İç Anadolu Bölgesi'nde yer alan ve nüfusu 425 bine yaklaşan Aksaray'da, 420 bin hektar tarım arazisi bulunuyor. Tarım arazisinin büyük bölümünde buğday, arpa, yonca, şeker pancarı ve çerezlik kabak ile ayçiçeği yetiştiriliyor. Ülke genelinde olduğu gibi Aksaray da iklim değişikliğinden etkilendi. Özellikle Tuz Gölü'nün güneyinde, Konya kapalı havzasında yer alan Sultanhanı ilçesinde, bilinçsiz tarımsal sulama ve kuraklık nedeniyle yer altı su seviyesi her geçen gün azalıyor. Azalma nedeniyle bölgede toprağın çökmesi sonucu yüzey yarıkları ve obruklar oluştu.
DHA’da yer alan habere göre; Aksaray Üniversitesi Mühendislik Fakültesi öğretim üyesi ve çevre mühendisi Prof. Dr. Hatim Elhatip, bölgedeki yüzey yarıklarından birinin 300 metre uzunluğunda, 5 metre eninde ve 15 metre derinliğinde olduğunu belirterek, şunları söyledi:
“İç Anadolu Bölgesi'nin ve Türkiye’nin en düşük yağış alan bölgesi Aksaray’dır. Türkiye ortalaması yılda 650 milimetreyken, 230-240 aralığında ve maksimum 280 milimetreye ulaşıyor. Kuraklığın etkisinden en çok Orta Anadolu etkilendi. En yaygın kısmı ise İç Anadolu Bölgesi'ndeki en büyük Konya havzamız oldu. Beslenme zayıfladığından dolayı bölgede yer altı suları 90 ve 100 metreye kadar çekildi hatta bazı bölgelerde 100 metrenin de altına iniyor. Yer altı sularının aşırı kullanımının nedeni, bazı çiftçilerimizin geleceğini düşünmeden sularımızı aşırı kullanmaya yönelmesidir. Bu nedenden dolayı Konya Karapınar havzasında obruklar oluşuyor. İç Anadolu ve Tuz Gölü havzasıyla ilgili 2018 ve 2020 yılları arasında Tarım ve Orman Bakanlığı'yla Tuz Gölü'nün beslenmesiyle ilgili ortak bir projemiz vardı. 2 yıllık çalışma sonucunda bu bölgedeki ana beslenme doğrudan Toroslar'dan güneyden gelen yer altı suyu beslenme sistemi söz konusudur ancak bu beslenme miktarları kuraklıkla birlikte iyice azalmaya başladı. Çoğu akarsularımız ve göllerimiz kurumuş vaziyettedir."
Tuz Gölü'nün güneyinde obruk ve çökme
Prof. Dr. Elhatip, Tuz Gölü'nün güney kısmında, Sultanhanı ilçesinde yeni bazı obruklar ve yüzey yarıklarının oluşmaya başladığını da belirtti. Elhatip, "Bunları da bölgede aşikar bir şekilde görüyoruz. Tuz Gölü, aşırı yağışlarda bir bakıyorsunuz tüm yüzeyi suyla dolu gözüküyor ama kurak mevsimlerde küçük bir bölgede su gözüküyor. O da Tuz Gölü'nün güney kısmı sürekli sulu kalıyor." dedi.
Vahşi sulamanın önüne geçilmesi gerektiğini kaydeden Prof. Dr. Elhatip, "Eskil ilçesi ve Konya havzasında büyük oranda vahşi sulamada çiftçilerimiz, aynı arazi çevresinde bölgelere sahip olmalarına rağmen bir sondajla alanı besleyeceğine her bölgede sondaj açıyor. Dip dibe sondaj açıyorlar. Aşırı bir şekilde vahşi sulama sistemi var. Hangi ürün üretiyorsa fark etmiyor. Sanki yer altı denizmiş gibi tükenmeyecekmiş gibi su çekiyorlar. Böylelikle farkında olmadan doğal afetlere ve obruklara neden oluyorlar." diye konuştu.