Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, 1.5
yıldır hazırlıkları süren yeni teşvik sisteminin ve istihdam
önlemlerinin ayrıntılarını Başbakanlık binasında düzenlediği bir basın
toplantısıyla açıkladı. Erdoğan'ın açıklamasından bazı önemli satırbaşları
şöyle:
"Dünya ekonomisinin kendi kendine bu krizden çıkamayacak. Bu
nedenle ülkeler art arda mali önlem paketlerini devreye aldılar. Böylece üretim
ve istihdamdaki daralma yavaşladı. Ancak para politikası önlemleri tek başına
yeterli olmuyor. Küresel ekonominin bu yıl yüzde 1,3 daralması bekleniyor.
Türkiye de artık küresel bir aktör haline geldi. Türkiye'nin böyle bir krizden
etkilenmemesi mümkün değildi. Biz 'krizden etkilenmeyiz' iddiasında bulunmadık.
Türkiye'nin aldığı tedbirlerle en az seviyede etkileneceğini ifade ettim. Bunu
'teğet geçecek' diye ifade ettim. Diğer ülkelerde iflaslar gündemi meşgul
ederken, ülkemizde bankacılık sektöründe ciddi sıkıntı yaşanmadı.
Daha önce Hong Kong hapşırdığında Türkiye ağır grip geçiriyordu. Geçmişe göre
daha sağlıklı bir yapıya sahibiz. Uyguladığımız politikalarla krizin etkisi
düşük kaldı. 'Bize bir şey olmaz' düşüncesinde olmadık. Krizin etkisini
sınırlandırmak için ilk andan itibaren tedbirler aldık. 60'tan fazla değişik
tedbirlerin olumlu sonucunu aldık. Yeni teşvik sistemi çalışması yeni
yatırımları desteklemek amacıyla hazırlandı. Ülkenin rekabet gücünü artıracak ve
bölgesel gelişmişlik farklarını en aza indirecek yatırımlar desteklenecek.
Sistemi üç gruba ayırdık. Büyük proje yatırımları için 12 sektör belirledik.
Kara taşıtı Tekstil, konfeksiyon, deri sektörü, madencilik,
tıbbi aletler, ilaç, elektronik hava aracı, makine imalatı,
demiryolu, liman, transit boru hattı taşımacılığı ve kimya
sektörleri desteklenecek.
Tutarı 250 milyon lira olan yatırım projelerini, büyük yatırımlar olarak
destekleyeceğiz. Transit boru hattıyla taşımacılık da büyük yatırımlar olarak
teşvik edilecek. Madencilik yatırımları büyük yatırımlar kapsamına alınacak.
Elektronikte de katma değeri yüksek büyük proje yatırımlarını teşvik edeceğiz.
Büyük proje yatırımları için kurum ve gelir vergisi indirimi, bölgelere ve büyük
proje yatırımlarına farklı uygulanacak. Altyapısı mevcut olan hava araçlarındaki
makina imalatlarını destekleyeceğiz. SSK priminde işveren hissesi belli süre
Hazine tarafından karşılanacak. Az gelişmiş bölgelerde yatırımların kredi
faizinin bir bölümü karşılanacak.
Teşvikte dört bölge
ayrımı
İllerimizi dört bölgeye ayırdık. Şimdi bölgesel olarak ele aldık. Ağırlıklı
olarak Doğu ve Güneydoğu bölgelerinin yer aldığı üçüncü ve dördüncü bölgede
tarım ve tarıma dayalı imalat sanayi, konfeksiyon gibi emek yoğun sektörler
teşvik edilecek. Turizm, sağlık ve eğitim yatırımları da desteklenecek. 81 ilin
tamamı yeni teşvik sisteminden faydalanacak.
Yatırımcılar elde edecekleri kârdan yüzde 20 yerine birinci bölgede yüzde 10,
ikincide yüzde 8, üçte yüzde 4, dörtte yüzde 2 kurumlar vergisi ödeyecek.
İndirimli kurumlar vergisi oranlarından yararlanma süresi, bölgelere ve
yatırım büyüklüğüne göre değişecektir. Az gelişmiş bölgelere yatırım yapanlar,
daha uzun süreyle bu imkandan faydalanacaktır. Yatırım yapanlar sağladıkları
yeni istihdam için SSK işveren primini birinci bölgede iki yıl, ikinci
bölgede üç yıl, üçüncü bölgede beş yıl, dördüncü bölgede 7 yıl boyunca
ödemeyecek.
Üçüncü ve dördüncü bölgelerde yatırım yapanların kullandıkları TL kredi
faizinin üçüncü bölgede 3 puanını, dördüncü bölgede 5 puanını Hazine'miz
karşılayacak. Bu oranlar döviz cinsi krediler için sırasıyla 1 ve 2 puan
olarak belirlendi. Kredi faiz desteğinin üst limitleri, AR-GE ve çevre
yatırımları için 300 bin lira, diğer yatırımlarda ise 500 bin lira
olacaktır. Büyük proje yatırımları ile bölgesel ve sektörel bazda
belirlenmiş yatırımlar, yatırım yeri tahsisi desteğinden de
faydalanacaktır.
