Ankara’da her geçen gün sayıları artan baz istasyonları özellikle son bir yıl
içerisinde oyun parkları, okullar, alışveriş merkezleri gibi insanların
yoğunlukla bulunduğu alanlara dahi kurulurken, bazı baz istasyonları ise “reklam
panosu” ya da “apartman bacası” görünümünde gizleniyor. Ankara’nın hemen hemen
bütün caddelerindeki aydınlatma direklerinde kutu şeklinde baz istasyonları yer
alıyor.
Ankara’daki baz istasyonu sayısı hızla artıyor. Kentte özellikle insanların
yoğun olarak bulunduğu bölgelerde birden fazla baz istasyonu bulunuyor. 3G
teknolojisinin Türkiye’de kullanılmaya başlamasıyla birlikte var olan baz
istasyonlarının kuvvetlendirilmesi için artırılan sinyal güçleri ile özellikle
yaşam alanlarına kurulan baz istasyonları insan sağlığını tehlikeye atıyor.
Kentin ana caddelerinde en az 3-4 adet baz istasyonlarına rastlamak mümkün.
Dikmen, Ziya Gökalp, Hoşdere ve Meşrutiyet caddeleri gibi araç trafiğinin ve
insan yoğunluğunun fazla olduğu bölgelerde bazı aydınlatma direklerinin üzerinde
iki tane baz istasyonunun bulunduğu bile gözleniyor. Özellikle konutların yoğun
olduğu alanlar ile kent merkezine yerleştirilen baz istasyonları bölgedeki en
yüksek apartman ya da tepeye kurulması gerekirken, genellikle uzunlukları 7-8
metre olan direklere montajlanıyor. Bu durum da konut bölgelerinde insanların
doğrudan elektromanyetik sinyallere uzun süre mağruz kalmasına yol açıyor. Ziya
Gökalp Caddesi’nin Kolej ile Kurtuluş arasında kalan yaklaşık 100 metre
mesafelik bölgesinde aydınlatma direklerinin üzerinde 4 tane baz istasyonu
bulunuyor. Caddenin hemen başında ise Kurtuluş Lisesi yer alıyor. Dikmen Caddesi
üzerinde de çok sayıda baz istasyonu bulunuyor. Direklerin üzerlerine
montajlananların yanı sıra bazı apartmanların çatılarında da baz istasyonu yer
alıyor.
Okul yanına baz istasyonu!
50 bin kişinin yaşadığı Batıkent Kardelen Mahallesi’ndeki Refika Aksoy
İlköğretim Okulu’nun bahçesinin hemen yanındaki aydınlatma direğinin üzerine
geçen eğitim öğretim yılında kurulan baz istasyonu yeni öğretim yılında da
yapılan başvurulara karşın hâlâ duruyor. Veliler yaklaşık bin 300 öğrencinin
eğitim aldığı okulun bahçe sınırında yer alan baz istasyonuna tepki gösteriyor.
Yapılan başvuru üzerine Telekomünikasyon Kurulu’nun, elektro manyetik sinyalin
belirlenen limit değerlerin üzerinde olmadığı yönündeki yanıtı üzerine baz
istasyonu kaldırılamıyor.
Reklam panosu gibi gizlenmiş!
Kardelen Mahallesi’nde bulunan Celal Yardımcı Lisesi’nin önünde ise gizlenmiş
bir baz istasyonu yer alıyor. İlk bakışta kimsenin anlayamayacağı bir şekilde
gizlenen baz istasyonu bir reklam panosu görünümünde. Kent Koop Mahallesi’nde
ise sokak ve caddeler ortasında yer alan aydınlatma direklerinin üzerindeki baz
istasyonlarının iki oyun parkının arasında kalması tepki çekiyor. Harp-İş
Sitesi’nin önünde bulunan yolun ortasına geçen haftalarda kurulan baz istasyonu
çocuklar için yapılan oyun parklarına yaklaşık 10 metre uzaklıkta yer alıyor.
