TOKİ Başkanı, Aslantepe Stadyumu’nun açılır-kapanır
çatısını yapmayacaklarını açıklamış. “Çatının yerine başka iyileştirmeler
yapacağız. Bizim yapacağımız iyileştirmelerin maliyeti de oldukça yüksek. Bu
iyileştirmeler stadın üzerinin kapatılmasından önemli” demiş. “Önemli
iyileştirmeler”in ne olduğunu bilmiyorum; ancak stadın açılır-kapanır çatı
düzeneğinin çok önemli olduğunu biliyorum.
TOKİ,
Gençlik ve Spor Genel Müdürlüğü ve Galatasaray
arasındaki anlaşma sırasında ortada, kabul gören bir proje vardı; anlaşmanın
ekini oluşturan o proje açılır-kapanır çatıya göre tasarlanmıştı. Çatının
taşıyıcı sistemi yani strüktürü de ona göre kurulmuştu. Nitekim strüktür, o
çatıyı taşıyacak güçte inşa edildi. Daha önce de sorduğum gibi, çatı
yapılmayacak idiyse bu kadar ağır bir strüktüre ne gerek vardı? Konu baştan ona
göre planlanır, daha hafif ve ucuz çözümler üretilebilirdi. Bunca harcama niçin
yapıldı?
Şimdi TOKİ o çatıyı yapmayacağını kesin olarak belirtiyor. Bu
durumda açılır-kapanır çatı ya hiç yapılmayacak ya da kulüp ileride yapmayı göze
alacak. Parasal sorunlar bir şekilde çözülse bile teknik sorunların aşılması çok
zor olacak. Bitmiş bir yapıda çalışmanın güçlüklerinin yanı sıra açılır-kapanır
çatıyla, mevcut strüktür arasında uyum sorunları yaşanması tehlikesi vardır.
Kulüp yönetiminin yıllardan beri sergilediği aşırı özverili anlayıştan
sonra, bu durumu da boynunu bükerek kabul etmesindeki gerekçeyi anlayabilmiş
değilim.
Ali Sami Yen Parkı
Öte yandan TOKİ, Ali Sami Yen Stadı arsasını
Aşçıoğlu firmasına vereceğini açıkladı. Anılan firma tanınan
yeni imar hakları sayesinde yoğun yapılaşmayla değerlendireceği arsadan TOKİ’ye
arsa payının yanı sıra, sağlanacak gelirden de bir pay verecek. TOKİ’nin bu
işten sağlayacağı toplam gelir yaklaşık 475 milyon TL gibi hesaplanıyormuş.
Daha önce de yazdığım önerimi yinelemek istiyorum. Ali Sami Yen Stadı
arsasının yoğun yapılaşmaya açılması zaten çok sıkışık olan
Mecidiyeköy’ü daha da sıkıştıracak ve yöre için çok büyük ve
giderilmesi olanaksız kayıplar oluşturacaktır. O arsa, Mecidiyeköy’ün
soluklanabilmesine olanak verecek tek yeşil alan olma, hatta bir depremde
çevrede yaşayanları barındırma potansiyeline sahiptir. Eski Şişli Otobüs
Garajı arsasının alışveriş merkezine, Hürriyet Abidesi
Parkı’nın adliye sarayına kaptırılmasından sonra geriye kalan elverişli
tek alan burasıdır.
Bu nedenle konuyu “bitmiş” gibi görmüyorum ve
yanlıştan dönüleceğine inanıyorum. Önerim şudur: İstanbul Büyükşehir Belediyesi,
TOKİ’ye daha uygun bir noktada eşdeğer bir arsa vererek bu alanı ve hemen yanı
başındaki eski Tekel Likör Fabrikası arsasını parka dönüştürmek sağgörüsünü
göstermeli.
Yineliyorum: Yanlıştan dönmek, yanlışı yapmak kadar zor ve
pahalı değildir. Belediyeye de, TOKİ’ye de, İstanbul’a da yaraşan budur.
İlhan Selçuk
İlhan Ağabey’i sonsuzluğa
uğurladık; acısı yüreğimizde… Aydın, aydınlık, ışık saçan insandı. Işıklar
içinde yatsın.