Boğaziçi Üniversitesi Kandilli Rasathanesi Ulusal Deprem İzleme Merkezi
(UDİM) Müdürü Dr. Doğan Kalafat, dün düzenlenen bilgilendirme
toplantısında açıklamalarda bulundu. Kalafat, İngiltere merkezli Uluslararası
Deprem Tespiti Ağı Başkanı Prof. Dr. Elçin Halilov’un dün
Milliyet’te yer alan “2011-2015 arasında İstanbul ve İzmir’de şiddetli deprem
olasılığının yüksek olduğuna” ilişkin açıklamalarının hatırlatılıp, bu
açıklamanın değerlendirilmesinin sorulması üzerine şöyle konuştu:
“Depremlerin önceden belirlenmesi araştırma safhasında. Maalesef deprem
olayı, kaotik bir olay. Bir depremde gördüğünüzü diğer depremlerde
göremiyorsunuz. Yapılan bu açıklamaların tamamı hipotez olarak kalır.
İstanbul’da 7 büyüklüğündeki bir depremin 2030’a kadar olma olasılığı yüzde 64.
Önümüzdeki 50 yılda olma olasılığı yüzde 75, 90 yılda ise yüzde 95. Yani
İstanbul’da 2090 yılına kadar büyük bir deprem olma olasılığı yüzde 95.”
‘Tedirginlik yapıyor’
Kalafat, “Bazen fısıltı gazetesi haberleri, sosyal ve ekonomik hayata
depremden daha çok zarar veriyor. İnsanlar tedirgin oluyor. Bizim
öncelikle yapmak istediğimiz, afet bilincini toplumda yerleştirmek ve deprem
zararlarını en aza indirmek. Depreme dayanıklı bina yapımının sağlanması ve can
kayıplarını en aza indirmek çok önemli” dedi. Depremlerin önceden bilinmesine
ilişkin bir teknolojinin olmadığını, Japonya’nın bu konuyla ilgili çok para
harcadığını da ifade eden Kalafat, Japonların çalışmalarını kısıtlayarak,
dayanıklı yapıların yapılması konusuna ağırlık verdiğini anlattı. Kalafat, 5.5
büyüklüğündeki bir depremin Türkiye’de hasara yol açtığını, bunun da yapı
stokundan kaynaklandığını söyledi.