‘İnsan dokusunda tahribat yaratıyor’
Elektrik Mühendisleri Odası (EMO) Başkan Yardımcısı Tarık
Özden, 3G’nin hayatımıza girdiği 30 Temmuz 2009’dan itibaren baz
istasyonu saysının gittikçe arttığını kaydetti. Yeni kurulan baz istasyonlarının
yanı sıra mevcut baz istasyonlarına da yeni alıcı ve verici üniteleri
kurulduğunu anlatan Özden, “Bu ilaveler yapıldığında mevcut elektromanyetik
kirliliği bir ölçüde artmaktadır. Bu yaşadığımız ortamı elektromanyetik
anlamında daha çok kirliliği mağruz bırakmakta, insan sağlığını daha fazla
tehdit etmektedir” dedi. Baz istasyonlarının insan sağlığına olumsuz etkilerine
ilişkin olarak Uluslararası İyonlaştırıcı Olmayan Radyasyondan Koruma
Komitesi’nin çalışmalarına da işaret eden Özden, komitenin verilerine göre baz
istasyonlarının insan dokusunda birtakım tahribatlar yarattığının tespit
edildiğini kaydetti.
‘Yaşam alanlarına kurulanlar tehlikeli’
Yurttaşların baz istasyonları konusunda çok tedirgin olduğunu belirten Özden,
insanların bu tereddütlerinin giderilmesi gerektiğini ifade etti. Yerleşim
birimlerinin yoğun olduğu bölgelere baz istasyonu kurulduğunda elektromanyetik
sinyallerin direkt olarak karşı balkonu ya da karşı pencereyi hedef aldığını
dile getiren Özden, şunları kaydetti:
“Yaşam mekanlarındaki insanlar direkt olarak elektromanyetik radyasyonla
karşı karşıya kalmaktadırlar. Bu durum insanları hem psikolojik olarak
etkilemektedir, hem de ileride olabilecek hastalıklar anlamında sıkıntılı bir
durumdur. Baz istasyonlarının yoğun yerleşim alanlarının dışında tesis edilmesi
gerekir. Baz istasyonlarının insanların yoğun yaşadığı bölgelerden
uzaklaştırılması gerekir. Binaların üzerine kurulması zorunluysa eğer, en yüksek
bina seçilerek ve bu binanın üzerine ilave bir platform yapılarak antenlerin
yüksek ve diğer alanları etkilemeyecek tarzda yerleştirilmesi lazım. Elektrik
direklerine, parklara bahçelere konan baz istasyonları yaşam alanlarımızı
gerçekten tehdit ediyor.”
‘Güvenlik sertifikası asılmalı’
Özden, Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu tarafından çıkarılan sistem
kurulumuna ilişkin yönetmelikte bu konudaki pek çok kriterin yer almadığını
belirtti. Avrupa’daki birçok ülkede baz istasyonlarının dış çevrelerinde
“Yanında durmayın” ve “İyonize olmayan radyasyon vardır” gibi uyarı levhaları
bulunduğunu anlatan Özden, Türkiye’de ise uyarı lehvası yerine, pek çok baz
istasyonunun gizli bir şekilde kurulduğuna işaret etti. Reklam panosu ve
apartman bacası şeklinde gizlenen istasyonların yasal olmadığını vurgulayan
Özden, kurulan baz istasyonunun üzerinde herkesin görebileceği şekilde güvenlik
sertifakasının asılması gerektiğini belirtti.
