İstanbul’da en önemli tarihi miraslardan biri olan Doğu Roma dönemine ait 1700 yıllık su yolu, özel kum ocağı firmasının usulsüz faaliyetleri nedeniyle yok olmak üzere. Çatalca’ya bağlı Kalfaköy’de yaşanan çevre felaketine karşı harekete geçen Kuzey Ormanları Derneği yöneticileri ve su yolu çevresindeki 37 köyün muhtarı, kum ocağı firması hakkında suç duyurusunda bulunurken, firmanın İstanbul 1 Numaralı Kültür Varlıklarını Koruma Kurulu’nun koruma kararına rağmen birinci derece arkeolojik sit alanında dinamitle patlatma yaparak faaliyetine devam ettiği ortaya çıktı.
Milliyet’ten Mert İnan’ın haberine göre; İstanbul 1 Numaralı Kültür Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu, 26 Haziran tarihli kararında, koruma altına alınan bölgede, tarihi dokuya zarar verildiği, maden yolu olarak kullanılan kısımda kalan tarihi yapıların yok edildiği, herhangi bir kuruma bilgi verilmediği ve maden sahasında kalan su yolunun başka noktalarında da kaçak kazı yapılarak tahrip edilmesi nedeniyle ilgililer hakkında suç duyurusunda bulunulması gerektiğini belirtti. Ancak Koruma Kurulu’nun kararından bir ay sonra özel madencilik şirketinin çalışmalarına devam ettiği ve 23 Temmuz’da arkeolojik sit alanında patlatma yaptığı öne sürüldü.
Kuzey Ormanları Derneği’nden Eren İpçizade, “Koruma Kurulu’nun 26 Haziran’da aldığı karara rağmen, firmanın koruma altına alınan bölgede 23 Temmuz’da iş makineleriyle kazı ve hafriyatın yanı sıra dinamitle patlatmalar yaptığı tespit edildi. Bu kanunsuz uygulama Çatalca İlçe Jandarma Komutanlığı tarafından 23 Temmuz’da tespit edilerek Kalfa Mahallesi Muhtarlığı’na bildirildi. Oysa ki İstanbul 1 Numaralı Kültür Varlıklarını Koruma Kurulu, 26 Haziran’da aldığı kararda, tarihi su yolunun bir kısmının yok edildiği, bir kısmında ise kaçak kazılar yapılarak tahrip edildiği, bu nedenle ilgililer hakkında suç duyurusunda bulunulması gerektiğine karar vermişti. Tarihi kalıntılarla ilgili hiçbir idari kuruma bilgi verilmediği de tespit edildi. Roma su yollarına ait kalıntıların kurtarılması için firmanın faaliyetinin durdurulmasını ve sorumlular hakkında cezai işlem başlatılmasını istiyoruz.” dedi.
Tahribat devam ediyor
İpçizade, “Daha önce üç muhtar kültürel mirasa zarar veren taş ocağının kapatılması için Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’na başvurdu. Bölgede Koruma Kurulu’nun kararı da hiçe sayıldı. Hukuk dışı süreç belgelenmiş olmasına rağmen, ocak tahribata devam ediyor. Bu çok önemli tarihi mirasa darbe vuran taş ocağı derhal kapatılmalı.” diye konuştu.
Haberin tamamına linkten ulaşılabilir.