Kocaeli Büyükşehir Belediyesince başlatılan proje kapsamında
il genelinde kurumaya yüz tutmuş asırlık ağaçlar özel bir
yöntemle yeniden yaşama döndürülüyor. Kocaeli'de Anıtlar Yüksek
Kurulu'nca tescilli, ''bilim, sanat ve tarih açısından doğanın eşsiz
birer yapıtı'' olarak nitelendirilen 97'si çınar olmak üzere toplam 230 anıt
ağacın bakımı için çalışma başlatıldı.
Kocaeli
Büyükşehir Belediye Başkan Vekili İlyas Şeker, AA muhabirine
yaptığı açıklamada, sanayi kenti olarak bilinen Kocaeli'nin 5 bin yıllık tarihi
geçmişi bulunduğunu belirterek, kentte Osmanlı döneminden kalan asırlık
ağaçların varlığına dikkati çekti. Söz konusu ağaçların varlığını sürdürebilmesi
için bir süre önce çalışma başlattıklarını ifade eden Şeker, ''Bu ağaçların
bazıları hastalık nedeniyle kurumaya başlamıştı. Çınarlarımız, tarihi
ağaçlarımız atalarımızdan kalma yadigarlardır. Bizim vazifemiz bu çınarlara
sahip çıkmak ve değerlerimiz korumaktır. Bunların varlığını göz ardı edersek
tarihe ihanet etmiş oluruz. Tarihe ve atalarımıza olan saygımızdan dolayı onları
yaşatıp gelecek nesillere aktarmalıyız'' diye konuştu.
Şeker, asırlık ağaçların bazılarının özellikle
köklerinin zedelenmesi ve çürümeye yüz tutması nedeniyle kurumaya başladığını
ifade ederek, kendilerinin de söz konusu çalışmayla asırlık ağaçların ömrünü
uzatmak istediklerini belirtti. Proje kapsamında emekli Orman Mühendisi Teoman
Korkmaz'ın uyguladığı özel bir yöntemle ağaçların yeniden yaşama döndürüldüğünü
anlatan Şeker, ilk olarak Orhan Gazi döneminde Süleyman Paşa tarafından
yaptırılan Orhan Camisi'nin avlusundaki tarihi çınar ağacının tedavi edildiğini
vurgulayarak, şöyle devam etti:
''Tedavisini yaptığımız 350-400 yıllık çınar ağacı için çok özel bir teknik
uyguladık. Ağacın büyük bir kısmı 'kanser' hastalığına yakalanmış. Özellikle o
kısımlarda temizlik yapılarak diğer tarafların yaşamını devam ettirebileceği bir
bakım yapıldı. Bundan sonra şehir içindeki diğer çınarlarımızın yaşatılmasında
da aynı teknik kullanılacak. Bu ağaç 300-350 yıllık. Bundan sonra da 300-350 yıl
daha yaşayacak duruma getirebilirsek ne mutlu.''
Tarihi çınarlar hayatı oldu
Tarihi ağaçların tedavisini yapan emekli Orman Mühendisi Teoman
Varol ise Orman Genel Müdürlüğü'nde 26 yıl görev yaptığını belirterek,
bu süre içinde orman böcekleri ve hastalıklarıyla mücadele ettiğini kaydetti.
Emekli olduktan sonra tarihi ağaçların bakımı için bir yöntem geliştirdiğini
anlatan Varol, bu çalışmasına da ''Ağaç Koruyucu Sistemlerde Yenilik'' adıyla
patent aldığını bildirerek, şöyle konuştu:
''Daha önce kullanılan yöntemler fazla bir sonuç vermediği için bu alanda
çalışma ve araştırma yapmak durumunda kaldım. Bu konuda üniversitelerin
çalışmaları da yetersiz. Daha doğrusu bu konuda ciddi bir çalışma yok.
Geliştirdiğim yöntemi Türkiye'de ilk defa 1998, 1999 yıllarında Bursa'da
uygulamaya başladım. Daha sonra İstanbul'da Eyüp Sultan, Bebek, Dolmabahçe ve
Beşiktaş gibi yerlerde de bu tür çalışmalar yaptım. En son Kocaeli'de 330 yıllık
bu çınar ağacını tedavi etmek için çalışmalara başladım.
Benim tekniğimin diğerlerinden farkı öncelikle ağaçların ömrünü uzatmaya
yöneliktir. Ağaçtaki hastalıklı bölgeyi kazıyıp ilaçladıktan sonra ağacı
kaplıyorum. Kapatma işleminden önce bir kazıma var. Kanserin tüm dokularını
sıyırıyorum. Daha sonra mantar ve böceğe karşı ilaçlama yapıyorum. Bu ilaçlama
direk mantar ve böceklere karşı ilaçlamadır. Tedavi edilen yerin üzerini
krom-nikel karışımı bir cisimle tamamen kapatıyorum. Bunu ağaca böcek ve mantar
bulaşmasını engellemek için yapıyorum. Ağaçlar dışarıdan hava, su ve gaz gibi
zararlı durumlara maruz kalırsa bu yaşam koşulları hep mantarın lehine işlemiş
olur. Ben bu koşulları ortadan kaldırıyorum.''
Asırlık ağaçların bakımı
Uygulama sonucunda ağaçtaki ''kanser''in istediği yaşam koşullarının ortadan
kalktığını dile getiren Teoman Varol, ''Böylece ağacın yaşam koşulları devreye
girmiş oluyor. Uygulama ile mantarı da etkisiz hale getirmiş, ağacı da
güçlendirmiş oluyoruz. Bunun sonucunda ağaç canlı bir şekilde düzgün bir yaşam
sürdürebilmektedir'' diye konuştu. Tarihi ağaçların tedavisinde kullandığı
kaplamada 6-7 çeşit kimyasal madde bulunduğunu dile getiren Varol, sözlerine
şöyle devam etti:
''Su geçirmeyen, yağmur
asitlerinden zarar görmeyen bir madde olduğu gibi ağacın üzerinde ömür boyu
duracaktır. Etrafındaki toprak ise mantarlara karşı sterilize edilmiştir. Bu
ağaçların sulanması da lazım. Bitki ne kadar su alırsa hastalıklara karşı
direnci artar. Özellikle yaz aylarında ağaçları sulayarak ağaçların direncini
artırmalıyız. Ağacın köküne delikler açtım. Bu sayede ağaca yazın su verilerek
dirençli hale getirilmiş olur. Bu deliklerden ilaç da verilmiş olur. Tabi benim
bu yapmış olduğum çalışmanın içinde, sulama ve mantar ilacı kullanma takvimi de
yer almaktadır. Sadece ağaçta bu kaplamayı yaparak iş bitmiyor. Ağacın istediği
koşullar her zaman için hazır bulundurulmalı.''
Teoman Varol, ağaçları çocuk gibi düşünmek gerektiğini ifade ederek, ''Bir
fidan dikildikten sonra bırakılıp gidilmemeli. 'Hastalığı mı var, susuz mu
kaldı?' Çocuk gibi düşünmeliyiz ağacı. Herkes düşünsün diye veriyorum bu
mesajı'' şeklinde konuştu.