|
br /> Serdar Saylan / DENDRO Genel Müdürü
Tek bir günde, belki birkaç haftada ulaşabileceğimiz firmalarla buluşma şansımız oldu. Bizim önceliğimiz, üretimini yaptığımız lamine parke ve daha özel projelerde kullanılan standart dışı laminat parkeler; bu anlamda katılımcıların genelinin bizim hedef kitlemizle örtüştüğünü söyleyebilirim. Burada YEM’e önerim, bir sonraki ayağın yurtdışında iş yapan firmalarla benzer bir etkinlik yapılması olabilir. Çünkü inşaat malzemesi üreten firmalar için onlar büyüyen ciddi bir pazar. Bu tür organizasyonlar, tedarikçinin ve üreticinin de bir anlamda nerede durduğunu doğrudan görmesine katkı sağlıyor. Ben de, sektörden sektöre değişmekle birlikte, inşaat malzemesi dağıtımında organizasyonun çok iyi olmadığını düşünüyorum. Bu, parke sektörü için de söylenebilir. Ara satıcılar ya da toptancılar, malzeme konusunda çok bilinçli değiller. Bu anlamda doğrudan alıcıyla muhatap olduğunuzda, aksaklıkları tespit etme şansınız var. Kendimizi biraz bunun dışında tutuyorum; çünkü zaten bir şekilde alıcılarla direkt ilişki kurmaya çalışıyoruz.
 Ali Aydın / Seba Ulus İnşaat Sanayi AŞ Projeler Koordinatörü
Organizasyonun daha iyi olabilmesi için biraz daha branşlaşılabilir; yani inşaat sektörü içindeki disiplenler de kendi içindeki yalıtım, kaba inşaat, mekanik gibi kısımlara ayrılabilir. Aynı ürün grubundan birçok firmayla görüşmek, daha efektif bir sonuç çıkartabilir. Satın alma süreçlerinde, o ihtiyaç anında en yakınında kim varsa ondan alışveriş yaparsınız. Ya bir evvelki projede birlikte çalıştığın kişi ya da kurum olur; ya da birkaç gün önce sana uğramış olandır. Bu nedenle ben tedarikçilere hep, “İşinizi siz kendiniz takip edin, ben sizi takip edemem. Neler ürettiğinizi siz anlatın” diyorum. Çünkü biz o kargaşa içinde birçok kalemi düşünürken, o an elimizin altında ya da dosyalarımızda hangi firmalar varsa onunla çalışmayı tercih ediyoruz; arkadaşlar dosyalarını o yönde hazırlayıp bize sunuyorlar. En önemli etkenlerden biri de fiyatlar. Biz üretici ve uygulayıcı firmayla aynı başlık altında sözleşme yapmayı tercih ediyoruz; ki üretici ya da uygulayıcıdan kaynaklanan sıkıntıları aynı çatı altında çözebilelim, tek bir muhatabımız olsun.
 Serdar Urfalılar / Urtim Kalıp ve İskele Sistemleri Genel Müdürü
Hem işverenlerin ve yatırımcıların, hem de tedarikçilerin zaman sıkıntısını aşmaları için çok doğru bir organizasyon. Benim de uzun zamandır tanıdığım, hepsi firmalarında 20 – 25 sene sonrasında çok iyi noktalara gelmiş, tabiri caizse patronların sağ kolu olmuş kişiler burada; İNDER güzel bir çalışma yapmış, doğru isimleri buraya getirmiş. Türkiye’de tedarik zinciri dediğimiz konu, çok kurumsallaşmış değil. Bunun kurumsallaşması, hem satın alma yapan firmalara, hem de tedarikçilik yapan firmalara avantaj sağlayacak. Doğru firmadan ürün alacaksınız, doğru firmaya ürün satacaksınız ve ayrıca bunun bir sürekliliği olacak. Tedarik konusunda yurtdışında ortak satın almalar yapan firmalar var. Türkiye’de henüz böyle firmalar olmasa da, bu buluşma da ortak bir satın alma platformu gibi oldu. Bu çalışmalar ileriki dönemlerde daha profesyonel bir boyuta taşınırsa, örneğin bir havuz oluşturulabilir ve ona göre bir fiyatlandırma yapılabilir. Ben de kendi tedarik zincirim içinde volümümü, alımımı ona göre ayarlarım. Avrupa’daki kriz nedeniyle herkes oraya mal satamayacağı endişesini yaşıyor. Ama asıl görünmeyen şey, Avrupalı üreticilerin bizim pazarlarımıza girmekte olduğu. Örneğin benim sektörümde eskiden Türkiye’yi bilmeyen üreticiler, şimdi yatırım yapmaya başladılar. Eskiden Avrupa’ya ürün satarken, şimdi hem satamamaya, hem de burada onlarla rekabet etmeye başladık. Eğer tedarikçilerle satın almacıları bu şekilde bir araya getirip, iyi bağlantılar kurdurabilirsek; bu herkesin yararına olacaktır.
|
