Koza Altın Yönetim Kurulu Başkanı Akın İpek, Bergama altın madeniyle ilgili İzmir 4. İdare Mahkemesi'nin verdiği kararın imar izinlerini iptal eden nihai bir karar olmadığını söyledi. Mahkemenin devam ettiğini belirten İpek, bilirkişi heyetine davanın başında ve zamanında itiraz ettiklerini dile getirdi. Bergama köylülerinin avukatı Senih Özay, altın madeninin nazım imar planının iptaliyle ilgili olarak açtıkları davada, mahkemenin yürütmeyi durdurma kararı verdiğini belirtmiş ve madenin kapanması gerektiğini iddia etmişti.
Akın İpek, konuyla ilgili yaptığı açıklamada, madenin 4 bin 800'den fazla yetkili imzayı tamamlayarak Gayri Sıhhi Müesseseler Yönetmeliği'ne göre açılış iznini aldığını ifade etti. Madenin imar planlarının iptali için açılan davanın konusunun verilen imar izninin yasa ve yönetmeliklere uygun olup olmadığı ile ilgili olduğunu vurgulayan İpek şöyle konuştu: "Bir faaliyete hangi şartlarla izin verileceği kanunlarımızda açıkça bellidir. İmar izni ile ilgili yasa 3194'ün 8. maddesidir ve bu konuda izin veren idarenin inisiyatif olarak kullanacağı başka bir yasa yoktur. Altın madenine imar izni veren idare, bu yasaya göre ve eksiksiz olarak işlem yapmıştır. Hiçbir bilirkişi bunun aksini iddia edemez. Ederse eksikliği kanun maddesi ve yönetmeliklerle ortaya koymalıdır."
Altın madeninin çevreye zarar verdiğine dair hiçbir mahkeme kararı ve tespitinin olmadığını kaydeden İpek, şirketin 4 yılı aşkın süredir faaliyetine devam ettiğini ve bugüne kadar hazırlanan tüm raporlarda insan sağlığı ve çevre güvenliğini tehdit edebilecek en küçük risk faktörünün tespit edilmediğini dile getirdi. İzmir 4. İdare Mahkemesi'nin verdiği kararın imar izinlerini iptal eden nihai bir karar olmadığını vurgulayan İpek, "Bilirkişi heyetine davanın başında ve zamanında itiraz edilmiştir. Mahkeme tarafından değerlendirecektir. Şirketimizin alınan ara karara itiraz hakkı vardır, yasal süre içerisinde itirazlarımız yapılacaktır. Yargı süreci devam etmektedir ve nihai hiçbir karar yoktur." dedi. İpek, açıklamasında, davacı avukatların dava süreci devam ederken madenin kapanması için her makama dilekçe vermeleri ve yargıyı etkilemeye çalışmalarının yeni bir şey olmadığını sözlerine ekledi.