Artvin'e bağlı Yusufeli bölgesinde insanın doğa üzerindeki baskısını
hafifletmek için bir araya gelen sivil toplum kurluşları, AB destekli "Kaçkar
Dağları, Sürdürülebilir Orman Kullanımı ve Koruma Projesi"ni hayata geçirirken,
bir başka gerçekle daha yüz yüze geldi. 2008 rakamlarına göre Türkiye'nin
elektrik ihtiyacının yüzde 0.5'ini karşılamak için inşa edilecek 30
hidroelektrik santralın (HES) bölgedeki ekosistemi neredeyse yok edeceği tespit
edildi.
Onbinlerce ağaç kesilecek
Hidroelektrik Santral Etkileri Uzman Raporu: Barhal Vadisi'ne göre, 1800
kilometrekarelik alanı kapsayan Barhal'de Çoruh Nehri ve bağlı 7 dereye
yapılması planlanan 30 HES var. Tamamlandıklarında toplam kurulu güçleri 311.22
KW olacak HES'lerin yılda 1045 GWh elektrik üretmesi öngörülüyor. Bu da
Türkiye'nin 2008 rakamlarına göre yüzde 0.5'i demek. Oysa bölge uluslararası
çevre kuruluşlarından biri olan Conservation International'a (CI) göre,
biyolojik çeşitlilik açısından dünyanın korunması gereken 25 sıcak noktasından
biri.
2009'da hazırlanan, ama kamuoyuna yeni açıklanan Hidroelektrik Santral
Etkileri Uzman Raporu'nda ise, HES'lerin bölgeyi yok edeceği savunuluyor. 210
kelebek, 118 kuş, 22 sürüngen türüne ev sahipliği yapan vadide ekosistemin
bozulacağı hatırlatılan raporda, biyolojik çeşitliliğin böylece kaybolacağı
vurgulanıyor. Yapılan envanter çalışmasına göre, bölgede varolan bitki
türlerinden 30 tanesinin küresel olarak tehdit altında olduğu belirtilirken,
bunlardan 19'unun sadece Artvin'e endemik olduğu kaydediliyor. Bölgedeki 210
kelebek türünün ise, 28 Avrupa ülkesinden daha zengin bir çeşitlilik olduğu
hatırlatılıyor.
Raporda, yapılacak HES'lerin Türkiye'nin toplam elektrik üretiminin yüzde
0.5'ine tekabül edeceği kaydedilirken, bunu karşılık kelebek türlerinin ve
zengin bir faunanın yok edileceği vurgulunayır. 46 bin 216 ağacın yalnızca HES
yapımı için kesileceği anlatılan raporda, ayrıca 72'si verimli olmak üzere 210
hektarlık orman örtüsünün yok olacağı ifade ediliyor. Planlanan 30 HES'in topam
1748 hektar dere yatağı, 233 kilometre uzunluktaki 7 dere ve 1 nehri
etkileyeceği belirtilen raporda, yeraltı suları seviyesinde de azalma olacağı
savunuluyor.
Kurulması gereken yüksek gerilim hatlarının vadinin konumu nedeniyle yerleşim
yerlerinin üzerinden geçeceği hatırlatılan raporda, bunun da insan sağlığını
olumsuz etkileyeceği belirtiliyor.
TEMA Başkan Yardımcısı Deniz Ataç, bölgede kurulması planlanan 30 HES'i
"Dünyanın sıcak kuzey noktasındaki bu nadir ekosistemi, baraj ya da HES'lerle
yok etmeye kimsenin hakkı yok" diyerek eleştiriyor.