Artvin’in Arhavi ilçesinde şehir merkezine yapılan Kavak Hidroelektrik Santrali(HES) için Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından çevresel etki değerlendirme (ÇED) olumlu raporu ilk olarak 2012 yılında verildi. Radikal'den İdris Emen'in haberine göre, ÇED olumlu raporu hazırlanırken Kapistre deresindeki canlılar için hayati öneme sahip olan ‘can suyu’ ölçümünün yanlış yapıldığını ve HES’in faaliyete girmesi durumunda Kapistre deresinin tamamen kuruyacağını savunan bölge halkı Rize İdare Mahkemesi’ne başvurunca, mahkeme bilirkişiden can suyu ile ilgili ek inceleme istedi. Bilirkişi heyeti, ÇED olumlu raporu alınırken can suyu ölçümü yapıldığı iddia edilen bölgeyi tekrar inceledi. İncelemeler sonucunda heyet firmanın, ‘ıslak çevre yöntemi’ hesaplamaları yaparken Kapistre deresinin HES projesinden hiç etkilenmeyen bölgelerinde can suyu ölçümü yaptığını tespit etti. İncelemeler sonucunda hazırlanan bilirkişi raporu Rize İdare Mahkemesine iletildi. Mahkeme, ÇED olumlu kararını Eylül 2014 yılında iptal etti. ÇED iptal kararına itiraz eden firma ise temyiz için Danıştay 14. Dairesi’ne başvurdu. Ancak temyiz sürecin uzaması üzerine firma Kavak HES projesi için ikici defa ÇED süreci başlattı. Şehir içine yapılması istenen HES projesi için Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından Mart 2015’te ikinci kez ÇED olumlu raporu verildi.
‘İkinci ÇED raporu da iptal edildi’
HES Projesine verilen ikinci ÇED olumlu raporuna da itiraz eden bölge halkı iptal istemiyle Rize İdare Mahkemesi’ne bir kez daha dava açtı. Mahkeme Temmuz 2015 tarihinde ikinci ÇED olumlu raporunu da iptal etti. Firma üçüncü kez ÇED olumlu raporu almak için girişimlerde bulunduğu sırada Danıştay Rize İdare Mahkemesi tarafından iptal edilen 1. ÇED olumlu raporu hakkında bozma kararı verdi. Firma ilk ÇED olumlu raporuyla ilgili Danıştay’ın bozma kararını gerekçe göstererek HES yapımına başlayınca Arhavi halkı dün Arhavi Cumhuriyet Başsavcılığı’na başvurarak firma hakkında suç duyurusunda bulundu. Suç duyurusu dilekçesinde Kavak HES inşaatıyla ilgili şu ifadeler kullanıldı: “Bu proje ile ilgili olarak Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından verilen ÇED Olumlu kararları Rize İdare Mahkemesi tarafından değişik kararlar ile iptal edilmiş bulunmaktadır. En son Çevre ve Orman Bakanlığı tarafından 16.03.2015 tarih 3830 sayılı kararı ile 2. kere verilen “ÇED Olumlu” kararı da Rize İdare Mahkemesinin E:2015/298, K:2015/408 sayı ve 10.07.2015 tarihli kararı ile iptal edilmiş ve Ağustos ayında bu karar dayanak yapılarak inşaat faliyetleri Artvin İl Çevre Müdürlüğü tarafından mühürlenerek durdurulmuş bulunmaktadır. Halen Artvin İl Çevre Müdürlüğünün bu mühürleme işlemini geri alan bir yazısı veya işlemi bulunmamaktadır. Buna rağmen 07.11.2015 tarihi itibari ile firma alana girerek, 2012 yılında verilen bir ÇED Olumlu kararını iptal eden ilk derece mahkemesinin kararının Danıştay tarafından bozulmasını gerekçe yaparak çalışmalara başlamış bulunmaktadır.Oysa 2012 yılında verilen ÇED olumlu kararı Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nın 16.03.2015 tarih 3830 sayılı kararı ile 2. Kere verilen ÇED Olumlu Kararı ile yürülükten kaldırılmış ve hukuken artık yok hükmünde olan bir karardır. Bugün itibari ile Artvin İl Çevre Müdürülüğü’nün inşaat alanına koyduğu mühürü kaldıran bir kararı bulunmamaktadır.”
Mahkeme iptal ediyor bakanlık ÇED veriyor
Mahkemelerin ÇED’lerle ilgili iptal kararı verdikten sonra Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından aynı HES’ler için yeniden ÇED süreci başlatılmasının yanlış olduğunu söyleyen avukat Yakup Okumuşoğlu sözlerine şu şekilde devam etti: “Kavak HES için verilen ilk ÇED kararı zaten ikinci ÇED’le revize edildi. Dolayısıyla ilk ÇED’in hükmü yoktur. Firma ikinci ÇED’i aldıktan sonra birinci ÇED’e göre çalışma yürütemez. Firma sadece ikinci ÇED’i esas alarak çalışma yapabilir. Ancak ikinci ÇED de mahkeme tarafından iptal edildi. Bu durumda firmanın dayanaksız olan çalışmasının hukuka uygun olmadığı ve suç kapsamında olduğu gerekçesiyle savcılığa başvurduk. Bu faaliyeti durdurmayan Çevre ve Şehircilik Bakanlığı hakkında da gerekli hukuki girişimleri yapacağız. Mahkemelerin verdiği her ÇED iptal kararından sonra bakanlık HES’ler için yeni ÇED’ler vererek bir hukuk garabeti yaratıyor. Hukuk ve mahkeme kararları kevgire döndü. Biz bu garabetin içinde adalet hukuk arıyoruz.”