İkinci Abdülhamit’in mabeyncisi olarak 1908’e kadar tam 32
yıl görevde kalan ve II. Meşrutiyet’in ilanı ile Midilli’ye
sürgüne gönderildikten sonra, 1920’de İstanbul’da vefat eden Sarıca
Mehmet Ragıp Paşa’nın üçüncü kuşaktan 7 torunu, Şişli’deki
Abide-i Hürriyet Meydanı’nın mülkiyetinin kendilerine ait olduğunu öne
sürerek mahkemeye başvurdu. Torunlar arasında eski diplomat ve Dışişleri Bakanı
İlter Türkmen’in eşi, Galatasaray Üniversitesi öğretim üyesi Prof. Dr.
Ayşe Füsun Türkmen de bulunuyor. Ragıp Paşa’nın torunları Prof. Dr.
Ayşe Füsun Türkmen, Talat Ragıp Hitay, Emine Nermin Hitay (Glover), Fatma
Fevziye Domaka, Taner Duman, Fatma Canan Doğanöz ve Fevzi Doğanöz, mahkemeden
tapu kayıtları üzerinde inceleme yapılıp, sahibi oldukları arsanın parasının
kendilerine ödenmesini istedi.
1970’lerde istimlak
Boğaziçi Köprüsü’nün yapıldığı 1970’li yıllarda, köprü ve çevre yolları için
özel kişilere ait çok sayıda arsa kamulaştırmaya tabii tutuldu. Bu arsalardan
biri de bir bölümü Mehmet Ragıp Paşa’ya ait olduğu iddia edilen Abide-i Hürriyet
Meydanı oldu. Mehmet Ragıp Paşa’nın kızları Fatma Fethiye Berker 26 Ekim 1982,
Fatma Nahide Taner Sarıca da 8 Kasım 1994 tarihinde vefat etti. Paşa’nın
iki kızının kızlarından olan üçüncü kuşak torunlar, dedelerine ait Abide-i
Hürriyet Meydanı’nın bedelsiz kamulaştırıldığını öne sürüyorlar.
55 bin metrekare
Dava dilekçesinde 1970’li yıllarda çevre yolu düzenlemesi sırasında, içinde
Abide-i Hürriyet Meydanı’nın da bulunduğu 55 bin metrekarelik bir arsa
yaratıldığı, bu 55 bin metrekarelik arsanın 25 bin metrekaresinin Karayolları’na
geçtiği belirtildi. Karayolları’nın bu 25 bin metrekare için arsanın
hissedarlarından olan Mehmet Ragıp Paşa’nın mirasçılara ödeme yapmadığı
belirtildi. Dilekçede “Mirasçılara ait olan gayrimenkulün konumu, İstanbul’da
düzenlenen ve birçok mitinge ev sahipliği yapan Abide-i Hürriyet Meydanı
olup, ‘Sıfır’ bedelle müvekkillerin ellerinden alınmıştır” denildi. 55 bin
metrekarelik arsanın 7 mirascıya düşen metrekaresinin tespit edilmesi ve bu
tespit üzerinden biçilecek tutarın kendilerine ödenmesi talep edildi.
Rakı fabrikası açan Osmanlı Paşası
Osmanlı İmparatorluğu’nun kurucu ailelerinden olan Sarıca Paşa’nın soyundan
gelen ve İkinci Abdülhamid’in mabeyincisi olan Sarıca Ragıp Mehmet Paşa, 1857’de
Eğriboz’da doğdu. Kardeşi Sarıca Arif Paşa da, padişahın özel doktorluğunu
yaptı. Büyük bir servete sahip olan Ragıp Paşa, Abdülhamid dönemi İstanbulu’nun
en zevkli kişilerinden biriydi. Caddebostan’da inşa ettirdiği ve güzelliği
dillere destan olan köşkü, bugün hâlâ durmakta. Saraydaki görevinin yanı sıra
ticaretle de uğraşan Paşa çok sayıda maden satın aldı ve Tekirdağ’da da bir rakı
fabrikası kurdu. İkinci Abdülhamid’in 1909’da tahtından indirilip Selânik’e
sürgüne gönderilmesinden sonra, rütbeleri alınan Ragıp Paşa Midilli’ye yollandı.
Burada hastalanması üzerine İstanbul’a dönmesine izin verildi ve Sarıca Ragıp
Mehmet Paşa, 1920’de İstanbul’da öldü.
‘352 milyon TL eder’
Emlakçılara göre Abide-i Hürriyet Meydanı’nın toplam değeri 352 milyon TL
eder. Emlakçılar, bölgedeki arsanın metrekaresinin ortalama 8 bin TL olduğu
konusunda hemfikir.