Allianoi Boğuluyor



Kültür ve Turizm Bakanlığı, bu yıl Allianoi’de bilimsel kazı yapılmasına izin vermedi. Koruma Kurulu’nun geçen yıl aldığı, tarihi kentle ilgili “Üzeri mille kaplansın” kararı ise mahkemenin sonucunu bekliyor. Mahkeme geçen hafta antik kentte keşif yaptı, tarafları dinledi. Bir ay içinde kesin kararın verilmesi bekleniyor.

Allianoi Kazı Başkan Yardımcısı Doç. Dr. Ahmet Yaraş, bakanlığın kazı izni vermemesini eleştirerek, antik kentin üzerinin mille kaplanarak korunmasının imkânı olmadığını savunuyor. Diğer yandan İzmir 2. No’lu Koruma Kurulu’nun Allianoi hakkında son 6 yıl içinde farklı kararlar alması da dikkat çekici bulunuyor.

1998 yılından itibaren Yrd. Doç. Dr. Ahmet Yaraş’ın başkanlığında başlayan kazılar sonunda, Allianoi antik kentinin yeri İzmir Bergama’da tespit edildi. 2000 yıllık tarihi ile Türkiye’nin sağlam kalmış, halen kullanılabilecek en büyük suyla tedavi (hidroterapi) merkezi, aynı zamanda dünyanın doğa tarafından en iyi korunmuş ve en sağlam kalabilmiş sağlık yurtlarından biri olan Allianoi, bilimsel kazılar neticesinde gün yüzüne çıkarıldı.

1. derece arkeolojik sit alanı

Koruma Kurulu 29 Mart 2001 tarih ve 9226 sayılı karar ile “Alanın 1. derece arkeolojik sit olarak tesciline, antik yerleşimin göl alanı dışına çıkarılmasına  ve İlya Çayı’nın su baskınından korunması için, DSİ tarafından gerekli bilimsel ve teknik çalışmaların yapılmasına...” karar vermişti.

Koruma Kurulu 2001 yılında aldığı kendi kararını 2007 yılında yok sayarak aradan geçen süre içinde karara uymayan Devlet Su İşleri’ni (DSİ) haklı çıkarırcasına kararını değiştirdi. Bu kararı alabilmek için de yeni ilke kararı yayımlandı. İlke kararının yayınlanmasından üç gün sonra da DSİ’nin “1/1000 ölçekli İzmir-Bergama Yortanlı Baraj Göl Alanı Paşa Ilıcası Kazı Alanının Korunması Tatbikat Projesi” Koruma Kurulu’nca onaylandı. Bu projeye göre ise Allianoi antik kentindeki taşınabilir eserler taşınacak, taşınmaz eserler ise üzeri mille kaplanarak baraj gölü suları altında bırakılacak.

Anayasa’ya da aykırı

Çevrecilerden oluşan Allianoi Girişim Grubu ise bu karara karşı çıkarak şu açıklamayı yaptı: “Allianoi’yi suya gömmek, hem tarihsel hem de hukuksal olarak çok büyük bir sorumluluktur. Bu sorumluluğu taşımamak ve Koruma Yüksek Kurulu’nun ilke kararının yargısal denetiminin yapıldığı sırada, bir oldubittiyle Allianoi’nin suya gömülmesini önlemek için yürütmenin durdurulmasını istiyoruz.”

Çevreciler ayrıca bunun Anayasa’ya da aykırı olduğunu belirterek, “Anayasa’nın 63. maddesinde ‘Devlet, tarih, kültür ve tabiat varlıklarının ve değerlerinin korunmasını sağlar’ denilerek devletin sit vasfındaki kültür ve tabiat varlıklarının ‘korunmasını sağlamak’ ile ödevli olduğu ifade edilmiştir. Dava konusu kararla, koruma yükümlülüğü ortadan kaldırılmaktadır, Anayasa’nın bu düzenlemesine açıkça aykırıdır” diyorlar.