Belgrad Ormanı, İstanbul Boğazı ve Terkos Gölü civarında 2005’ten beri araştırmalar yürüten İstanbul Üniversitesi Orman Fakültesi’nden kuş bilimci Doç. Dr. Zeynel Arslangündoğdu, havalimanının inşa edileceği Karadeniz kıyısının dünyanın en önemli kuş göç yollarından biri olduğunu ve 2013’te yayınlanan nihai ÇED raporunda da belirtildiği gibi kuşlardan kaynaklı uçak kazalarının ciddi bir risk olduğunu söyledi.
Arslangündoğdu’nun havalimanının büyüklüğü, uçuş sefer sayıları ve hava sahasından geçecek kuş miktarı gibi veriler üzerinden oluşturduğu risk modellemesine göre, 3. Havalimanı’nda her sene kuşlardan kaynaklı en az 2-3 kaza olma ihtimali var. Arslangündoğdu, “Havalimanının ÇED toplantısına da katıldım ama başkan konuşturmak istemedi. 10 senedir bu bölgede yapılan kuş sayımlarının, bilimsel araştırmaların sonuçları ortada. 3. Havalimanı, Türkiye ’de kuşların en yoğun kullandığı göç yolunun ortasına yapılmak isteniyor. Bildiklerimizi anlatmak sorumluluğumuz. İleride bu gibi kazalar olduğunda ‘Neden vaktinde uyarmadınız’ denmesin” diye konuştu.
Yeşilköy’deki Atatürk Havalimanı’nda 2014’ün Temmuz ve Ağustos aylarında 6 uçağın kuş sürülerine çarptığı, Devlet Hava Meydanları İşletmesi (DHMİ) yetkililerinin leylek sürülerini kaçırmak için sık sık pistlerde çalışma yaptığı ve 68 kuş kovma cihazı satın alındığı haberleri basına yansımıştı. Arslangündoğdu, özellikle ilkbaharda 3. Havalimanı’nın yapılacağı bölgeden Yeşilköy’e kıyasla en az 4 kat daha fazla kuş geçtiğini ve kaza riskinin çok daha yüksek olduğunu söyledi.
Arslangündoğdu, havalimanın sadece uçak yolcuları için değil Türkiye’nin de taraf olduğu Avrupa Yaban Hayatı ve Yaşam Ortamlarının Korunması (BERN) Sözleşmesi gereği koruma altında olan ve bu göç yolunu kullanan birçok kuş için de ciddi bir tehdit oluşturduğunu söyledi. Koruma altındaki birçok kuş türü popülasyonunun tamamına yakını göç için bu rotayı kullanıyor; örneğin Doğu Avrupa’da üreyen leyleklerin yüzde 90’ı ilkbahar ve sonbahar göçleri sırasında buradan geçiyor.
Arslandündogdu, Radikal Gazetesi'nden Elif İnce'nin sorularını yanıtladı
- Geçtiğimiz Temmuz ve Ağustos’ta leylek göçlerinden dolayı Atatürk Havalimanı’nda en az 6 uçağın kuş sürülerine çarptığı ve uçuşların engellendiği basına yansıdı. 3. Havalimanı’nda da kuşlardan dolayı bu gibi kazalar yaşanacak mı?
3. Havalimanı’nın yapılacağı alanda kuşlardan dolayı uçak kazası ihtimali çok daha yüksek. Bunun iki sebebi var. Sonbaharda kuşlar Avrupa’dan yola çıkarak Anadolu üzerinden Afrika’ya göç eder. Bu göç için Atatürk Havalimanı’nın bulunduğu Yeşilköy’ün üzerinden geçenler de olur ama bu rotanın alternatifleri vardır, örneğin bazı kuşlar Büyükçekmece üzerinden, bazıları Eminönü, Zeytinburnu ve Adalar üzerinden Anadolu’ya geçer. Hatta Marmara’yı gemilerin üzerine konarak geçen kuşlar bile olduğunu biliyoruz. Ancak ilkbahar göçü sırasında Afrika’dan Avrupa’ya giden kuşlar için tek seçenek 3. Havalimanı’nın yapılacağı bölgedeki 10 kilometrelik koridordur. Sonbaharda Atatürk Havalimanı üzerinden 50-100 bin arası kuş geçiyorsa ilkbaharda 3. Havalimanı üzerinden 400 bin kuş geçeceğini söyleyebiliriz, yani en az 4 kat daha fazla sayıda kuş demek bu... Dolayısıyla yeni havalimanında kaza riski çok daha yüksektir.
Bu riski rakamlarla ifade etmek mümkün mü?
Bunu az çok tahmin edebiliyoruz modellemelerle. 3. Havalimanı’nın yapılacağı bölgede ilkbaharda çok yoğun kuş göçü yaşanıyor. Elimizde bu bölgede 10 senedir ilkbahar aylarında yapılmış sayımlardan veriler var. 3. Havalimanı’nın ÇED raporuna göre uçaklar 3 dakikada bir iniş-kalkış yapılabilecek. Ben sadece gündüz yapılacak uçuşları hesaba katarak yaptığım modelleme sonucunda yılda en az 2-3 uçağın ciddi kaza yapma ihtimali olduğunu tespit ettim. Daha ufak kazaları da sayarsak rakam 10’un üzerine çıkıyor.
