2 Bin Yıl Sonra Gün Yüzüne Çıkıyor



Tekirdağ’da devam eden arkeolojik kazılarda, Trak Tapınağı’na ait çok sayıda 2 bin yıllık tarihi eser bulundu.
 
Tekirdağ’da merkeze bağlı Karaevlialtı bölgesinde bulunan ve milattan önce 2. yüzyılda çıkan yangın sonucunda kullanılamaz hale geldiği sanılan Heraion- Teikhos Antik Kenti'ndeki Pantheon’da (şehrin saygı duyduğu tüm tanrıların kutsandığı yer) kazı çalışmaları devam ediyor.

Kazı başkanı Ahi Evran Üniversitesi Arkeoloji Bölümü Başkanı Prof. Dr. Neşe Atik, bu kazının Traklar'a ait ilk şehir kazısı olduğunu söyledi.

Atik, 2. yüzyılda çıkan yangından dolayı kullanılamaz halde olduğu sanılan tapınaktan şu ana kadar önemli eserler çıkarıldığını söyledi ve “Tapınak içinde şimdiye kadar çok sayıda Hera, Kybele, Eros, Afrodit gibi tanrılara ait heykelcikler ile tunçtan yapılmış paralar, pişmiş topraktan damgalı Amphora kulpları ve küpler, kurşundan yapılmış sapan taşı ve benzeri eserler çıkardık.” dedi.

Atik, 2000 yılından bu yana çalışmaların devam ettiği Karaevlialtı bölgesinde; ilginç buluntular elde ettiklerini söyledi ve “Bu yılki çalışmalarda kentin en yüksek tepesindeki tapınağı ortaya çıkarmaya çalışıyoruz. Elde ettiğimiz bulgulara bakarak ilk başta tapınağın bir yangında yok olduğunu sandık” dedi.

Kazılar şehrin kuzey doğusunda yapılmaya devam ederken, şehrin kuzey batısında 2,5 metre kalınlığında duvarları olan kare şeklinde bir kule bulundu. Tapınağın kuzey doğusunda yüzeye yakın olan bu heybetli kuleyi kazmaya başladıklarını açıklayan Prof. Dr. Atik, ”Bu kule kuzey doğuda bir kapının parçası olmalı; ancak henüz ona bağlanan sur duvarları ortaya çıkmadı. Duvar örgü sistemi ve kalınlığından savunma için yapıldığını anlıyoruz; çünkü 2,5 metre kalınlığında duvarları olan bu kule 11 metreye 11 metrelik devasa büyüklükte.” diye bilgi verdi. Atik, kulenin çevresinin surlarla çevrili olduğunu da bildirdi.

KÖPEKLER KUTSAL HAYVANDI

Kazıya başlayalı 1 hafta olmasına rağmen tapınağın içinde ilginç buluntular ortaya çıkardıkları ifade eden Atik, “Türklerde koçun kutsal olması gibi Traklar’da da köpek kutsal hayvan olarak kabul ediliyor. O dönemde iyi şans getirmesi için köpekler kurban ediliyordu” dedi ve ekledi, “Bu tapınağın 3 ayrı evresi var: Döşemelerin üzerindeki kap parçalarından yaptığımız incelemeye göre milattan önce 6. yüzyıldan itibaren burada kutsal alan var. 4. yüzyılda bir yapılaşma daha oluşmuş. Milattan önce 2.yüzyılda da, bu görkemli tapınak inşa edilmiş. Bu tapınak birçok kültürün hepsini birden içinde barındırıyor.”

Daha önceki kazı çalışmalarında en yüksek tepenin kuzey batısında Traklar’a özgü değişik tümülüs mezarlığı bulduklarını söyleyen Atik, bunları açığa çıkarmak istediklerini, bu mezarların sıra dışı olduklarını ve bu nedenle bu yılki projelerinde bozulmamış haldeki bir iki örneği açmak istediklerini söyleyerek, bu sayede Trak erkeklerinin eşlerinden biriyle gömülmüş olabileceğini saptamak istediklerini belirtti.

'ÖLEN EŞİYLE GÖMÜLÜYORDU'

“Çünkü tarihçi Heredot’a göre, Trak erkeklerinin çok eşleri olurdu. Trak erkekleri öldüğü zaman kadınları da mezara girmek istermiş. İhtiyar heyeti de hangi kadının bu şerefe nail olacağına karar verir, ölen Trak erkeği bir eşiyle birlikte gömülürmüş; fakat bunu hiçbir yerde tespit edemediler.” diyen Atik, daha önce bulunan mezar yan yana iki gömünün yapılmasını gerektirecek şekilde olduğunu; ancak mezardan ortaya çıkarılanların biraz karıştırıldığını, kesin bilgiler için bozulmamış bir mezar gerektiğini ifade etti ve kazı çalışmalarının 1 ay süreceğini, sağlıklı bir şekilde devam etmesi için de bu alanda çalışmaların kamulaştırılması gerektiğinden söz etti.

‘TARİHİN ORTAYA ÇIKMASI İÇİN DESTEK BEKLİYORUZ’

Atik, sözlerine arkeolojik çalışmaların çok masraflı ve sabır isteyen bir iş olduğunu belirterek devam ederken son olarak da, ”Kültür ve Turizm Bakanlığı bu kazı için bize 30 bin lira tahsis ediyor. Şu anda bu paranın yarısı bize verildi. Bu parayla bu kazıyı sürdürmemiz mümkün değil. Benim gibi diğer arkeolog arkadaşlar da aynı sıkıntıyı paylaşıyor. Yeme, içme ve temizlik ihtiyaçlarını resmi belge olarak gösterme şansımız olmadığından büyük sıkıntı yaşıyoruz. Tarihin ortaya çıkması için destek verilmesini istiyoruz.” dedi. (AA)