Odalar, yıkımın asbeste karşı gerekli önlemler almadan gerçekleştirildiği için yıkımda çalışan işçilerin ve çevre halkının 15 yıl içerisinde kansere yakalanma riskiyle karşı karşıya olduğunu belirtti. Ankara Tabip Odası Başkanı Vedat Bulut, “Binadan çıkan hafriyat sızdırmaz torbalarda taşınmıyor. Üstü açık kamyonlar Ankara trafiğinde gezerken çevreye asbestli toz yayıyor” dedi. Hekimler, yıkımda çalışan işçilerin sağlık durumlarının hemen takibe alınması gerektiğini vurguladı.
Ankara Büyükşehir Belediyesi, Maltepe'de bulunan tarihi Havagazı Fabrikasını, Kültür ve Turizm Bakanlığı'nın onayı olmamasına rağmen geçtiğimiz hafta yıkmaya başladı. Bunun yanında içerisinde 350 ton asbest bulunduğu belirtilen binanın Asbestle Çalışmalarda Sağlık ve Güvenlik Önlemleri Hakkında Yönetmeliğinde belirtilen önlemler alınarak yıkılması gerekiyor. Ancak TMMOB bağlı Mimarlar Odası , Kimya Mühendisleri Odası, Çevre Mühendisleri Odası, Şehir Plancıları Odası Ankara Şubeleri ve Ankara Tabip Odası (ATO) konuyla ilgili Mimarlar Odası Ankara Şubesi'nde düzenledikleri basın toplantısıyla, belediyenin asbeste karşı gerekli önlemleri almadan yıkıma başladığını duyurdu.
Harfiyat üstü açık kamyonla taşınıyor
Toplantıda konuşan ATO Başkanı Vedat Bulut, asbest nedeniyle binanın yıkımında çalışan işçiler ve bina yakınında oturan çevre halkının kanser tehlikesiyle karşı karşıya olduğunu söyledi. Bulut, asbestli binanın yıkımı yapılırken bina ve çevresini karantina altına alınması, binanın sızdırmaz brandalarla örtülmesi, çıkan hafriyatın da sızdırma torbalarda taşınması gerektiğini belirtti. Belediyenin bu saydıklarını yapmadığını açıklayan Bulut, “Binadan çıkan hafriyat sızdırmaz torbalarda taşınmıyor. Üstü açık kamyonlar Ankara trafiğinde gezerken çevreye asbestli toz yayıyor” diye Ankaralıları uyardı. Bulut, hükümet yetkililerinin sigarayla mücadele konusunda birçok çalışma yapmasına karşı asbestli binanın yıkımıyla neden ilgilenmediklerini sordu.
15 yıl içerisinde kansere yakalanabilirler
Asbestin zararları hakkında bilgi veren ATO Genel Sekreteri Mina Önal, asbest liflerinin vücuda solunum yolunda girerek her yere yayıldığını, asbest nedeniyle akciğer kanserine yakalanma riskinin yüksek olduğunu söyledi. Önal, asbestin sigara içenlerde akciğer kanserini 50 kat arttırdığını vurgulayarak, “Asbest nedeniyle akciğerler oksijensiz kalıyor ve hasta boğularak ölüyor” diye dikkat çekti. Binadan çıkan asbesti soluyanların 15 yıl içerisinde kansere yakalanabileceği uyarısını yapan Önal, “Yıkımda çalışan işçiler ve çevre halkı akciğer grafiklerini çektirmelidir. Bunu takip eden yıllarda da kontrol ettirmelidir” dedi.
ATO İşçi Sağlığı ve İşyeri Hekimliği Komisyonu üyesi Sedat Abbasoğlu, Ankara'da yaşananın halk sağlığı sorunu olduğunu vurgulayarak, “Yıkım çalışanları, asbestle çalışma konusunda eğitim almış işçilerden seçilmeli, kimlerin, hangi süre, nasıl çalışacağı Çalışma Bakanlığı'na bildirilmeli” diyerek asbestli çalışmaların nasıl yapılması gerektiği konusunda bilgi verdi. Belediyenin ihale verdiği firmanın işçi sağlığı ve güvenliği konusunda gerekli önlemleri almadığını gözlemlediklerini belirten Abbasoğlu, “2016 yılında 1970 işçi öldü. Büyük bir ihtimalle bu fabrikada çalışan işçiler de önümüzdeki yıllarda bu rakamlara dahil olacaklar. Bu ölümden yetkililer doğrudan sorumludur” dedi.
380 bin liralık işi 13 bin liraya yaptılar
Mimarlar Odası Ankara Şubesi Başkanı Tezcan Karakuş Candan, belediyenin bina yıkımı için iki ihale yaptığını, ilk ihalede fabrika yıkımı için 380 binlik teklif verilmesi karşısında kimsenin bu işe girmediğini, ancak ikinci ihalede yıkımı yapan firmanın 13 bin liralık teklifle işi üstlediğini iddia etti. Fabrika asbestli olduğu için bile ihalede kimsenin bu işi üstlenmek istemediğini ifade eden Candan, ilerleyen günlerde fabrika çevresinde asbest ölçümü yaptıracaklarını, eğer ölçümler sonucu çıkan değer havadaki asbest oranı 0.1 üzerinde çıkarsa, sorumlular hakkında suç duyurusunda bulunacaklarını açıkladı.