya çıktı.

Üzeri yumuşak sıvayla kapatılan mozaik yüzler özenli restorasyonla temizlendi. Restorasyonu yapan ekip “Sıva özensiz yapılmış olsaydı melek yüzü tamamen yok olurdu” dedi. 14. yüzyıl mozaik tekniğiyle yapılan melek yüzünün aslının 6. yüzyıla dayandığı belirtildi. Depremden çöken kubbenin 14. yüzyılda onarıldığı anlaşıldı.