Bölgesel farklılıkları gidermek üçüncü ve dördüncü bölgelerde istihdamı
artırmak amacıyla tekstil, konfeksiyon ve hazır giyim, deri ve deri
mamulleri sektörlerinde birinci ve ikinci bölgelerde üretim yapan
girişimcilerimize yeni bir fırsat sunuyoruz. Bu kapsamda 2010 yılı sonuna
kadar birinci ve ikinci bölgeden üçüncü ve dördüncü bölgeye taşınacak
firmaların en az 50 istihdam sağlamak koşuluyla 5 yıl süreyle SSK işveren
pirimi Hazine tarafından karşılanacak, bu firmalara kurumlar vergisi yüzde
20 yerine yüzde 5 olarak uygulanacak ve nakliye masrafları da tarafımızdan
karşılanacak. Teşvik paketini kriz ortamını fırsata çevirmek için yürürlüğe
koyuyoruz. Bu sistemden 2010 sonuna kadar başlayacak yatırımlar
yararlanacak.
500 bin kişiye iş imkanı
İstihdam da aktif işgücünün desteklenmesi çalışmasını uygulamaya geçiriyoruz.
İşsizlere 6 aya kadar iş imkanı oluşturacağız. Bu çerçevede 120 bin işsizin
okulların ve sağlık kurumlarının bakım oranım, çevre düzenlemesi gibi işlerde
istihdamını hedefliyoruz. Vasıflı işgücü ihtiyacı için mesleki eğitim
faaliyetleriyle 200 bin işsize kurs verip meslek edinme imkanı getirilecek. 10
bin işsize girişimcilik eğitimi verilerek destek olunacak. Lise ve üstü eğitim
alan 100 bin gencin stajyer olarak istihdam edilmesi sağlanarak iş bulmalarının
önünü açıyoruz. Bu çerçevede 6 ay destek sağlayacağız. Sosyal güvenlik primleri
de 6 ay devlet tarafından karşılanacak. İstihdam şurası toplanıp uzun vadeli
istihdam politikası oluşturulacak. Bu paketle 500 bin kişiye istihdam imkanı
oluşturuyoruz.
KOBİ'lere yüzde 65'lik kredi
garantisi
Kredi garanti sistemini de başlatıyoruz. Bu sistemden ve bununla birlikte
yıllık cirosu 25 milyon liranın altında ve en fazla 250 çalışanı olan KOBİ'ler
yararlanacak. 30 Haziran 2008'den önce takibe düşmüş borcu olmaması şartı
aranacak. KOBİ'ler bu sistemle yeni krediler sağlayabilecek. Sistemde iki yıl
boyunca sağlanacak krediler için uygulanacak. Kredinin yüzde 65'ine Hazine'nin
desteğiyle kefalet verilecek, kredi riskinin yüzde 35'i bankalarla üstlenecek.
İlk etapta kredi garanti kurumlarına 1 milyar lira kaynak aktarılacak. Bu
kaynağa karşılık 10 milyarlık krediye kefalet sağlanmasını bekliyoruz."
Soruları da yanıtlayan Erdoğan şunları söyledi: "Buradaki maliyet durumu buna
katılımlarla ilgili bir süreç. Açıklanan paketin maliyetinin ucu açık. Ne kadar
müracaat olursa, ona göre maliyeti belirlenir. Ancak biz maliyeti karşılamakta
kararlıyız. İstihdam paketinin maliyeti 1 milyar TL'yi bulabilir.
IMF ile görüşüyoruz ama...
IMF ile görüşmeleri şu anda da devam ettiriyoruz. Görüşmeler noktasında
sıkıntı yok. İlk başladığımız andan itibaren IMF'ye karşı önerilemizi verdik,
onlardan bize bazı yeni teklifler geldi. Biz tekrar bazı öneriler sunduk. Geçen
Mayıs'tan bu yana yaklaşık 13-14 ay geçti, süreç devam ediyor. Biz ülkemizin
menfaatini zedeleyecek anlaşmaya 'evet' diyemeyiz. Akşam belli mutabakata
yaklaşıp, yarın başka önerilerle gelinince buna 'evet' diyemeyiz. Siyasi noktada
bir içerik taşıyorsa ona hiç olumlu bakamayız. İşin siyasi neticeleri oluşuyorsa
kararı biz veririz. Bunu kendilerine çok açık söyledik. Bu ay sonuna kadar bazı
karşılıklı görüş alışverişlerini yeni ekonomi koordinasyonu yapacak,
netiyeceyi göreceğiz. Henüz kesilip atılmış bir şey söz konusu
değil, görüşmeler sürüyor. Piyasa oyuncularının bir kısmı beklenti içine
girebilir ama hükümetin oyuncularığ 'IMF varsa var, yoksa yok'
noktasında olmamalıdır. Son 14 ayda bizim piyasa oyuncuları IMf ile ayakta
durmadı.
ÖTV indirimi bazı sektörlerde sürecek
ÖTV indirimine yönelik çalışma sürüyor. Bazı sektörlerde sıçrama çok ciddi
oldu. Şu anda bu sektörleri arkadaşlarımız tek tek inceliyor. Bunların içinde
devam kararı alınacak olanlar var, alınamayacak olanlar var. Örneğin otomotivde
yerli üretimde üç vardiya çalıştığını söyleyen patronlar var. 'Kriz varsa,
çare de var' kampanyasını destekliyoruz. 'Harcayacak para yok' diyenler
yanılıyor. Kusura bakmayın arkadaşlar para var. Para yok diye bir şey yok. Biz
gelince en düşük memur maaşı 660 liraydı şimdi 1.200 liraya
çıktı."