73 Milyon Gelecek



Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu, 2009’un ‘en’lerinden sonra 10 soruda 2010’u anlattı. Her ne kadar hem İzmir hem de kendisi için yeni yıl beklentilerini konuşsak da söz döndü dolaştı yine metroya geldi. Hem bütçe hem de metro ihale süreçleri nedeniyle zorlu olacağı gözükse de Başkan Kocaoğlu, 2010 için umut dolu olduğunu anlattı. İşte 10 soru ve merak edilen Aziz Kocaoğlu 2010...

2010’da kendinizi için ‘ilk işim olacak’ dediğiniz şey ne oldu?

Bu göreve geldiğimden beri, kendim için bir şey düşündüğüm yok. Realite bu. Herkesin bir kişiliği var; ben bir işe sarılınca başka bir şeyi görmüyorum. 24 saat, o iş ile uğraşıyorum. Öyle bir kişiliğim var. 

İzmir için ilk iş?

Kendim için çok değil ama İzmir için var tabii. Mesela metronun bitmesi, Aliağa -Menderes’in bitmesi... Bunlar hem benim için hem de İzmir için önemli. Benim için manevi hazzı çok büyük, İzmirli hemşerilerimiz için de getirisi çok büyük.

Kendiniz için yeni yılda yapacaklarınız listesinde neler var?

Yeni yılın ilk sabahı, ‘Yarın sabahtan itibaren spor yapmaya başlayacağım’ diye karar verdim. Hatta Türkegül Hanım’la da paylaştık. Evde koşu bandında yapmayı düşünüyorum.

En son iki yıl önce sinemaya gidebildim

Peki sizin geride bıraktığınız şeyler ya da ‘Artık daha çok yapacağım, daha çok vakit ayıracağım’ dediğiniz şeyler yok mu?  ‘Kitap okumaya, sinemaya, Türkegül Hanım’a, aileme daha çok vakit ayıracağım’ diye düşünmüyor musunuz? Mesela eşinizle en son birlikte ne zaman sinemaya gittiniz?

Ben gece zaten kitap okuyorum... Hanıma da vakit ayırmaya çalışıyorum... Ama en son sinemaya gideli, herhalde  2-3 sene olmuştur. Türkegül çok gidiyor sinemaya, takip de ediyor... O kadar da niyetleniyoruz ama burada her an bir şey çıkıyor, her an bir şey var.

Hem Devlet Senfoni Orkestrası hem de Devlet Opera ve Bale’nin etkinliklerine gitmeyi de çok istiyorum. Çok da dinlendiriyor. Her seferinde niyetleniyorum ama bu yılla birlikte artık unutmamak için programıma gideceklerimi yazdırmaya başladım.

Kocaoğlu’nun bitmesini en çok istediği projeler

2010’da en çok olmasını istediğiniz dileğiniz nedir?

Metrolar, raylı sistemler, kent dönüşümleri, Kemeraltı’nın düzenlenmesi, Agora’sı, Kadifekale’si, yeni müze.... Bunların hepsi güzel. Ama, bizim yatırıma ihtiyacımız var. Bizden önce de belirlenmiş, biz de bunu destekliyoruz. Bu kent, turizm ve hizmet sektörü şemsiyesi altında büyüsün istiyoruz. Bunu yapabilmek için de bir planlama gerekiyor. Bir tanesi rahmetli Başkanımız Ahmet Piriştina döneminde başlayan liman arkası ve Salhane, Turan’a kadar uzanan 500 hektarlık alan. Bir diğeri de bizim dönemimizde Turizm Bakanlığı ile planlamaya çalıştığımız İnciraltı... İzmir’de patlamayı; turizmle, fuarla, kongreyle, termalle, sağlıkla, inanç turizmiyle, sağlayacağımıza inanıyoruz. Bu iki araziyi planlayamazsak, biz bu işin içerisinden İzmir olarak çıkamazsak, hükümet olarak çıkamazsak, diğer yaptıklarımız kentin gelişip zenginleşmesine büyük katkıda bulunmaz, sıçrama yaptırmaz. Bu iki alanın planlanması bizim ufkumuzu değiştirecektir. Kentin sıçrama tahtası bu planlamalardır. İzmir’de sağlık turizminin İnciraltı’nda teşvik edilmesi gerekir. Özel yasa çıkartılması gerekiyorsa, özel yasa çıkartılması gerekir. Başka türlü olmaz. Bunları yapmaya çalışacağız.

Kendiniz için?

Sağlık, güç, kuvvet... Sağlıklı olalım, çalışalım. Zaten biz önce dünya işleriyle ilişkimizi kestik; parayla pulla... Sonra kendimizi emekli etmeye karar verdik ve ardından siyasete girdik. Bundan sonra istediğimiz sağlık, huzurlu bir yaşam ve bu dönem içerisinde kente olabildiğince hizmet etmek, kent insanının mutluluğunu, yaşam standartını, refah düzeyini artırabilmektir. Eğer bu sorumlulukla biz bu görevleri yapabiliyorsak, bundan büyük mutluluk olmaz bizim için artık. Bir de tabii yüzde 56 oy çok zor bir iş. Büyük bir sorumluluk ve büyük bir yük. Daha çok çalışmamız gerekiyor. O destekle beraber sorumluluk da artıyor tabii. Onun için 2010’da da çok çalışmamız gerekiyor.