Nasıl yapılıyor bu hesap?
Havalimanının büyüklüğü, iniş ve kalkış pistlerinin yönleri, gündüz uçuş sefer sayıları (iniş ve kalkışlar), iniş ve kalkış yönleri gibi özellikler ile havalimanı alanı hava sahasından geçecek kuş miktarı (günlük, saatlik, dakikalık), bu kuşlara ait yoğunluklar, uçuş rotaları, sürü büyüklükleri, kuşlara ait kütle, uçuş yükseklikleri gibi özelliklerle hava halleri de (rüzgar yönü, sıcaklık, güneşlenme süreleri gibi iklimsel veriler) kullanılarak risk modellemeleri oluşturuluyor. Bütün bu faktörler olası uçak-kuş çarpışmalarının miktarını, dönemlerini, günlerini ve saatlerini tahmin etmek için kullanılabiliyor.
3. Havalimanı’nın yapılacağı yerden hangi kuşlar, ne zaman geçiyor?
Kuzey Ormanları üzerinden özellikle ilkbaharda yoğun göç olur. Mart’tan itibaren Afrika’dan Avrupa’ya doğru süzülerek göç eden Leylekler, Kartallar, Şahinler, Deliceler, Atmacalar ve Doğanlar Karadeniz kıyısından geçerler. İlkbaharda yaklaşık 400 bin kuş bu alanı kullanır. Sonbaharda da özellikle yırtıcı kuşlar kuzeyden geçme eğilimindedirler, onlar da dahil burayı kullanan kuşların sayısı 200 bini bulur. Yapılan gözlemlerde özellikle İstanbul’un kuzeyinde bulunan ormanlar üzerinden geçen kuşların buralarda geceledikleri ve beslendikleri tespit edilmiştir. Bunun dışında su kuşları ile ötücü kuşlar da İstanbul üzerinden göç etmektedir.
Kabaca yıllık 600.000 kuşun alandan süzülerek göç ettiğini söylemek doğrudur. Söz konusu kuşları koruyacağımız Bern (Avrupa Yaban Hayatı ve Yaşam Ortamlarının Korunması) sözleşmesi ile taahhüt edilmiştir. Bu sözleşme, süzülerek göç eden yırtıcı kuş türleri ve leylekler başta olmak üzere birçok türü koruma altına almaktadır. Örneğin Küçük Orman Kartalı’nın (Aquila pomarina) dünya popülasyonun %90'ı Türkiye üzerinden göç etmektedir.
Ülkemiz kuş varlığı bakımından Avrupa’nın birçok ülkesinden çok daha zengin. Türkiye’nin kuş varlığı 470 türden oluşur. Belgrad Ormanı’nda 160 tür olduğunu biliyoruz, genel olarak 3. Havalimanı ve 3. Köprü ile bağlantı yollarının etkilediği bölgedeyse toplamda 200 türden bahsediyoruz. Yani Türkiye’deki türlerin yaklaşık yarısı burada yaşıyor.
Kuşların göç yolu değiştirilir mi? 3. Havalimanı üzerinden geçmeseler olmaz mı?
Hayır, göç yolu değişmez. On binlerce yıl içinde oluşmuş bu rotaları tecrübeli kuşlar bilir ve sürüyü yönlendirir. Ağırlığı 4 kiloyu bulan göçmen kuşlar için göç zaten son derece zor bir şeydir, hatta genç ve tecrübesiz kuşların üçte biri göç sırasında ölür. Büyük göçmen kuşlar daha az enerji harcamak için kanat çırparak değil süzülerek göç eder. Bu yüzden denizler üzerinden uçmazlar, karaların üzerinde oluşan ve ‘doğal asansör’ adını verdiğimiz termal hava akımlarıyla daireler çizerek yükselir ve belli bir yüksekliğe gelince kendilerini bırakıp süzülürler. Bu hava akımları işte 3. Havalimanı’nın yapılacağı Karadeniz’in kıyı kesimi üzerindeki 10 kilometrelik saha üzerinde oluşuyor.
3. Havalimanı’nın nihai ÇED raporunda da kuşlardan kaynaklı kaza riskinden bahsediliyor aslında, havalimanın göç yolları üzerinde olduğu da açık açık belirtilmiş.
ÇED raporunda hem kuş türleri eksik, hem de birçok yanlış bilgi var. 3. Havalimanı, 3. Köprü ve bağlantı yollarını da içine alan proje alanında 200 kuş türü görüldüğünü söylemiştik. ÇED Raporu’nda verilen listede ise proje alanında bulunması muhtemel kuş türleri 17 ile sınırlandırılmış. Bu liste bir kuş kitabından gelişigüzel alınmış. Örneğin listede yer alan Büyük Kara Sırtlı Martı (Larus marinus) ülkemizde yaygın olmayan bir tür. Ülkede yaygın olan birçok martı türüyse listede bulunmuyor. ÇED değerlendirme raporundaki ornitoloji (kuş bilimi) çalışmaları kısa süreli çalışmalar ve yeterli değil. Buradaki kuş göçünün mevsimsel olarak dağılımını ve yoğunluğunu tespit edebilmek için bölgenin düzenli olarak en az iki yıl boyunca izlenilmesi gerekiyor. Zaten tüm bu gözlemlerin inşaata başlanmadan önce yapılması gerekiyordu, inşaat başladıktan sonra değil.
