"2016, Cumhuriyetle Mekansal Hesaplaşmanın Zirve Yaptığı Yıl Oldu"



Candan, 2017 için dileklerini ise şöyle sıraladı: “Hepimiz için, barış, huzur ve güvenli bir yıl olsun. İnsanların birbirine düşürülmediği, ötekileştirilmediği sokaklarında bombaların patlamadığı, demokrasi ve özgürlüklerin hak ettiği konuma geldiği özgürlükçü bir yıl olsun diyoruz ve umut ediyoruz. Ben güzel olacak diye düşünüyorum bütün bunlara rağmen. 2016 ve öncesindeki bütün kentsel tahribatı da onaracağımız yılın başlangıcı olacak. Bina yıkıldı bitti olmayacak. Biz yıkılan bu binaların hepsini  o büyük gün geldiğinde yeniden yapacağız.”

2017 yılında Melih Gökçek’in Belediye Başkanı olarak devam edemeyeceğini umut ettiğini ifade eden Candan, “Gelişmeler öyle gösteriyor. Çünkü Gökçek parsel parsel Ankara’nın hesabını vermedi. Yargı süreçleri devam ediyor. 7 düvel ona karşı, kendisi bunu ifade ediyor. Ve 21 Haziran 2016’dan bu yana da Ankapark’ı hukuksuz bir şekilde elinde tutuyor ve şu anda Ankaralıların mal varlığını ulaşıma harcaması gerekirken bütçeyi Ankapark’a harcadı. Şimdi de Katarlılar’a vererek bu işten sıyrılmaya çalışıyor oda elinde patladı” dedi.

2016 yılında kent mücadelesinde yaşananlar

Candan, 2016 yılı kent gündemi açısından çok hareketli geçtiğini belirterek yaşananları şöyle anlattı: “2016 yılı yıkımlarla başladı. 23 Şubat’ta  Kumrular İkamet Sitesi yıkıldı. 25 Şubat’ta birinci derece doğal SİT alanında acele kamulaştırma yapıldı ve bu yargıya taşındı. Kaçak Saray’ın bir kitaptan öte,  İlhan Tekeli, Aziz Konukman gibi hocalarımızın konuşmasıyla bir değerlendirmesi yapıldı Bunun kitabı çıktı.  Mart ayında Danıştay binası yıkılmasına ilişkin yürütmeyi durdurma kararına rağmen yıkıldı. Mimarlar konuyu yargıya taşıdı. Bolu’da Osmanlı’dan kalan tarihi arastalar yıkıldı. AOÇ’de yeni plan yapıldı, Ankapark’ın olduğu yere palan yapıldı  o da yargıya taşındı.  Havagazı Fabrikası’nın son kalan tescili kaldırıldı bunlar yargıya taşındı. Ankara’da Cumhuriyet’in mimari eserlerinin yıkımıyla karşı karşıya kalması nedeniyle 240 akademisyen yıkımlara karşı imza vererek, yıkımların durdurulması için  Kültür Bakanlığı olmak üzere bütün siyasi partilere ve  örgütlere çağrı yaptı. Mülteci sorunu Mimarlar Odası’nın gündemine girdi. Kaçak Saray ihaleler üzerine yeniden gündeme taşındı. Munzur Vadisi ile ilgili yapılan plana Mimarlar Odası dava açtı. 10 Nisan’da çok önemli bir karar çıktı Danıştay 14 dairesi Mimarlar odasının ehliyetinin olduğunu bir kez daha oy birliğiyle ortaya koydu. Mayıs ayında Atatürk’ün Marmara Köşkü yıkıldı. Seğmenlerdeki İlhan Koman Heykeli çalındı. Mimarlar Odasının AOÇ mücadelesinde biriktirdiği bütün arşivler, Atatürk Orman Çiftliği’nin kuruluş yıl dönümünde  aocmücadelesi.org adresinden halka açıldı. Bu arada Gökçek’in şahsıma açtığı parsel parsel Ankara davasından beraat ettik.”

Cumhuriyet mimarisi tehdit altında

2016 yılında Yıldız Sarayı’nın zorla boşaltıldığını ve Mimarlar Odası Genel Başkanı ve yöneticilerinin gözaltına alındığını da hatırlatan Candan, sözlerine şöyle devam etti: "Saraçoğlu Mahallesi’nde son kalanlarda tahliye edilerek Saraçoğlu insansızlaştırıldı. Haziran ayında çöküntü haline dönüştürüldü. İmrahor Vadisi ile ilgili davalarımız devam ederken, Kanal Ankara projesi başladı. Bu arada Arı ve Orkut Stüdyoları ve Ankara Rüzgar Tüneli’nin tehdit altında olduğunu ifade ederek, tescil edilmesi için yaptığımız başvuruda tesciller reddedildi. Davalar açıldı Haziran ayında Çubuktaki baraj gazinosu yıkıldı. Üstü üste aslında 6 aylık süreçte Cumhuriyet dönemi mimari eserlerini yıkılmasına karşı bir strateji belirlendi. Büyükşehir Belediyesi’nin Hacıbayram Cami çevresinde Roma döneminden kalma duvarın yıkıldığı ortaya çıktı ve bu yargıya taşındı.  Keçiören’de ortalama yaşı 60 olan 137 ağaç kesildi. Etlik garajlarındaki yüksek yoğunluklu yapılaşma durduruldu. Tarık Akan aramızdan ayrıldı. 15 Temmuz’da bir darbe girişimi yaşandı. TBMM bombalandı Cumhuriyet tarihinde ilk kez oluyor. OHAL süreciyle birlikte kent gündemi de OHAL sürecini aşan süreçlere tanık oldu.  Anıtkabirde oyun parkı yapıldı. Mimarlar odasını ve halkın tepkisiyle 3 gün içinde oyun parkı kaldırılmak durumunda kaldı. Anıtkabir’de hemen arkasından inşa edilen halı saha süreci yargıya taşındı. Halı saha henüz kaldırılmadı. Onun takipçisiyiz, Cumhurbaşkanına hakaret ettiğimiz gerekçesiyle açılan davada beraat kararı verildi. Hem tazminat hem ceza davasından beraat davası almış durumda kaldık. Kaçak Saray’a ilişkin AİHM’e taşıdığımız dava kabul edildi ve ilk filtrasyonu geçerek incelemeye alındı.  Birlik Parkı’nda iptal kararı verildi. Dönemin AKP’li bakanları Gökçek, karşında Mimarlar Odası’nın yanında yer aldı. Cumhurbaşkanı’na hakaret davasından beraat ettiğimiz gün Gökçek 5 oda başkanı hakkında Ankapark ve AOÇ ilgili iftira ettiğimize dair yaptığı başvuruda hakkımızda dava açıldı. 5 Nisan görülecek. Dün itibariyle de Yeni Akit’in hakkımızda çıkan hakaret dolu yazılara açtığımız davada 6 bin lira tazminat kazandık ve onu Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği’ne bağışlayacağımızı ifade ettik. Bütün bu süreçlerle birlikte 2016 yılı Cumhuriyetle mekansal hesaplaşmanın zirve yaptığı yıl oldu. 2006 yılında yoğun bir şekilde başlayan Cumhuriyet dönemi mimari eserleri çok 2016 yılında ilk alt ayda çok ciddi bir yıkımla meydana geldi.  İller Bankası, Renda Köşkü ve Saraçoğlu Mahallesi tehdit altında. Cumhuriyet’in temsil aksı üzerindeki bütün yapılar tehdit altında.”