2007 yılından beri hakim kent gündemi çerçevesinde belirlenen temalarla farklı disiplinleri ve kent aktörlerini biraraya getiren İstanbul Buluşmaları bu yıl, İstanbul Teknik Üniversitesi ev sahipliğinde “2000’li yıllarda İstanbul’da birlikte yaşam” başlığıyla gerçekleştirildi.
Şehir plancıları gayrimenkul sektöründe istihdam ediliyor
Etkinliğin ilk oturumunda 2000’li yıllarda İstanbul üzerine yapılan çalışmalar değerlendirildi. Bilimsel çalışmalarda, afet yerine gayrimenkul konusunun ağırlık kazandığına dikkat çekilirken, üniversitelerin kent ve mimarlık gündemini belirleyemediği ifade edildi. Şehir planlama bölümlerinden mezun olanların ise genellikle gayrimenkul sektöründe istiham edildiği vurgulandı.
Karakterden dekora İstanbul
Etkinliğin “Mekan” başlıklı oturumu Ömer Madra moderatörlüğünde gerçekleşti. İlk konuşmacı, bireyin mekanla kurduğu ilişkiyi, kentsel dönüşüm hikayesi çerçevesiyle anlatan "11’e 10 Kala" filminin yönetmeni Pelin Esmer’di. Esmer, İstanbul kent mekanının kendi başına bir karakterken, dekora dönüşüm sürecini tartışmaya açtı. Mekan üzerindeki baskıya karşı bireyin geliştirdiği mücadele biçiminin yaratıcılığı artırdığını belirtti.
“İnşaat lokomotif sektör değil”
Oturumun ikinci konuşmacısı Özyeğin Üniversitesi’nden Işıl Erol, inşaat sektörünün ülke ekonomisindeki yerine değindi. Sektörlerin ekonomik büyümeye katkı oranlarında gayrimenkul sektörünün öne çıktığını ifade eden Erol, “Katma değeri olmayan sektörlerle büyümeye çalışıyoruz” dedi. Erol, inşaat sektörünün, yaygın kanının aksine lokomotif sektör olmadığını, ülke ekonomisi iyi olduğu takdirde büyüdüğünü, aksi halde krizden ilk etkilenen sektör olduğunu söyledi.
Oturumun son konuşmacısı Avukat Fevzi Özlüer, İstanbul’da birlikte yaşamın hukuki boyutuna değindi. Özlüer, neoliberal hukuk sisteminde yazılı hukuk kurallarının bulunduğunu ancak bu kurallara uyulup uyulmayacağı ile ilgili belirleyici hükümlerin olmadığını söyledi.
“İnşaat sermayesi derebeyine dönüştü”
“Yaşam” temalı ikinci oturum Prof. Dr. Murat Cemal Yalçıntan moderatörlüğünde gerçekleştirildi. Oturumda ilk söz mülteciler üzerine çalışan Mehmet Okyayüz’ündü. Okyayüz; Suriyeli mülteciler, göçmenler ve sığınmacılar ile ilgili konuların ilk defa sivil kurumlara devredildiğini söyledi. İstihdam, eğitim ve sosyal alanda entegrasyonun önemini vurgulayan Okyayüz, “Kent bu hızda dönüşüyorken entegrasyonu sağlamak oldukça zor” dedi.
İkinci konuşmacı Ayşe Çavdar, inşaat sermayesinin kent gündeminde etkin bir aktör olma biçimine değindi. Ali Ağaoğlu’nun, inşa ettiği bir sitenin yönetim kurulunu basması haberlerine değinen Çavdar, bu olayın inşaat sermayesinin derebeyine dönüşümüne örnek olduğunu söyledi.
Etkinliğin son konuşmacısı Doç. Dr. Sonay Bayramoğlu, neoliberal politikaların birlikte yaşama etkisini tartışmaya açtı. Bayramoğlu, küresel sermayenin Türkiye gibi ülkelere baskı yapmasının beklenen bir süreç olduğunu, etkilerinin önümüzdeki yıllarda daha fazla hissedileceğini belirtti.
İstanbul Buluşmaları 2015, Gürhan Ertür moderatörlüğündeki forumun ardından gerçekleştirilen müzik dinletisiyle sona erdi.