Artık Her Yıl Güneşin Yılı



Greenpeace’in efsane gemisi Rainbow Warrior, 2016 yılı Eylül ayında ‘Güneşe Yelken Aç’ sloganıyla Türkiye’de Akdeniz’in sularıyla buluştuğunda amacı bireylere enerjinin pasif tüketicileri olmaktan çıkıp aktif üreticiler konumuna gelebileceklerini göstermekti. Çünkü güneş bedavaydı, çünkü güneşe herkes erişebilirdi, çünkü Türkiye’nin güneş enerjisi potansiyeli çok yüksekti. Bu fırsatı değerlendiren içimizden insanlar vardı. Bir imam, bir çiftçi, bir ev kadını, bir belediye başkanı, bir çoban…

Onlar bunu yapabildiyse, başkalarının yapamaması için de bir sebep yoktu. Rainbow Warrior’ı Türkiye yolculuğunda ziyaret eden yüzlerce insan da bu hikayeleri gördüklerinde, “Neden ben de kendi enerjimi güneşten üretmiyorum” diye sordu. Velhasılı kelam, 2016 güneşle tanışma yılımızdı.

En fazla istihdam güneş enerjisinde

Birgün Gazetesi'nin haberine göre, IRENA (Uluslararası Yenilenebilir Enerji Ajansı) 2015 yılında paylaştığı raporunda, bugün dünyadaki mevcut kurulu güneş panellerinin 2.5 milyon kişiye istihdam sağladığını belirterek, güneş enerjisinin en geniş istihdam yaratan yenilenebilir enerji kaynağı olduğunu açıkladı. Bu raporu destekler şekilde, ABD Enerji Bakanlığı’nın 2016 yılında hazırladığı bir rapor güneş enerjisinden elektrik üretiminin, diğer bütün fosil yakıtların toplamından daha fazla istihdam yarattığını ortaya koydu. Rapora göre, elektrik üretiminde istihdamın yüzde 43’ü güneş enerjisinden üretimde sağlanırken, doğal gaz ve kömürün sağladığı istihdam yüzde 22’de kaldı.

Dünya Bankası 2011 yılında açıkladığı raporda, çeşitli enerji teknolojilerine yapılan her bir milyar dolarlık yatırımın ne kadar istihdam sağlayacağını ortaya koymuştu. Raporda yer verilen hesaplamaya göre güneş enerjisine yapılan bir milyar dolarlık yatırım 13 bin 700 kişiye iş sağlarken, kömüre yapılan aynı miktardaki yatırım 6 bin 900, petrol ile doğalgaz ise 5 bin 200 kişiye iş alanı sağlıyor.

TEPAV, (Türkiye Ekonomi Politikaları Araştırma Vakfı) kısa süre önce açıkladığı değerlendirme notunda yenilenebilir enerji ekipmanları üretiminin, Türkiye’nin mevcut imalat üretimi ortalamasından daha karmaşık beceriler gerektirdiği, bu ürünlerde uzmanlaşmanın Türkiye’nin imalat becerilerini geliştirebileceğinin altını çiziyordu. Bir başka deyişle, bu ürünlerdeki olası uzmanlaşma Türkiye ekonomisinin ortalama üretim becerilerini pozitif yönde de etkileyecek.

Güneş enerjisi en ucuzu

Bloomberg New Energy Finance (Yeni Enerji Ekonomisi) verilerine göre, güneş enerjisi gelecek 10 yıl içinde dünyanın her yerinde kömürü geride bırakarak en ucuz maliyetli enerji kaynağı haline gelecek.

Yenilenebilir enerji, gün geçtikçe artan enerji ihtiyacını karşılamak için ideal bir yöntem ama maliyeti nedeniyle kuruluşlar yenilenebilir enerjiye geçmekten kaçınabiliyor. Ancak bu biraz eskide kalmış bir bilgi. Zira Bloomberg New Energy Finance (BNEF) analiz raporu güneş enerjisinin giderek ucuzladığının altını çizerek, 2016 yılında ilk kez rüzgar enerjisi kadar ucuz bir enerji haline dönüştüğünü gözler önüne serdi.

2017 Dünya Ekonomi Forumu için hazırlanan “Yenilenebilir Altyapı Yatırım Rehberi”ne göre yenilenebilir enerji teknolojilerinin, özellikle de güneş ve rüzgarın son yıllarda verimliliklerinin giderek artması birçok bölgede ekonomik rekabet gücünü elde ederek şebeke paritesini yakalamalarını sağladı. Rehbere göre, güneş panellerinin maliyetinin her yıl yüzde 20 oranında düşmesiyle güneş, 30’u aşkın ülkede enerji alanında kömürden daha çekici bir yatırım fırsatı haline geldi.

Yine rehbere göre, 2020 yılına kadar güneş enerjisi teknolojilerinin, dünya genelinde doğalgaz ve kömürden çok daha düşük enerji maliyetine sahip olacağını ve teşviklere gerek duymadan şebeke paritesini yakalayacağı öngörülüyor.

