Konuyla ilgili yazılı bir açıklama yapan Günal Baylan, önceki yıllarda ciddi tartışma ve sorunlara neden olan 'ambalaj atıklarının bedelsiz olarak belediyelere teslimi' konusunda yeniden eskiye dönüldüğünü savundu. Uygulamanın koşulunun, Bursalı sanayici ve iş adamlarının önderliği ve Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği'nin (TOBB) desteğiyle birkaç yıl önce değiştirildiğini anımsatan Baylan, 'bedelsiz' konusunun bu kez de Danıştay kararıyla gündeme geldiğine dikkat çekti.
Baylan, Danıştay 14'üncü Dairesi'nin, Türkiye Belediyeler Birliği'nce 2011 yılında Resmi Gazete'de yayımlanan Ambalaj Atıklarının Kontrolü Yönetmeliği'nde yer alan 'bedelsiz şartı aranmaksızın' ibaresinin iptali istemiyle açılan davada lehte karar verdiğine değinerek, bunun uygulanması istemiyle Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından da ilgili birimlere ivedilikle yazı gönderildiğini aktardı.
Ciddi bir ekonomik değeri olan ambalaj atıklarıyla ilgili alınan kararın eşitlik ilkesi gözetilerek yeniden gözden geçirilmesi gerektiğini ifade eden Baylan, "Ambalaj atıklarının bedelsiz olarak belediyelere teslimi, sanayimizde yeniden önemli boyutta kaynak kaybına neden olacak" değerlendirmesinde bulundu. Kararın, "mülkiyet hakkının özüne doğrudan bir müdahale" olarak da nitelendirilebileceğine işaret eden Baylan, ambalaj atıklarının toplanması, taşınması ve bertaraf edilmesi konusunda hak ve sorumluluğun sadece atık sahibine ait olduğunu öne sürdü.
Baylan, şunları kaydetti:
"Yasayla verilen bu serbesti, son mahkeme kararıyla ne yazık ki yeniden kısıtlanmak isteniyor. Üretim amaçlı satın alınan malzemelerin ambalajları da satın alan ve satan kurumlar için maddi değer taşıyor. Bu atıkların ayrı toplanarak satılmasından maddi kazanç elde ediliyor. Söz konusu atıklardan belirli bir gelir elde eden işletmelerde atığın ayrıştırılması ve biriktirilmesi, elde edilecek gelir sebebiyle atık kalitesi de dikkate alınarak özenle yapılıyor. Bu işlemler için zaman, emek ve düzenli bir yer ayrılıyor. Haliyle bu da bir maliyet getiriyor. İşletmeler bu maliyeti, biriktirilen atıkların, Bakanlığın lisans verdiği firmalara yaptığı satışın ücretiyle karşılıyor. Atıkların bedelsiz olarak verilmesi şartı, pek çok işletmede ayrıştırma ve biriktirme işlemlerinin düzenli yapılmaması sonucunu doğuracak, önemli miktarda ambalaj atığı diğer atıklara karışacak".
Baylan, Avrupa ülkelerindeki örnek uygulamalarda olduğu gibi başta satış noktaları, iş yerleri ve fabrikalar olmak üzere ambalaj atıklarının bedelli veya bedelsiz olarak, istenen lisanslı toplama firmalarına verilip sorunun çözüme kavuşturulabileceğini sözlerine ekledi.