4. Uluslararası Yapı Fiziği Konferansı Başladı

Zerrin Yılmaz'ın sunumu

Üç yılda bir düzenlenen ve sonuncusu Kanada / Montreal'de gerçekleştirilen Uluslararası Yapı Fiziği Konferanslarının dördüncüsü İstanbul Teknik Üniversitesi (İTÜ) Taşkışla Yerleşkesi'nde dün (15 Haziran Pazartesi) başladı. Organizasyonu İTÜ Mimarlık Fakültesi Fiziksel Çevre Kontrolü Birimi tarafından gerçekleştirilen ve açılış konuşmalarını Zerrin Yılmaz'ın ve Hugo Hens'in yaptığı konferansın ana teması 'Enerji Sakınımı ve Yeni Yaklaşımlar / Energy Efficiency and New Aproeches' olarak belirlenmişti.

www.yapi.com.tr'nin sorularını yanıtlayan 4. Uluslararası Yapı Fiziği Konferansı Organizasyon Komitesi Başkanı Y. Doç. Dr. Gülten Manioğlu, Montreal'de gerçekleştirilen konferansta organizasyonun bir mimarlık fakültesine verilmesi konusunda bazı endişeler olduğunu, ancak yapı fiziğinin mimarlıktan ayrı düşünülemeyeceği gerçeğinden yola çıkılarak İstanbul / İTÜ'de karar kılındığını anımsattı. Herkesin yoğun emek verdiği bir organizasyon süreci yaşadıklarını anlatan Manioğlu, "Özellikle bildirilerin toplanması aşamasında, değerlendirme için iki hakeme gidildi. İki hakemden birinin olumsuz karar verdiği durumlarda ise üçüncü bir hakeme başvuruldu. Bu gibi zamanlarda Bilimsel Komite Başkanımız Zerrin Yılmaz'ın çok katkısı oldu; herşeyi çok iyi yönlendirdi" dedi.

Manioğlu, yedi ana başlık olduğuna ve konferans boyunca 38 ülkeden yaklaşık 130 bildiri sunulacağına değinerek, aslında daha fazla bildiri olmasını beklediklerini, ancak ekonomik kriz ve domuz gribi gibi faktörlerin bazı katılımcıların kararlarını değiştirmesine neden olduğunu ifade etti.

"Hep 1000 - 2000 kişinin katıldığı tıp kongreleri gibi organizasyonlarla karşılaştırılır; ancak Yapı Fiziği Kongreleri için böyle bir karşılaştırma çok da doğru değil. Bundan önceki kongrelerde 110 - 120 bildiri vardı; biz de ise 130 bildiri var. Aslında bildiri sayısı daha fazlaydı; ama bazı katılımcılar özellikle ekonomik kriz ve domuz giribi nedeniyle katılmamayı tercih ettiler. Konferansın ana teması olan 'enerji sakınımı' çok popüler bir konu ve özellikle yeni yaklaşımlar çok çok önemli. Enerji korunumu, Türkiye gibi ülkeler için bir ihtiyaç."

Konferansın sunduğu uluslararası işbirliği olanaklarına vurgu yapan Manioğlu, bunun yeni araştırma projelerine temel oluşturabileceğini, bu araştırma projelerinin de yeni bakış açıları ve ufuklar anlamına geleceğini söyledi. Konferans katılımcılarının büyük bölümünün mühendislerden, mimarlardan ve yapı fizikçilerinden oluştuğuna değinerek, entegre bir tasarım anlayışı için işbirliğinin önemine işaret eden Manioğlu, şöyle konuştu:

"Mimarlık sadece sanat olarak algılanmamalı. Çok teknik bir iş, çok zor problemlerin çözüldüğü bir platform. Konfor koşulları sağlanmadığı takdirde kimse o binada yaşamak istemez; o bina ölmeye mahkumdur. Fiziksel Çevre Kontrolü birimi olarak kendi fakültemizde bunu vurguluyoruz. Mimarların, inşaat mühendislerinin, yapı fizikçilerinin ve hatta fizikçilerin, makine ve elektrik mühendislerinin sürekli bir işbirliği halinde olmaları gerekiyor. Bunun vurgulanması çok önemli. Projenin iyi olup olmadığını zaten kullanıcı memnuniyetinden anlıyoruz. Burada sunulan / sunulacak pekçok bildiride bunun vurgulandığını düşünüyorum. Zaten kongrenin bir mimarlık fakültesinde yapılıyor olması da bu açıdan çok anlamlı. Çünkü şimdiye kadar hep yapı fizikçilerinin içinde gerçekleştirilmişti. Oysa bu, mimarlar ya da diğerleri olmadan olabilecek bir iş değil".

Konferans, 18 Haziran Perşembe günü gerçekleştirilecek olan ve Türkiye'nin güncel sorunlarının tartışılacağı 'Türkiye Gündeminde Enerji Performansı ve Yeni Yaklaşımlar' oturumu ile sona erecek.

Program için tıklayınız