Atatürk Havalimanı'nda nisandan beri 8 kaza oldu
Atatürk Havalimanı’nda 2014’ün Nisan ayından beri en az 8 uçak kuşlara çarptı. Sadece Temmuz ve Ağustos aylarında basına yansıyan 6 kaza oldu, çoğu kazada uçakların hasar gördüğü tespit edilince yolcular başka uçakla yollandı.
20 Ağustos: Nairobi seferini yapan THY uçağı, kalkıştan kısa bir süre sonra kuş sürüsüne girdi. Atatürk Havalimanı’na geri dönen uçağın motor panellerinde ve burun kısmında hasar oluştu.
18 Ağustos: Türkiye'den Budapeşte'ye uçan THY uçağı kalkış sırasında leyleklere çarptı. Budapeşte'ye inmeyi başaran uçak hasardan ötürü geri dönüş uçuşunu gerçekleştiremedi.
4 Ağustos: İstanbul’dan New York’a gidecek THY uçağının kalkış sırasında motoruna kuş girdi. Motora sıkışan kuş yüzünden alev uzaması (biriken benzinin tutuşup alev alması) olan uçak, yakıtını azaltmak için havada tur atarak 2,5 saat sonra Atatürk Havalimanı'na inmeyi başardı.
28 Temmuz: THY'nin İstanbul-Kilimanjaro seferini yapan yolcu uçağı kalkıştan kısa bir süre sonra kuş sürüsüne çarpınca Atatürk Havalimanı'na geri döndü. Aynı gün İstanbul-Berlin seferini yapan bir yolcu uçağı da havalandıktan kısa bir süre sonra kuş sürüsüne çarptı, havalimanına geri dönerek bakım için hangara alındı.
26 Temmuz: THY’nin İstanbul-New York uçağı kalkışından kısa bir süre sonra kuş sürüsüne girince havalimanına geri döndü. Yapılan kontrollerde tekrar sefere verilemeyeceği tespit edilen uçak bakıma alındı.
1 Haziran: İstanbul-Bişkek seferini yapan THY uçağının motoruna kalkışından kısa bir süre sonra kuş sürüsü girdi. Havalimanına geri dönen ve tamire alınan uçağın yolcuları başka bir uçakla gönderildi.
30 Nisan: Hamburg-İstanbul seferini yapan THY uçağı, kuş sürüsüne girdiği için piste inemedi. DHMİ yetkilileri pisti 15 dakikalığına kapatarak ölen kuşları topladı.
Risk analizi işletme sırasında yapılacakmış!
Ulaştırma Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığı’nın Nisan 2013'te yayınladığı Nihai ÇED Raporu’nda şu tespitler yer almıştı:
* “Havalimanının kurulacağı bölge Kuş Göç Yolları üzerindedir. Geçen kuş sayıları şu şekilde özetlenebilir: Minimum 500.000 leylek (Ciconia ciconia) ve 25.000 kara leylek (Ciconia nigra), minimum 250.000 yırtıcı kuş, başlıca şahin (Buteo buteo), arı şahini (Pernis apivorus) ve küçük orman kartalı (Aquila pomarina).”
* “Kuş uçak çarpışmaları ile ilgili risk analizi ancak faaliyetin inşaat ve işletme aşamasında kuş sayımları yapılması ile birlikte hazırlanabilecektir. Alanın kuş göç yolları ve kuş-uçak çarpmaları açısından değerlendirilebilmesi ve tedbir önerilerinin geliştirilebilmesi için ilkbahar ve sonbahar göç döneminde, göçmen ve yerli türler ile kışlayan türler iki yıl süreyle izlenerek, göç yolları ve uçuş rotaları belirlenecektir. Yapılacak gözlem sonuçlarına göre getirilecek tedbir ve öneriler uygulanacaktır. Bakanlık gerekli gördüğü takdirde havalimanına işletme ruhsatı verilmeden önce kuş gözlem radarlarının kurulması gibi ek tedbirler isteyebilecektir.”
* “Özellikle çarpışma bir kuş sürüsü ile yapılmış ise durum uçuş güvenliği açısından çok daha vahimdir, çünkü aynı anda birçok hasar meydana gelebilir ve hatta hava aracının tüm motorları birden zarar görebilir. Böyle bir durum meydana geldiğinde ve uçağın tüm motorları birden hasara uğradığında eğer uçak yere çok yakın bir konumda ise, pilotun durumu toparlaması için yeterince zaman ve yükseklik mevcut olmadığından, kuş çarpması neticesinde uçağın düşmesi de olasıdır.”