"Artan Enerji İhtiyacı için Yapılması Gereken Yatırım Tutarı 120 Milyar Dolar Civarında"
Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Enerji Meclisi Başkanı
Mahmut Yılmaz, Türkiye'nin artan enerji ihtiyacını karışlamak
için ihtiyaç duyulan yatırım tutarının 120 milyar dolar civarında olduğunu
belirterek, ''Türkiye'nin yenilenebilir enerji kaynaklarına yönelmesi, çevre
için olduğu kadar, istikrarlı ekonomik büyüme için de şart görünüyor'' dedi.
Bursa Ticaret ve Sanayi Odası (BTSO) Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı da olan
Yılmaz, Su Vakfı, Uludağ Üniversitesi (UÜ) ve
Bursa Büyükşehir Belediyesince düzenlenen, ''8. Ulusal
Temiz Enerji Sempozyumu''nda, kullanılan enerjinin niteliğinin,
özellikle çeyrek asırdır dünyada sürdürülebilirlik tartışmasına konu olduğunu
söyledi.
Yılmaz, mevcut durumda dünyanın,
enerji ihtiyacının yüzde 37'sini petrol, yüzde 24'ünü doğalgaz, yüzde 27'sini
kömür, yüzde 6'sını nükleer, yüzde 6'sını da hidroelektrikten karşıladığını
belirterek, şöyle devam etti:
''Güneş ve rüzgar
gibi yenilenebilir enerji kaynaklarının kullanımı henüz çok prematüre. Bu konuda
bir fikir birliği yok ama tüketim projeksiyonları gösteriyor ki dünyada petrol
rezervlerinin 40, doğalgaz rezervlerinin 63 ve kömür rezervlerinin 133 yıllık
ömrü kaldı. Dünya enerji tüketiminin mevcut ivmeyle sürdürülebilmesi için
ihtiyaç duyulan yatırım tutarı 22 trilyon dolar. Bu rakam dünya gayri safi milli
hasılasının üçte biri kadar. Üstelik dünyada henüz elektrikle tanışmamış 1,4
milyar, cep telefonu ile tanışmamış 2 milyar insan var. Özetle durum karmaşık.
Doğal yaşam dengesini korumak için temiz enerji kaynaklarına yönelmek kaçınılmaz
görünüyor.''
Türkiye'nin enerji tüketiminin, gelişmiş ülkelere göre düşük, ancak tüketim
artış hızının çok yüksek olduğuna dikkati çeken Yılmaz, şöyle konuştu:
''Oranlar baz alındığınız döneme göre değişiyor ama ülkemiz enerji
tüketiminin yüzde 32'sini doğalgazdan, yüzde 31'ini petrolden, yüzde 28'ini
kömürden ve yüzde 9'unu hidrolik ağırlıklı olmak üzere yenilenebilir enerji
kaynaklarından karşılıyor. Türkiye için yenilenebilir enerjiye geçmek çok daha
hayati önemde. Çünkü enerji konusunda net ithalatçı konumdayız. Tükettiğimiz
enerjinin dörtte üçünü ithal ediyoruz. Enerji için dışarıya ödediğimiz para
yıllık 40 milyar dolara yaklaşıyor. Türkiye'nin artan enerji ihtiyacını
karşılamak için ihtiyaç duyulan yatırım tutarı 120 milyar dolar civarında. Sonuç
olarak, Türkiye'nin yenilenebilir enerji kaynaklarına yönelmesi çevre için
olduğu kadar, istikrarlı ekonomik büyüme için de şart görünüyor.''
Yılmaz, Türkiye'nin enerjide 1993'e kadar hidroelektrik ağırlıklı bir yatırım
stratejisi izlediğini, bu tarihten sonra 2005'e kadar yatırım ağırlığının
doğalgaza kaydığını, 2007'den sonra rüzgar enerjisinde patlama yaşandığını,
2007-2009 arasında lisanslı rüzgar enerjisi kapasitesinin ise yıllık ortalama
yüzde 118 arttığını belirtti. Türkiye'de enerji alanında artan oranda
liberalleşme sonucu bugün devletin enerji sektöründeki ağırlığının yüzde 50'nin
altına indiğini anlatan Yılmaz, şunları kaydetti:
''Siyasi otorite, enerji özelleştirmeleriyle piyasayı hem rekabete açtı hem
de ciddi kaynak topladı. Bu aşamada, yapılması gereken şey, akıllı bir planlama
ile Türkiye'nin yenilenebilir enerji kapasitesini yükseltmek olmalıdır. Bu
nedenle Türkiye Cumhuriyetinin 100. yılında Türkiye'nin toplam enerji
tüketiminin üçte birinin yenilenebilir enerji kaynaklarından sağlanması anlamlı
bir hedeftir. Bu yapılırken, enerji piyasasında düzenleme ve denetleme işi çok
sıkı tutulmalı, geçmişteki yanlışlara izin verilmeden, Türkiye'yi izin vadede
sıkıntıya sokacak uluslararası anlaşmalara girilmeden, planlı bir enerji
politikası izlenmelidir. Başta sanayi olmak üzere yapılacak tüm yeni
yatırımlarda temiz enerji kullanımına dönük cazip teşvikler verilmelidir.''