2010’da İzmir’e yapılacaklar

İzmir için 2010’da yapılacaklar listesi?

Yeni fuar alanı, ona bağlı kongre merkezi. Kentin ihtiyacı var çünkü... Bugün- yarın yeni fuar alanının proje ihalesine çıkıyoruz. O bizim hiç durmadan gideceğimiz bir proje. Metroları bitiriyoruz. Üstgeçitler var. Hem Aliağa-Menderes’te, hem karayolu üzerinde asansörlü ve bir kısmı yürüyen merdivenli üstgeçitler yapıyoruz. ‘Üstgeçit’ deyip geçmeyin. Bir üstgeçit yaklaşık 1 milyon lira civarında. 30 tane üstgeçit dediğimizde, 30 milyondan bahsediyoruz! Opera binasının proje yarışmasına çıkıyoruz, bunlar devam edecek işler.

Peki o listeye yeni ekleyeceğiniz,  yapılacaklar arasına bu yıl için alınan projeler var mı?

2010’da, hemen bu ay, arıtma çamurundan enerji elde edilmesi, çürütülmesi ve kurutulması ile ilgili ihaleye çıkıyoruz. Bütün çalışmaları bitti. ÇED raporunu bekliyoruz. O tamamlandığında, ihaleye çıkacağız. Özellikle çamur, Çiğli’deki problemimiz. Bir de Harmandalı’nın taşınması var. ÇED bittiği zaman Harmandalı’yı kapatacağız. Orada elektrik üreteceğiz ve yeri rehabilite edeceğiz. 3 tane tramvay düşünüyoruz, onların projelerini 2010’da tamamlamak istiyoruz. Ama 2010 yılı biraz belediyenin kendini derleyip toparladığı, uzun vadeli kaynak arayışlarında bulunacağı, projeleri gerçekleştireceği yıl olacak. 2010 yılını dinlenme, toparlanma, devam eden işleri bitirme, yeni işleri değerlendirme ve hazırlık yılı olarak düşünüyoruz. Bunun içerisinde hiç durmayacak olan proje Yeni Fuar Alanı Projesi’dir. Finans olarak 2010 yılının zor geçeceğine inanıyoruz.

Bütçe nedeniyle zor geçecek olan 2010 için nasıl finansal çözümler düşünüyorsunuz?

Hükümet bütçesi dolayısıyla, 2010’un zor geçeceği gibi bir görüşümüz var. O görüş çerçevesinde tedbirli gitmeye çalışıyoruz. Tedbirli, tasarruflu gitmeye dikkat edeceğiz. Bakanlar Kurulu’nun çıkardığı bir kararnameden ve onun yanlış yorumlanmasından dolayı 73 milyon TL civarında faiziyle beraber bir alacağımız var. 5 buçuk milyon liralık bir dava açmıştık, bunu kazandık. Yürütmeyi durdurma çıkarttık daha doğrusu. Şimdi onun sonucunu bekliyoruz. 73 milyon vermiştik. Maliye Bakanlığı lütfederse... 73 milyon lira, bir anlamda fazla kesildiği için tasarruf ettiğimiz bir para olarak bize gelecek. Mesela fuar projemizi, hiç sözsüz bitirebileceğimiz bir para bu. Borçlarımız azalıyor.... Büyükşehir Belediyesi öyle bir çark ki; finansman, yaptığınız projeler, kentin ekonomik durumu açısından bıçağın sırtında. İp cambazı gibi düşmeden yürümek durumundasın. Buna da yöneticilik diyorlar işte, biz de onu yapmaya çalışıyoruz gücümüzün yettiği kadar.

2009’la birlikte ‘Artık geride kaldı. 2010’da buna yer yok’ dediğiniz bir şey var mı? 2009’la birlikte ‘davalar da geride kalsın’ diyor musunuz?

E tabii... Elbette diyoruz. Zaten Aliağa-Menderes’i, Üçyol-Üçkuyular metro projesini bitirdiğimizde artık yeni işlere başlayacağız. Bunlar geride kalacak. Yeni gündemler bulacağız, yeni şeyleri tartışacağız İzmir’de. Gerçekten hem hemşerilerimizi hem bizi uzun müddettir meşgul eden Aliağa-Menderes projesindeki aksaklıklar, genel kabul görebilecek aksaklıklar. Ama Üçyol-Üçkuyular ve Bornova merkezde müteahhit azizliğine uğrayarak bir süreç yaşadık. Bunlar öngörülmeyen şeyler. Birinin Kamu İhale Kurumu’nda, birinin mahkemede, birinin ayın 15’inde açılır zarfları. Umuyoruz yeni müteahhitlerimiz ve yeni ihalelerimizle bunlar da biter. Yoluna girer.

Bir de baktığınızda şu anda körfezde bir problem yok. Ama havaların ısınmasıyla ve biyolojik değişimle beraber bir hareketlilik başlıyor. Mart’ta 9 Eylül Üniversitesi Deniz Bilimleri Enstitüsü’nün raporu gelecek. 2010’da daha bilimsel bakacağız körfeze, körfezin yenilenmesine.