Finansman güneş enerjisine akıyor

2016 yılında 77 ülkede 688 kurum fosil yakıtlardan finansmanını çekti. Fonlar hızla fosil yakıt yatırımlarını terk ederken, yenilenebilir enerjiye yapılan yatırımlar da hızla artıyor. Bloomberg New Energy Finance verilerine göre yenilenebilir enerji sektörüne yapılan yatırım 2004 yılında 62 milyar dolar iken, 2015 yılında bu rakam 329 milyar dolara yükseldi. Aynı zamanda küresel ölçekte yenilenebilire yapılan yatırımlar, fosil yakıtlara yapılan yatırımları da ikiye katladı. Ayrıca yine aynı yıl ilk defa gelişmekte olan ülkelerin yenilenebilir enerji yatırımları, gelişmiş ülkelerin yatırımlarını geçti.

2016 yılının Aralık ayında Bill Gates başkanlığında kurulan “Breakthrough Energy Ventures” dünyanın en zengin 20 girişimcisini bir araya getirdi. (Girişimde yer alanlar arasında Virgin Grup kurucusu Richard Branson, Amazon CEO’su Jeff Bezos, Facebook kurucularından Mark Zuckerberg, LinkedIn’den Reid Hoffman of LinkedIn, Alibaba Grup Başkanı Jack Ma ve Afrika’nın en zengin adamı Aliko Dangote gibi isimler de bulunuyor.)

Yeni inşa edilenler yenilenebilir!

2015 yılında imzalanan Paris Anlaşması’nı onaylayan ülkelerin sayısı 132’ye ulaşırken, ülkeler yüzde 100 yenilenebilir enerji kullanımına geçişlerinin yol haritalarını açıklamaya devam ediyor. 2016 yılında Marakeş’te gerçekleşen “22. Taraflar Konferansı’nda dünyanın iklim değişikliği konusunda en kırılgan 48 gelişmekte olan ülkesi, kendi gelişme yollarının geçmişin fosil yakıtlarına değil, yüzde 100 yenilenebilir enerjiye odaklanacağını beyan etti.

2015 yılında kurulan bütün teknolojilerin yüzde 53.6’sı büyük hidroelektrik santraller dışındaki yenilenebilir enerji teknolojilerinden geldi. 2016 yılı içinde Avrupa Birliği’nde şebekelere eklenen yeni elektriğin yüzde 86’sı yenilenebilir enerji kaynaklarıyla üretildi. Çin, 2016 yılı içinde güneş enerjisi kurulu gücünü bir önceki yıla oranla iki kat artırarak 77.4 GW’a yükseltti. Türkiye’nin güneş elektriği kurulu gücü 2016 yılında bir yıl öncesine göre üç kattan fazla arttı. Türkiye’nin güneş elektriği kurulu gücü 2016 yılın içinde 583,7 MW artarak yıl sonu itibari ile 832,5 MW seviyesine yükseldi. Türkiye Elektrik İletim A.Ş. tarafından açıklanan verilere göre bu gücün 12,9 MW’lık bölümünü Ekim ayında devreye giren iki lisanslı güneş enerjisi santrali, 819,6 MW’lık bölümünü ise 2013 yılından beri devreye alınan 1.043 adet lisanssız güneş enerjisi projesi oluşturuyor. Verilere göre Türkiye’nin toplam kurulu gücü ise yılın tamamında 5.350,7 MW artarak 78.497,4 MW’a yükseldi. Bu gelişme ile birlikte güneş enerjisinin Türkiye’nin 2016 yılı elektrik üretim kapasitesindeki artıştaki payı yüzde 10’un, toplam kapasite içindeki payı ise yüzde 1’in üzerine çıkmış oldu. 2015 yılı sonunda Türkiye’de toplam kurulu güçleri 248,8 MW olan 362 lisanssız güneş enerjisi projesi bulunuyordu. Bu güç Türkiye’nin o dönemki elektrik üretim kapasitesinin yüzde 0,3’ünü temsil ediyordu.

Güneşle daha çok birey, enerji dönüşümünün parçası oluyor

Bireysel güneş enerjisi kurulumunda başı Almanya çekiyor. Ülkenin 40 GW’lık güneş enerjisi kurulu gücünün yarıdan fazlasının sahibi bireyler. Almanya nüfusunun yaklaşık yüzde 2’si bireysel çatı kurulumları ve kooperatif üyelikleriyle şebekeye elektrik satıyor.

ABD için de güneş enerjisinden elektrik üretimi 2016 yılında rekor kırmaya devam etti. Ülkenin güneş enerjisi sektör birliği SEIA ile araştırma kuruluşu GTM Research tarafından ortak yapılan çalışmaya göre ABD’nin güneş elektriği gücü geçtiğimiz yıl 2.583 MW’lık bölümü konut çatılarında olmak üzere yaklaşık 15 GW arttı.

İngiltere’de konutlardaki kurulumların sayısı 850 bini aşarak toplam 2,5 GW güce ulaşırken, Belçika’da da konut tipi uygulamaların toplam sayısı 2016 yılında 398 bin düzeyine yükselirken, toplam kurulu güç içindeki payları ise 2 GW’ın üstüne çıktı.