STRONG>Topkapı Sarayı’nın altındaki su yolları ilk kez canlı
yayında NTV ekranına geldi. Hırka-i Saadet Dairesi’nin önündeki
içi su dolu sarnıç, haç motifleri taşıyor. Konuya ilişkin detaylar ayrıca
National Geographic Türkiye dergisinin bu ayki (Mart
2010) sayısında yer alıyor.
Arkeolog, mimar ve su altı
fotoğrafçılarından oluşan bir ekip bir süredir Topkapı Sarayı’nda hummalı bir
çalışma yürütüyor. Topkapı Sarayı ve Ayasofya’nın altındaki su kanalları
ile sarnıçlar araştırılıyor.
Tarihi
yarımadanın altındaki su yollarının haritası çıkarılıyor. Su yollarının uzunluğu
3 kilometreyi buluyor. Hırka-i Saadet
Dairesi’nin önünde içi su dolu sarnıç, haç motifleri
taşıyor.
Araştırmayı yapan ekibin başındaki İstanbul Teknik Üniversitesi
(İTÜ) Fen-Edebiyat Fakültesi İnsan ve Toplum Bilimleri Öğretim Üyesi Dr.
Çiğdem Özkan Aygün, çalışmaları anlattı:
“Yalnızca bu çalışma
için üretilmiş teknik cihazlar var ve onları kullanıyoruz. Benzerleri Mısır
pirametlerinin araştırmasında da kullanılmıştı. Bunlar yer altında çalışan
paletli kameralar ve su altında gezebilen robot kameralar. Ekibimizin içinde
arkeologlar, mimarlar, inşaat mühendisleri de var. Çalışmaya 2005’te
Ayasofya’dan başladık. Taa Roma döneminden bu yana Istranca Dağları ve Belgrat
Ormanları’ndan İstanbul’a su getiren su yolları ve kanallar var. Su kanallarının
ulaştığı son nokta çalışmayı yaptığımız alan. Şimdiye kadar burada herhangi bir
araştırma yapılmamıştı.
Kazı yapılması hemen hemen imkansız bir bölge.
Sarnıçlar ve kanallar yoluyla su sistemlerini ortaya çıkarırken, yer altındaki
yapılarla ilgili çok önemli bilgilere de ulaştık. Su kanalları hem drenaj
sistemi olarak kullanılmış hem de temiz su getiren kanallar var. Ayasofya’nın
özellikle batı bahçesinde çift katlı giden kanallar tespit ettik. Bu kadar küçük
alandaki kanalların uzunluğu 1 kilometreyi geçti.
Literatürde hiç olmayan
yeni mekanlara ulaştık. Bugünkü turist tuvaletinin altında başka bir yapıya
rastladık.
Sarnıçlara Lağım Suyu Akıyor
Sarnıçlara şu an maalesef lağım suyu akmakta, lağım suyu su kanalları
yoluyla binanın temellerine de ulaşıyor.
Mimar Sinan’ın bölgede çok büyük
restorasyonlar yapmış olduğunu biliyorduk, biz bu kanallarda rastladık ve
hayretler içinde kaldık. Süleymaniye Camii’nin altında benzer su kanallarını
kullandığını biliyoruz.
Araştırma yurtdışında da yankı buldu. 1500 yıllık
yapıların altında ilk kez bir araştırma yapılıyordu ve hemen Sorbonne
Üniversitesi’nden davet aldık.
Çalışmalarımızı hiçbir bütçe olmadan,
tamamen araştırmacıların katkılarıyla gerçekleştirdik. Kendi cihazlarımızı
üniversitede veya yurtdışında ürettik.
Ayasofya’nın altında araştırma
için izin sorunu yaşıyoruz. 2005 yılında izin aldık ve sadece 3 gün
çalışabildik. 2009 yılında yeniden izin aldık ve çalışma yine kısa sürdü. İzin
verilirse zaten araştırmaya yardım edecekler kapıda bekliyorlar. Örneğin İsviçre
ve Yunanistan’dan üniversiteler, başta yer altını gösteren cihazları kullanıma
vermek üzere yardım etmeye hazırlar.”
Prof. Ortaylı: Yıkılan
Bağlantı Kanalı Bulundu
Topkapı Sarayı Müdürü Prof. Dr. İlber
Ortaylı da, Ayasofya’nın müthiş bir yer altı yapılanmasının üzerinde
yükseldiğini belirterek, şu bilgileri verdi:
“İstinat duvarları ve su
kanalları, dışarıdan veya çatıdan gelen suları götürmek için kurulmuş. Zaten
Ayasofya’da bundan başka bir su harcama kapasitesi de olmamalı. Tuvaletler falan
da bulunmamalı.
Ayasofya, Topkapı Sarayı’nın komşusu. Bu kanal
sisteminin saraya, oradan da Marmara Denizi’ne bağlı olduğunu düşünüyorduk.
Araştırmada yıkılan bağlantı kanalı bulundu, bir an önce düzeltilmesi gerekiyor.
Binaların selameti açısından yer altı haritası bilinmeli. Birçok sarnıç var ve
bunların haritasını çıkarmak zorundayız. Bütün Sultanahmet semti için bu
önemli.”
Tarihi su kanalları ve sarnıçlar hakkında daha detaylı bilgiyi
National Geographic Türkiye dergisinin Mart sayısında
bulabilirsiniz.
|