Tunus Cerbe Adası'nda bulunan ve bir dönem askeri üs olarak da kullanılan 20'ye yakın tarihi yeraltı mescidi ilgi bekliyor.
Kuzey Afrika'nın en büyük adası Cerbe'de sahillere yakın bölgelerdeki yeraltı mescitleri, adeta yıllara meydan okuyor.
Yaklaşık 3 ila 5 metre yerin altında ve birçoğu kayalar oyularak yapılan mescitler, yetkililerin ilgisizliği ve define avcılarının bilinçsiz kazıları nedeniyle yok olma tehlikesi yaşıyor.
Tunus 9 Nisan Üniversitesi Arkeolojik Bilimler Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Sadık bin Amran, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Cerbe Adası'nda 380 cami olduğunu bunlardan 20 tanesinin ise yeraltı mescidi olarak inşa edildiğini belirtti.
"İlki 12. yüzyılda"
Mescitlerin ilkinin 12. yüzyılda yapılan Elvata Mescidi olduğunu aktaran Amran, "Bu mekan yeraltındaki büyük bir kaya oyularak dört metre derinliğe inşa edilmiş. Merdivenlerle inilerek girilen mekanın aydınlatılması için tavandan pencere açılmış. Mescit içinde biri namaz kıldırmak, diğeri ise Kur’an-ı Kerim öğretmek amacıyla 2 tane mihrap hazırlanmış" dedi.
Mescitlerin neden yeraltında yer aldığına ilişkin bilgi veren Amran, "Geçmiş dönemlerdeki jeolojik nedenler ve savaşlardan dolayı birçok yapı yeraltına yapılıyordu. 12. yüzyılda adada ev ve iş yerlerinin birçoğu yeraltına inşa edilmiş. Bir diğer neden ise coğrafi olarak, yazları çok sıcak geçen adada, yeraltındaki yapı yazın serin kışın sıcak oluyor. Bu da bir etken olarak görülebilir" diye konuştu.
Bölgede 16. yüzyılda korsanların sayısının ve adaya saldırıların artması nedeniyle bu mescitlerin zaman zaman askeri üs olarak da kullanıldığını ifade eden Amran, şunları kaydetti:
"Adada bulunan mescitlerinin çoğunun sahil bandında inşa edilmesi konusuyla ilgili gerçekleştirdiğimiz araştırmalar, mescitlerin zaman zaman adanın savunması için kullanıldığını ve inşa edilirken bu nedenin gözününde bulundurulduğunu ortaya koymaktadır. Denizden adaya saldıranlara karşı yeraltında inşa edilen yapılar savunmada önemli görevler üstleniyorlardı."
Tarihi eserlerin yetkililerin ilgisizliği ve define avcılarının bilinçsiz kazıları nedeniyle tahrip olduğunu aktaran Prof. Dr. Sadık bin Amran, bu mescidlerin en kısa zamanda korunma altına alınması gerektiğini vurguladı.