‘Belediye caddelere de izin vermeye başladı’
Kent Koop Mahallesi Muhtarı Şükran Ayaz
Daha önce yalnızca cami ve sitelerin çatılarına para karşılığı baz istasyonu
kurulduğunu ifade eden Ayaz, “Şimdi anlaşmışlar. Bütün caddelerde adım başı baz
istasyonu bulunuyor” dedi. Kent Koop Mahallesi’ndeki çocuk parkının bulunduğu
alana baz istasyonu kurulduğunu anlatan Ayaz, şöyle devam etti:
“Emniyet’ten polisler eşliğinde gelip baz istasyonu kurdular. Mahkemeye
verdik. Harb-İş 28 Sitesi’nin yönetimi yeni kurulan baz istasyonunun
kaldırılması için dava açtı. Valiliğe, kaymakamlığa gittik. Kimse bizimle
ilgilenmedi, bu konuda muhatap bulamadık. Baz istasyonları nedeniyle insanlar
sokaklarda dolaşamaz hale geldi. Özellikle Harb-İş 28 Sitesi’nde oturanlar
arasında ‘Evimizi satıp gideceğiz. Biz burada yaşamak istemiyoruz’ diyenler var.
Yaşlılar psikolojik olarak çok etkileniyor. En ufak bir hastalıkta ‘Burada baz
istasyonu var, biz ondan etkileniyoruz’ diye şikâyet ediyorlar.”
‘3 baz istasyonunu mahkemeye verdik’
Kardelen Mahallesi Muhtarı Ali Coşkunyürek
Kardelen Mahallesi Muhtarı Ali Coşkunyürek, mahallede yaşayan yurttaşların
baz istasyonlarından sürekli olarak şikâyet ettiğini belirtti. Coşkunyürek,
Batıkent’te son zamanlarda çok sayıda baz istasyonunun kurulmasının halkı
tedirgin ettiğine dikkat çekerek, şunları dile getirdi:
“Daha önce Uğurlu Camisi’nin üzerindeki baz istasyonunu mahkeme kararıyla
kaldırtmıştık. Geçen hafta tüketici hakları derneklerinin başkanlarıyla birlikte
genişletilmiş bir toplantı yaptık. Toplantıda site yönetimlerinin katkısıyla
dava açma kararı alındı. Biz de site yönetimlerinden mahkeme masraflarını
karşılamak üzere para toplayarak 3 tane baz istasyonunun kaldırılması istemiyle
mahkemeye verdik. Mahallemizde 10’un üzerinde baz istasyonu var ilk aşamada
3’ünü kaldırtabilirsek diğerleri için de benzer girişimlerde bulunacağız.”
Kardelen Mahallesi’nde üç tane ilköğretim okulu, bir tane de lise bulunduğunu
belirten Coşkunyürek, bütün okullara yakın noktalarda baz istasyonlarının yer
aldığına işaret etti. Abay ve Kardelen İlköğretim okullarına çok yakın mesafade
baz istasyonları bulunduğunu kaydeden Coşkunyürek, Celal Yardımcı Lisesi’nin
önünde ise gizlenmiş bir baz istasyonunun yer aldığını ifade etti.
‘İnsanların sağlığıyla oynuyorlar’
İnönü Mahallesi Muhtarı Nurettin Arslan
İnönü Mahallesi Muhtarı Nurettin Arslan ise, sitelerin çatılarına, camilerin
minarelerine kurulan baz istasyonlarından tüm mahalle sakinlerinin şikâyet
ettiğini belirtti. Baz istasyonlarının insanların sağlığıyla oynadığına dikkat
çeken Arslan, baz istasyonlarının kaldırılması için pek çok yere başvurduklarını
anlattı. Mahallede 15’in üzerinde baz istasyonu bulunduğunu kaydeden Arslan, 3
ay içinde mahalleye 2 tane daha baz istasyonu kurulduğunu belirtti. Özellikle
Özen Evler ve Örnek Evler sitelerinde yaşayanların bas istasyonları nedeniyle
mağdur olduğunu ifade eden Arslan, “Pazaryerine, okullara, camilere yakın
yerlere baz istasyonu kurulması insanlara saygısızlıktır. Orada yaşayan herkesin
sağlığıyla oynanıyor” dedi.