2. Tüp Geçiti Yapın



TMMOB eski Mimarlar Odası İstanbul Büyükkent Şubesi Başkanı Niyazi Duranay, İstanbul’u planlamak amacıyla kurulduğu iddia edilen İstanbul Metropoliten Planlama ve Kentsel Tasarım Merkezi’nin (İMP) hükümet ve yerel yönetimlerin baskısıyla güdümlü çalışmalara imza attığını belirterek “Planlama, bir paylaşım ve talan politikasına dönüştürülmüş, 3. köprü gibi son derece sakıncalı bir proje Başbakan’ın keyfi kararlarına bırakılmıştır. 3. köprü hükümet ve yandaşları ile güzergâh üzerinde arsa kapatmış zenginlerden başka kimseye fayda sağlamaz” dedi.

Duranay, İstanbul Boğazı’na yapılması gündeme gelen 3. köprü projesi ve İstanbul’un ulaşım planlamasında yaşanan aksaklıklara ilişkin gazetemize değerlendirmelerde bulundu. Duranay, “Çağdaş, gelişmiş ülkelerde, ülkesel ve kentsel planlama kararları, kapı kulu olan bilim adamlarının önerileriyle alınmaz. Başbakanların helikopter gezisi sırasında ‘köprü şurada yapıla’ sözleriyle kararlar alınmaz” dedi.

‘Sorun 3. köprü değil’

Duranay, İstanbul’da12 milyonluk nüfusun taşınamaz hale geldiğini belirterek şöyle devam etti: “Bugün İstanbul’un karşı karşıya kaldığı sorun 3. köprü değil, kentin planlama sorunudur. Boğaza yapılacak 3. köprü hükümet ve yandaşları ile güzergâh üzerinde arsa kapatmış zenginlerimizden başka kimseye fayda sağlamaz. Lastik tekerlekli araçların kentin içinde yarattığı kaos, 3. köprüyle çözülemez.”

‘Çağdaşlık farkı’

Marmaray üzerinden sağlanacak demiryolu ulaşımının kent içindeki raylı sistemlerle bütünleştirilmesi durumunda 3. köprüye ihtiyaç kalmayacağını da vurgulayan Duranay, “3. köprü için harcanacak olan 5 milyar dolarla ikinci tüp geçit inşa edilebilir. Hatta hükümet 3. köprüyü unutup raylı sistemin geçeceği ikinci bir tüp geçit için çalışmalara başlamalıdır. Fransa’da Paris-Marsilya arası 800 kilometredir ve trenle 3.5 saatte katedilmektedir. İstanbul-Malatya arası 1100 kilometre ve trenle 30 saat sürüyor. Bu Türkiye’nin gelişmiş Batı ile arasındaki çağdaşlık farkıdır” diye konuştu.

3. köprünün Karadeniz Sahil Yolu’yla bağlantılandırılmak istenmesini de eleştiren Duranay, “Doğal dengeye karşı koyamayan bu yollar için ormanlar ve sahil de yok edilecek. İnsanlar, yollar için yaşamıyorlar” dedi.